Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adı
  

Şifreniz
  





Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler 27
» Son Üye Fahriye
» Toplam Konular 11,907
» Toplam Yorumlar 12,716

Detaylı İstatistikler

 
RasitTunca-2 Zamanın Ötesi (Kar©glanin 12 Mart 2017 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 07:07 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok


Zamanın Ötesi

(Kar©glanin 12 Mart 2017 Vaazi)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

اَوَلَا يَرَوْنَ اَنَّهُمْ يُفْتَنُونَ ف۪ي كُلِّ عَامٍ مَرَّةً اَوْ مَرَّتَيْنِ ثُمَّ لَا يَتُوبُونَ وَلَا هُمْ يَذَّكَّرُونَ وَاِذَا مَٓا اُنْزِلَتْ سُورَةٌ نَظَرَ بَعْضُهُمْ اِلٰى بَعْضٍۜ هَلْ يَرٰيكُمْ مِنْ اَحَدٍ ثُمَّ انْصَرَفُواۜ صَرَفَ اللّٰهُ قُلُوبَهُمْ بِاَنَّهُمْ قَوْمٌ لَا يَفْقَهُونَ

E ve lâ yerevne ennehum yuftenûne fî kulli âmin merraten ev merrateyni summe lâ yetûbûne ve lâ hum yezzekkerûn. Ve îzâ mâ unzilet sûretun nazara ba’duhum ilâ ba’din, hel yerâkum min ehadin summensarafû, sarafallâhu kulûbehum bi ennehum kavmun lâ yefkahûn.

Sadakallahul Aziym TEVBE Suresi 126 - 127. ayet

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Görmüyorlar mı ki, onlar her yıl bir veya iki kere belâya çarptırılıp imtihan ediliyorlar. Sonra ne tövbe ederler, ne de ibret alırlar. Sonra onlar indrdiklerimiz karşısında birbirlerine bakışırlarda, sonra bunlar da bir anlam bulamayıp, bu bir israf derler, ve halbuki Allahin onlari kalbini yaratmadaki, kendi kalplerindeki cani yaratmasininda israf oldugunu iddia etmiş olduklarini bilmezler. işte onlar anlamayan akıl etmeyen bir toplumdur.

Sadakallahul Aziym EN'AM-54 ayet

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَمَنْ أَظْلَمُ مِمَّن ذُكِّرَ بِآيَاتِ رَبِّهِ فَأَعْرَضَ عَنْهَا وَنَسِيَ مَا قَدَّمَتْ يَدَاهُ إِنَّا جَعَلْنَا عَلَى قُلُوبِهِمْ أَكِنَّةً أَن يَفْقَهُوهُ وَفِي آذَانِهِمْ وَقْرًا وَإِن تَدْعُهُمْ إِلَى الْهُدَى فَلَن يَهْتَدُوا إِذًا أَبَدًا

Ve men azlemu mimmen zukkire bi âyâti rabbihî fe a’rada anhâ ve nesiye mâ kaddemet yedâhu, innâ cealnâ alâ kulûbihim ekinneten en yefkahûhu ve fî âzânihim vakrâ(vakran) ve in ted’uhum ilâl hudâ fe len yehtedû izen ebedâ.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Kim, kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatılıp da onlardan yüz çeviren ve elleriyle yaptığını unutandan daha zalimdir? Şüphesiz biz, onu anlamamaları için, kalplerine perdeler gerdik, kulaklarına da ağırlıklar koyduk. Sen onları hidayete çağırsan da artık ebediyen hidayet bulamazlar.

Sadakallahul Aziym KEHF Suresi 57. ayet

---oOo---

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Hızır, kuru bir yere beyaz bir post serip üstüne oturunca, kuru yer birden yeşillenir. Biten yeşil otlar, arkasında sallandığı için ona Hızır denmiştir."

(Hızır, yeşil demektir.)

( Hadis-i Şerif , Buhârî, “Enbiyâ”, 27; Tirmizî, “Tefsîr”, 19/1)

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :

Hz Musa Bir an gururlandi böbürlendi Musa olmakdan (Ulul Azim bir Peygamber olmakdan) dolayi ve Rabbine şöyle niyaz etti:

“–Ey Allâhım! Şu yeryüzünde Ben’den daha faziletli ve âlim bir kimse var mı?” dedi.

O esnâda kendisine vahiy gelerek:

“Var ey Musa, İki denizin birleştiği yerde bir kulum var ki, O na sende olmayan ona has bir ilim (ledünnî ilim) vermişimdir buyruldu.

Kendisine işâret edilen zât, Hızır aleyhisselâm’dı.

Hazret-i Mûsâ:

“–O zâtı nasıl bulabilirim yâ Rabbî?” diye niyâz etti.

Ümmetinin seçkinlerinden biri ile ona git!” diye buyruldu.

Allâh celle celâlühû, zenbiline tuzlanmış ölü bir balık koymasını, bu balığın canlanıp denize atladığı, iki denizin birleştiği yerde Hızır’ı bulacağını bildirdi.

Mûsâ aleyhisselâm, rivâyete göre kız kardeşinin oğlu olan Yûşâ bin Nûn ile Hızır’ı bulmak için derhal sefere çıktı.

Âyet-i kerîmede bu hâdise şöyle bildirilir:

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَإِذْ قَالَ مُوسَى لِفَتَاهُ لَا أَبْرَحُ حَتَّى أَبْلُغَ مَجْمَعَ الْبَحْرَيْنِ أَوْ أَمْضِيَ حُقُبًا فَلَمَّا بَلَغَا مَجْمَعَ بَيْنِهِمَا نَسِيَا حُوتَهُمَا فَاتَّخَذَ سَبِيلَهُ فِي الْبَحْرِ سَرَبًا فَلَمَّا جَاوَزَا قَالَ لِفَتَاهُ آتِنَا غَدَاءنَا لَقَدْ لَقِينَا مِن سَفَرِنَا هَذَا نَصَبًا قَالَ أَرَأَيْتَ إِذْ أَوَيْنَا إِلَى الصَّخْرَةِ فَإِنِّي نَسِيتُ الْحُوتَ وَمَا أَنسَانِيهُ إِلَّا الشَّيْطَانُ أَنْ أَذْكُرَهُ وَاتَّخَذَ سَبِيلَهُ فِي الْبَحْرِ عَجَبًا قَالَ ذَلِكَ مَا كُنَّا نَبْغِ فَارْتَدَّا عَلَى آثَارِهِمَا قَصَصًا فَوَجَدَا عَبْدًا مِّنْ عِبَادِنَا آتَيْنَاهُ رَحْمَةً مِنْ عِندِنَا وَعَلَّمْنَاهُ مِن لَّدُنَّا عِلْمًا قَالَ لَهُ مُوسَى هَلْ أَتَّبِعُكَ عَلَى أَن تُعَلِّمَنِ مِمَّا عُلِّمْتَ رُشْدًا قَالَ إِنَّكَ لَن تَسْتَطِيعَ مَعِيَ صَبْرًا وَكَيْفَ تَصْبِرُ عَلَى مَا لَمْ تُحِطْ بِهِ خُبْرًا  قَالَ سَتَجِدُنِي إِن شَاء اللَّهُ صَابِرًا وَلَا أَعْصِي لَكَ أَمْرًا


Ve iz kâle mûsâ li fetâhu lâ ebrehu hattâ ebluga mecmeal bahreyni ev emdıye hukubâ. Fe lemmâ belega mecmea beynihimâ nesiyâ hûtehumâ fettehaze sebîlehu fîl bahri serebâ. Fe lemmâ câvezâ kâle li fetâhu âtinâ gadâenâ lekad lekînâ min seferinâ hâzâ nasabâ . Kâle eraeyte iz eveynâ ilas sahrati fe innî nesîtul hûte, ve mâ ensânîhu illeş şeytânu en ezkurehu, vettehaze sebîlehu fîl bahri acebâ Kâle zâlike mâ kunnâ nebgı ferteddâ alâ âsârihimâ kasasâ. Fe vecedâ abden min ibâdinâ âteynâhu rahmeten min indinâ ve allemnâhu min ledunnâ ilmâ. Kâle lehu mûsâ hel ettebiuke alâ en tuallimeni mimmâ ullimte ruşdâ. Kâle inneke len testetîa maiye sabrân.  Ve keyfe tesbiru alâ mâ lem tuhıt bihî hubrâ. Kâle se tecidunî inşâallahu sâbiren ve lâ a’sî leke emrâ.


Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim


Musa, genç arkadaşına: 'Ben iki denizin birleştiği yere ulaşmak için yıllarca yürümeye bile raziyim' demişti. İkisi, iki denizin birleştiği yere ulaşınca, balıklarını unutmuşlardı, balık bir delikten kayıp denizi boyladı. Oradan uzaklaştıklarında Musa, yanındaki gence: 'Azığımızı çıkar, and olsun bu yolculuğumuzda yorgun düştük' dedi. O da: 'Bak sen! Kayalığa vardığımızda balığı unutmuştum. Bana onu hatırlamamı unutturan ancak şeytandır. Balık şaşılacak şekilde denizde yolunu tutup gitmiş' dedi. Musa; İşte aradığımız o idi, dedi. Hemen izlerinin üzerine geri döndüler. Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, kendisine tarafımızdan bir ilim öğretmiştik. Musa ona : Sana bildikleerini bana öğretmen için, sana tabi olabilirmiyim katılabilirmiyim ey Raşid ? dedi. O: Doğrusu sen benimle beraber olmaya sabredemezsin dedi. İçyüzünü kavrayamadığın şeye nasıl sabredeceksin? Musa: İnşaallah bu konuda beni sabırlı bulacaksın ve senin hiçbir işine karşı gelmeyeceğim dedi.

Sadakallahul Aziym Kehf Suresi 60, aytten 70. ayte kadar 70 haric

Ebû Hureyre'den rivayet olunan bir hadîs-i şerîfde:

"İlimlerden bazı gizli olanlar vardır ki, onları ancak "arif-i billah" olanlar anlar. Bu ilimden bahsettikleri vakit onları, ancak kendilerini beğenen, mağrur güruh techîl eyler (cahil görür). Sakın, Hakk Teâlâ'nın kendi fazlından ilim verdiği alimleri küçük görmeyin! Çünkü Hakk Teâlâ, onlara, o ilmi verirken onları küçük görmedi." Buyurulur.

Hz Ömer (r.a.) vefat edince, Abdullah b. Mes'ûd (r.a.):

"İlmin onda dokuzu gitti" buyurdu. Sahabi de kendisine:

"Daha içimizde alimler var!" dedi. O da:

"Ben marifet ilminden bahsediyorum." dedi.

İlim, umumiyetle zahirî bilgilere denir. Akla, nakle ve dış tecrübeye dayanır. Marifet veya irfan ise, keşfe, ilhama ve iç tecrübeye dayanır.

Sûfîlere göre insanın öz sıfatı bilgisizliktir.

Âyetlerde insana çok az bir ilim verilmiş bulunduğundan ve insanın çok cahil ve çok zalim olduğundan bahsedilir.

Bakis açını degiştir, hayata geniş bak lütfen, Ey Sofim, Sofiyem, ey Hak yolcusu

Aşağıdaki Resimleri takip et Resim 1 ne görüyon sanki cinsel bir obje sanki bir bayanin ikizleri gibi yahut ciplak bir po  po gibi
resimlere yukardan aşagiya sirayla bak, bak ilk gördgünü sandigin, ikincide öyle degilmiş dedirtiyor degilmi, ve en son geniş açı ile bakinca, hakikat çok farkliymiş degilmi, öyle olunca,
Ey sevgili ey yaaar bizim zikir evradımızde duaların dışında birde silsileye fatihalar var, fatihaları okumaya başla artık, ve okurken önce 3 kulhu bir fatiha ile başla, ve ona alışınca artik gereken yerlerde 13 kulu 7 fatiha oku ki penceren genişlesin, ve hayata geniş geniş bakabilesin ey sevgili, ey salik, ey sofi, ey sofiyem, ey müridim, ey raşidi tarikati mensubu olan şahıs, ey yaaaaar. yani silsiledeki kimseler bizden bir üstteler, ve her üstten bakan, daha iyi görür, öyle olunca, onlarin bakdigi yerdn bakabilmek için, onlari giy, onlari giymek için de, onlara hediye gönderki, onlara baglan, onlarin bakiş acisi ile, ve o senin sordugun konudaki görüşü, sana telapati ve rabita yolu ile ulaşsinki, sende o acidan olaylari gör.

Resimleri takip et Resim 1 ne görüyon sanki cinsel bir obje sanki bir bayanin ikizleri gibi yahut ciplak bir po  po gibi

ve en son geniş açı ile bakinca, hakikat çok farkliymiş degilmi,

Nereye baksam ayten var, saatler ayteni

insanı ısıtan kalpdir
kalbin içinde bir kapı gönül denen odaya açılır
oralara bir yere ben seni koydum,
sende beni koy
o senide benide ısıtır
ne yalnız koyar nede üşütür
nereye gitsek, sen benimle, bende seninle olurum.
unutma bu dünya küçük
okyanuslara açılsakda,
senin gönlündeysem ben,
gecelerde gündüzlerde bizim,
her yer leyla olur ,
Nereye baksam ayten var,
saatler ayteni beş geçiyor olur sevgili.

Hz Musa ile Hz HIZIR yolculuk ederlerken

Musa HIZIRIN Gemiyi deldiğini görünce, ona razi gelmedi, ve dedi bu gemiyi niye deliyon dedi, bak bunlar bizi gemiye aldi zaten fakirler
falan filan,

HIZIR dedi bir canin gitti, sana bana karişma dedim dedi,

sonra ikinci olay HIZIR çocuğu öldürdü, hemen itiraz etdi Bu çocuk günahsiz sabi dedi, sen bunu niye öldürüyon, hadi büyük günah işlemiş suçlu biri olsa, neyse dedi.

Hizir dedi ikinci caninda gitdi, sana bana karişma dedim dedi,

Ve üçüncü olay oldu bir köye gitdiler, o köylü onlara iltifat etmedi, yiyecek ekmek dahi vermediler, fakat Hz. HIZIR yikilmak üzere bir duvar gördü, ve o duvari ustalik edip yeniden yapip düzeltti.

yine musaya ters, bunlar iyi insanlar degil dedi, sen niye bunlara yardım ediyon dedi, bari karşiliğinda yiyecek birşeyler isteseydik dedi.

Ve HIZIR benim işlerime karişma dememişmiydim dedi, artik senin benimle yolculuk edebilcek bir canin yok, Allah sana üç can verdiki, üç caninda öldü malesef, artik yollarimiz ayrildi dedi, bundan sonra sen beni göremezsin manasinda yani. ve dedi birinci olayin sebebi: çünkü ortada dolaşan korsanlar veya devlet memurlari var, onlar sağlam gemileri topluyorlar, ve ben o gemiyi hasarli yaptimki, onlar o gemiyi almasinlar, ve bu korsanlar gemiye baktikdan sonra, gemi sahipleri gemilerini tamir edip, tekrar calişip ekmeklerini kazanmaya devam etsinler diye yaptim dedi.

ikinci olayda, çocuk büyüdüğü zaman çok kötü biri olcakdi, ve anne babasinida günahkar yapicakdiki, onu öldürdümkü, Allah onlari daha salih bir evlat ile, günaha girmekden koruyacak dedi.

ve üçüncü olay ise, o duvarin altinda bir hazine vardi, ve o evde yetim veya öksüz çocuklar vardi ve o çocuklar daha küçük olduğu için, eger duvar yikilirda hazine ortaya çikarsa, o çocuklara vermeyip hazineyi başklari alicakdi, ben duvari yaptimki, çocuklar büyüyünce o hazineyi, kendileri bulsun diye yaptim dedi.

ve musa anladiki kaza, bela, ceza, tokat, hepsinin bir sebebi var. o zaman, Rahman abes iş işlemez anladi, sen hiziri görmezsin, bilmezsin, musaya bile hizir ile gidebilcek, onu görebilcek, onun yaptiklarina bakabilcek üç can verildi, üç cani ölünce dedi hizir, sen dünyaya ben bu gizli aleme dedi. ve musa anladiki Rahmandan razi olmak lazimmiş. her olan kaderin ve olayin bir sebebi, sebebin bile, bir başka
sebebi var, sebebin sebebinin bile bir başka sebebi var. yani vaazlarimizdan birinde anlattiğimiz temizler temizlerdendir ve temizler içindir, peki biber fidesinin altina ters gübresi dökdük, ve biber o gübreyi yedi , pis gübreyi yedi, amma bize cillop gibi tertemiz biber verdi, hani temizler temizlerdendi, hani avaramu fimi var ya, hakimin çocuğuda hirsiz olabiliyor, nuhun bebeside kenan olabiliyormuş, ve yine bir üste çik yine o ters gübre dediğin bir inegin yediği
tertemiz otlar idi, o yedi ve ayrildi ters oldu, hani pisdi, ters ot iken tertemiz degilmiydi, yani her olayin binlerce versiyonlari var kainatta, sen o kapi, bu, şu kapi hangi kapyi açdin. ve rahman abes işle iştigal etmez, bunu bilirsen, kötü sandiğin bir olay gelirse başina hamd et, iyi olay gelirse şükret, ve yoluna devam etki, hakktan razi olan kul ol. ve maddeler bunun için metin ismini çekerler, ve hiç bir madde, bitki, metin çektigi sürece bozulmaz ölmez diridir. ne zaman
ziikirden kesildi ölür. ve o yüzden bardak bardaklikdan memnundur, zikrettiği müddetçe. ne zaman senin ondan razi olmadiğin onun kulağina gitdi, üzülür ve metanetini kaybeder ve sen onu terkettikce, sevgin bozuldukça,onun şükrünü eda etmedikçe, metaneti bozulur. ve sonunda bitap düşer ve zikirden kesilir, ve zikirden kesilince, bir bardaksa düşer kirilir, bir koyunsa kasap alip gidip keser, bir bitkiyse sahibi gelir toplar alip gidip satar, biride alir yer, insan ise hasta olur
ölür gider. yani riza rahmandan razi olmakdir. şayet ecel için bile çağiriyorsa, rahmana iman ve itaat etki, seni bir başka bahara götürmek için çağiriyor , yeni bir doğuma hazirlamak için verdiği ruh emanetini geri cağiriyor, ve kaderine razi ol. ve artik ne zaman keşke şöyle olsaydi, bu olmazdi, keşke böyle yapsaydim, bilmem doktur olurdum, bilmem şöyle yapsaydim hakim olurdum deme, bilki bu gün ne oldunsa ne başina geldiyse, senin için en iyisi o, birak keşkeleri ve rahmandan
razi ol kurtul.

Ne zaman keşkeleri birakdin, ve ikinci olarak hayatin tek şıklı degil çok şıklı olduğunu anladin, ve bir kararda durmanin kör cahil karari olduğunu anladin, ve eğer dünkü kararda kalsaydik, bu gün atomun da parcalancağini bilmezdik, amma atom en kücük değil, ondan da kücükler var deniyor bu gün, neden çünkü bir kararda saplanip kalmadilar, acaba bölsek birşeyler vardimir deyince, araştirip buldular, yani cahil nefis inatcidir, ve mesela illede elma isterin, illede şu kizi isterin diye
viyklar durur, o olmayinca muradim olmadi der. halbuki , Hz. Davuddan ilmi ögrenen kurnaz şeytan, sana bir günah sunar hadi kumar oyna der, sen kumar oynamammi dedin, o zaman içki iç der, onuda yapman dedin, o zaman yalan söyle der, seçenek bol, yani sende şeytanla savaşmasini öğrenceksen, sadece kurusıkı tüfekle savaşilmaycagini öğren, ve hayatta başka seçeneklerin de oldugunu unutma, ve görelim mevla neyler neylerse güzel eyler dedinmi, bilki sana riza veya raziye makami bir göz kirpti demekdir, artik gir o kapidan ve makami marziyeye doğru yürü.
ve Hz Davud aleyhisselam, eğilmezin bükülmezin sanan, secde etmiyon diyen, demir cibilliyatli şeytani ateşde kizidirip şekil veren, egip büken ve ona başka seçeneklerin de olduğunu öğreten peygamber. Hz Süleyman ise onu demir haliyle değil, bizzat şeytan haliyle caliştirip başka seçenekerinde olduğunu öğreten peygamber. pirimiz Davud aşkina gir ve eğilmezin bükülmezin sanan nefsini demir gibi kizdir, ve döve döve, eğ bük ve davud gibi, o nefisden zencirler kalkanlar balkon bahçe
demirleri yap.

Sılaaaam hasretim güllüüüm, ey memleketim, hüseyinin başını koparanlar koparirken, Hüseyinin  hicmi ici yanmadi, hicmi cani yanmadi sanirsin, amma işde
sen bir gül isen, ve koparan ben isem, sesini cikarma gülüüüüüm, hasretim topraaaam.
Allah yahyaya öyle dedi bak dedi seni keserlerken sesini cikarmayacan GIG demeycen dedi, şimd kavak keserler, sögüt keserler, bilmem hüseyin gibi gülü koparirlar, onlari başı sesini cikarmamışki gülüüüüüüüm, kıklari cikmaz, vay boynum acıdı demezler, ne yapıyon ma n yak demezler, belki derler amma, acilari icindendir gülüm, acıdıysa içinden ağla, sızım sızım ağla, üzüm öyledir, onu budayinca gülüm, sanirsin bir dal cubuk, amma işde o ici sizlar ve aglar gülüüüm, ağla amma içinden sizla sesini cikarma, koparan hemde mehdi ise, sesin cikmasin güllüüüüüm , hasretim gonca gülüüüüüüm.
Bak bu hainler Vatanaimizin güllerini dermeye kalkiyorlar, bunca senenin üstüne kürekle toprak atmaya calişiyorlar, canla kan ile ile alinan vatani, siyaset ile satmaya kalkiyorlar, ve tv lerde başladi yine kroo kroo filimler neymiş birde E... denen adam amerikda film  cekcekmiş, bak bak baaaah, lan türk kalmadida bu uyuz k....mü  bizi temsil etcekmiş, daha dün A..nin yaninda, kiytirikdan bir figurandi tipsiz,  ayni yilmaz güney , ahmet kaya , öcalan gibi oturtma gavurlar, yani siyasetin gavur ayaklari, yani bak güzelim sen boynunu eger ,ben eşegin olayim dersen birisine, velevki bu, taptuk gibi evliya olsa, sirtina kirk sene odun sarar seni eşşek eder, amma sen başini kaldirir, ben man yak miyim deyebilirsen, eşşeklikden cikip, haşari eşşek sirtina binilmeyen eşek, zebra olursun, yani yine boynunu egen habil olursan,  olsan olsan koyun olursun, eli kalkmaz, dili kalkmaz, garip, yatir kes sesi cikmaz, ve yine inek gibi bakara gibi  ver ver ver etinden ver sütünden  ver, hatta yetmez gelde  g  --  ü n dende ver derler, sonunda,  haa anlayiverirsin seni  m ina kodu mun ip nesi verdiklerim yetmedimi si ....nesi deersin akillanirsin belki, yani kardeşim enayiligin adi, Allahdan razi olmak konmuş, aslan herşeyi yerde, aslani yiyen yok, niye ? kimseye enayiilik etmiyorda ondan, öyle olunca, evet bazilari boyun egecek, bugday olacak amma, işde bugday gibi buyur haşmetli agam deyince, bugday olursun seni degemene götürürler viccciragini cikarirlar, un eederler, senin KIKIN bile cikmaz gayri ondan sonra, sen istedin, sen firsat verdin, boyun egdin, haşmetlim dedin, ve senden üstün olan seni lokma lokma yer tüketir, hani iyimi,  iyi böyle enayiler varken, daha coooook degmenler döner. eeee ne yapacaz o ziman, matrix revulation, başkaldiriş,  uyaniklarin etimizden, sütümüzden, balimizdan, böregimizden otlanmasina müsade etmeyecegiz, vatanimizi bu yahudi kah pe cocuklarina birakmayacaz anladinizmi lan, en azindan koyun yerine koc olun, koyunlugu birakin artik, habilligi birak artik, enayi müslüman, inek gibi verimli birisi isen, en azindan bak biraz da olsa uyan, haksizliga isyan etde, dana ol bari ki, kendini savunabilesin, enayiligin siniri yok bunu bilesin, sen tikilmeye dünden raziysan, seni tikcek biri illa bulunur, amma işde  inde birde ben tiken deyince, kimseyi bulamazsin azizim, öyleyse herşey garerince  güzelim , HIZIRIN yaptiklari musaya ters idi, cünkü Musaya haram olan öldürmek, hizira helal, aman yarebbim, hemde kücücük bebegi veya cocgugu öldürüyor, bu nasil bir şeriattir acaba demek yokmu, sana haram, ona helal. bak güzelim yukarda gösterdik, olaya geniş cerceveden bak, yoksa bu dar kafa ile, ancak sana kirk sene eşeklik, yunusluk kalir anladinmi. vururla sirtina yükü, cek cekebilirsin yetmez bir de g.. tikmeye kalkanlar olur, verdinya gari, vermede sinir yok diyenlere duyurulur o eneyi eşeklere.
"evet" oyu mu verceniz, yarin bu i.... neye eşek olursaniz, yemin olsun verdikleriniz  yetmez, gö...... verceniz demeye gider, i.... alişdi bedava almaya, siz gibi enayiler varken onun sirti .... amma atarsaniz buna bir kazik , ömrü boyu birdaha cikaramaz o kazigi, yemin olsun .

önünüzde yonoşluk sizi bekliyor, verin vermenin siniri yok dedimya,  yakinda kicinizida verirsiniz. ya HAAAYIR diyeceksiniz, ene azindan sirtina binilmeyen zebra olcaniz, özgürlügün başini kazancaniz, yada onun bunun eşşegi olmaya devam etceniz.

varabilirsen taaa oraya, MAKAMI RIZAYA ve RAZiYEYE, makamin mübarek olsun.
dedik, müslümandik, mümin olduk, ince ince en iyilerden olduk, iyilik iyilik gitdik gitdik, dere tepe düz gitdik, eeeeee kuraninda sonu var gülüm, kulhuyu okudun felak nas okudun, kuran bitti, ee daha nereye gitcen gari, yani artik geri dönme zamani gülüm. işde zikirimzde bir yere varirsinki "allahüme salliler" okunur yani orasi zikirimizin tahiyat kismi, ordan öteye sagdan sola gidersin tesbihde, ve sonra taaa "nun" a kadar varirsin. "nun" zikirimiz, ya sukun yani durmak, veya gecmek hareket etmek yeridir, orda artik senin seyri sülükunun sonudur, ya durmayi sececen, madde olcan, tahta olcan, cam olcan, kum olcan, toprak olcan, yada durmakdan gececen, ve hareket edip  başa dönecen, başa dönmek için ise, "euzu bi kelimetillahilerden sonra dedigimiz, "subhanallahi..." zikiri yani kabeyi tavaf var, yani dönmek hareket etmek,  hareketi secersen, burda tavaf, sonra Allahdan başka ilah olmadigina iman  olan birinci tevhid zikirimiz,  ve sonra  10 kulhu, sonra ise fatiha, sondan başa dönme sirri, bu kulhuler fatihalar hepsi sagdan solaydi, kuranin yönündeydi, yani sagdan solaydi, amma ondan sonra ise, kulhu son, ve sondan başa dönmek lazimki, işde kulhuden sonra fatiha okuruz 10 defa, ve sonra ise, o yukari cikiş olan,  kuranin başina tirmanmak olan, 33 defa "subhanallahi vebihamdihi, subhanallahil azim ,ve estagfirullah." ile dinlene dinlene yokuşu tirmaniriz. ve bu zikir ise tersinedir, yani sondan başa dönen bir zikirki, yani sagdan sola kadar gittik, ve sagin en sonuna vardik, ve orasi artik sol, ve sonra başa dönmek için işde bu üclüyü 33 defa cekerekden, bu sefer ise soldan saga dogru hareket ederizki, bitişden sonra başa dönmek hikmetine ermek için, her bitişden sonra başa dönmek,  va baş fatiha ise, senenin sonu da başida isa da biter, hiristiyanlara göre, isa nin dogumu 24 Aralik, yahut evangelistlere göre 27 si, halbuki senenin sonu 31 aralik, ve bize göre isanin dogumu ise 1 ocak yani, isa ve mehdi SIRRI, isa da biter, mehdide, fatihada başlar,  bizim isa miz mehdiir, cünkü onlarin isa si hz isa, bizim isa miz ise mehdidir, mehdi isa dan, isa da mehdiden , o na, meryeme isa yi koyan biri var degilmi, o kutsal ruh, işde mehdi, veya diger ismi, musaya bilmediklerini gösteren HIZIR, veya kuranadaki ismi, musa nin  sana tabi oalnmi dedigi RAŞiD, ve yine muhammed için, muhammeden abdühü ve rasuluhu deriz, amma kuranda mehdi için ise, "katimizdan ona rahmet verdigimiz kulumuz" diye mehdiye atfedilr, yin isra suresinde,  yine ona, kulumuzu, abdimizi göstermek için, mescidi haramdan, mescidi aksaya götürdük diyor, ne için? " bi abdihi" diyor yani  o kulumuzu göstermek için, kim o kul, yani muhammed, gecmişden gelecege, ona mehdiyi ve vaktini  göstemek için ref etttirildi.

19.SINIF SOFiLERE
Hizir makami ögretilip talim ettirilir ve tarikatin pirini, olay vuku bulunca aramasi talim edilir. Bizatihi onunla (tarikatin piiri ile) kelam etmesi lazim geldigi ögeretilir ve kimler o göreve (HIZIRLIK makamina )secildi liste tutulur.

Bu 19. sinif sofiler Tesbihlerine Birinci kadrandaki 10 boncugun birincisi mevsim rengi ikincisi beyaz olrak, digeri yine mevsim rengi, ve digeri beyaz.... 10 boncuk dizlerler ve Alfabe duasindan önceki Arapca Elif ba yani alfabeyi 9 defa okurken, birinci boncukda Dad Harfi sag azı dişler arasına konarak okunur, ikinci boncukda sol
azı dişler arasına konarak okunur,sonra yine digerine sonra yine digerine konarak 9 boncuk sayilir.

Dad Harfinin Mahreci

"Dad"
harfi dilin ucu azı dişlerin arasına konarak "da" denmeye calışılır d ile z arasi bir ses çıkar
'Muhammed Diyauddin' ismi 'muhammed ziyauddin' denir yani asli ise
'Muhammed Dziyauddin' diye okunur, dil sag azilara, veya sol azilar arasina konabilir, ashabdan ebu bekr efendimiz iki tarafi ile de bu harfin mahrecini cikarabilirmiş


islamin şarti diyor mehmet hoca 5 dir diyorlar, ee peki diger islami görevler nerede, öksüzün elinden tutmak? o yok, banane, ee fakiri giydirmek, yok ,....., eee islamin şarti 5 dir diyorlar

Kardeşim bak, bir imtihanda 10 soru varsa, diyorki ögretmen, bunun eger 5 ini yaparsan iyi not alirsin, ve sinifi geceersin en azindan, amma sen dördünü yaparsan, belki ben tolarans hakkimi kullanir, seni sinifdan geciririn, amma sen sadece iki tanesini yaparsan, sinifda kalirisin, amma bunun yaninda biride altisini yapdi o da daha iyi, yine yedi yapti daha daha iyi, hatta biriside on da onunu yapti, onada pekiyi verdik,  bu adam bek iyi dedik . amma işde müslümanligin siniri, bu 5 güzel hasleti yapana biz müslüman diyoz, en fakir müslüman, ondan sonrasini yapanlar, yedi soruya cevap verip dogrusunu yapan, sekiz yapan ögrenci gibi, amma biride varki, daha bu 5 ide yapmyor, namaz kilmiyor, oruc tutmuyor, ee ne diyecez buna, haaala bunlarada müslüman diyoruz, Türkiyede de dünyadada dolu böyleleri, namaz yok, oruc yok, amma haftada bir cuma kilar, en ön safada gecer haaa, bak komvoyunan namaza gidiyoz biz,  ve Allahin evine variyoz, o namaz kilcak diye amcalari itip kalkiyorlar, buyur en ön saf senin, eeee bu adam peygambermi, peygamber olsan, musa gibi bir peygamber, olsan racul ve abd olan, bir kul olan HIZIRIN veya diger ismi ile raşidin arkasindaki safa gececen, cünkü onun bildgini musa bile bilmiyordu, ee nerde kaldi bu ah.... en ön safa gelip oturmasi haa,  sen hakkini sirani verirsen, yarin yeniden haşrolurkende, o senin sirani alip yüze cikar, sen diplerde kalirsin, sen kandin  inanadin verdin cünkü ahmak,  ve sag sola üstünken,  gündüz geceye reis iken, ve mehdi musaya, hizir ve reis iken, kim bu yahudi, musa vakti adami, fravunu ..., Allahin has kullarinin üstüne gececek. Birde yine kürt filimlari başladi başkanligi alsa yarin yine kürtlre devlet kuruvercek vatanmizda eyalet acivercek, ha eyalet acmiş, ha onlara devleti parcalayip vermiş, lan kilif farkli sadece, sana yutturmak için üstünü öyle örtüyor, kilif giydiriyor, bize gavurlari kürtleri baş yapan a..., kendisi tek başkanlik istiyor teklik bütünlük, amma amacida türkiyeye parcalara bölmek, cok başli yapmak, lan sana niye demiyorlar, lan agut alkolmü aldin, kafan hoşmu senin, bütün olan Türkiyeyi bölmek, ve eyaletlere bölmek, nerde , senin bunlari bölüpde, ben başkaninizin demek nerde, cünkü herksin artik kendi başi olcak sen kimsin o zaman ......,  sen parcalanirsan bütün kalan sana baş olur degilmi, oysaki gecen anlattik, Allah haşr hususunda işde : Brezilyadan kakao kahve, washingtondan portakal fistik, yeni zelandadan kiwi, derken toplandi ahmet amcanin bedenini oluşturdu, bak parcalar toplandida, bir bütün beden oldu, bu i... ise bütünü ben bölcen, ve onlarada başkan olcan diyor, .................., Allah haşretcen toplaycan birleştircen derken, bu i..... bölcen eyaletlere bölcen diyor, yine birleşen avurpayida bu sebeble ayriştirma haline sokdu, bu i......siyaseti

fazla söze gerek yok anlayan anladi, lafi fazla uzatmayada  gerek yok, anlayan geregini yapacakdir zaten.

--oOo---


أَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! ''

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne,
Amiyn.
Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve

etûbu ileyk.

--OoO--


Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 12 Mart 2017 Pazar
Original Kar © glan

Bu konuyu yazdır

RasitTunca-2 Velbeasü - Öldükten Sonra Dirilmek (Kar©glanin 4 Mart 2017 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 06:59 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok


Velbeasü - Öldükten Sonra Dirilmek

(Kar©glanin 4 Mart 2017 Vaazi)


وَلِلّهِ الْمَشْرِقُ وَالْمَغْرِبُ فَأَيْنَمَا تُوَلُّواْ فَثَمَّ وَجْهُ اللّهِ إِنَّ اللّهَ وَاسِعٌ عَلِيمٌ

Ve lillâhil meşriku vel magribu fe eynemâ tuvellû fe semme vechullâh(vechullâhi) innallâhe vâsiun alîm(alîmun).

Ve doğu da Allah’ındır batı da. Artık hangi tarafa dönerseniz dönün, Allah’ın Vechi (Zat’ı) işte oradadır. Muhakkak ki Allah Vâsi’dir (rahmeti ve lutfu geniştir, herşeyi ilmi ile kuşatandır).

Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi Âyet - 115. ayet


Ve iz kâle ibrâhîmu rabbî erinî keyfe tuhyil mevtâ kâle e ve lem tu’min kâle belâ ve lâkin li yatmainne kalbî kâle fe huz erbeaten minet tayri fe surhunne ileyke summec’al alâ kulli cebelin minhunne cuz’en summed’uhunne ye’tîneke sa’yâ(sa’yen), va’lem ennallâhe azîzun hakîm.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Hani İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” demişti. (Allah ona) “İnanmıyor musun?” deyince, “Hayır (inandım) ancak kalbimin tatmin olması için” demişti. “Öyleyse, dört kuş tut. Onları kendine alıştır. Sonra onları parçalayıp her bir parçasını bir dağın üzerine bırak. Sonra da onları çağır. Sana uçarak gelirler. Bil ki, şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.”

Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi 260. ayet

أَمْواتٌ غَيْرُ أَحْيَاء وَمَا يَشْعُرُونَ أَيَّانَ يُبْعَثُونَ

Emvâtun gayru ahyâin, ve mâ yeş’urûne eyyâne yub’asûn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ölüm ile Yaşamak farkli şeyler degildirler, ancak ölenler, sadece ne zaman tekrar dirileceklerini bilmezler (Yaşayanlarda hakeza ne zaman öleceklerini  bilmezler).

Sadakallahul Aziym NAHL Suresi 21. ayet


Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle haşrolunursunuz, nasıl haşrolursanız öyle diriltilirsiniz, o hal üzre cennet veya cehenneme sevkedilirsiniz"

( Hadis-i Şerif , Buharî, "Rikak", 45 , Müslim "Cennet", 55-59 , Münâvî, Feyzü’l-Kadîr, Aliyyülkârî, Mirkâtü’l-mefâtîh )

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“Her kul öldüğü hal (amel) üzere diriltilir.”

( Hadis-i Şerif ,Müslim, Cennet 83)

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :


كَيْفَ تَكْفُرُونَ بِاللَّهِ وَكُنتُمْ أَمْوَاتاً فَأَحْيَاكُمْ ثُمَّ يُمِيتُكُمْ ثُمَّ يُحْيِيكُمْ ثُمَّ إِلَيْهِ تُرْجَعُونَ

Keyfe tekfurûne billâhi ve kuntum emvâten fe ahyâkum, summe yumîtukum summe yuhyîkum summe ileyhi turceûn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Siz cansız (henüz yok) iken sizi dirilten (dünyaya getiren) Allah’ı nasıl inkâr ediyorsunuz? Sonra sizleri öldürüp öldürüp, sonra yeniden yeniden yine diriltecektir. En sonunda O’na döndürüleceksiniz.

Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi 28. ayet


إِنَّ اللّهَ لَهُ مُلْكُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ يُحْيِي وَيُمِيتُ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ اللّهِ مِن وَلِيٍّ وَلاَ نَصِيرٍ

İnnallâhe lehu mulkus semâvâti vel ard(ardı), yuhyî ve yumît(yumîtu), ve mâ lekum min dûnillâhi min veliyyin ve lâ nasîr.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Göklerin ve yerin mülkü  Ve Hükümranligi yalnız Allah’ındır. O diriltir ve öldürür. Sizin için Allah’tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.

Sadakallahul Aziym TEVBE Suresi 116. ayet

Dişi YILDIZ ve Erkek YILDIZ

Güneş Makamina CIKAN Sofilerimize özel ders:

Muhammed için iki cihanin güneşi lakabi vardir öyle olunca yine yusuf  11 yildiz ve güneş ve ayin kendisine secde ettigini görüyor, yani öyle bir yildizki yusuf, ona bagla başka bir yildiz ve 11 tanede gezegenden oluşuyor demek olur bu yine yani, bir sistem ve iki yildiz, fakat birisi digerinin aksesinde dönen yildiz, yani galaksi demek olur, yani yusuf bir galaksiyi temsil ediyor, birden fazla yildizi olan sistemlere galaksi denilir, ve o galakside de ayni bizim dünyamiz gibi bir dünya var, var 12 gezegenli, ve ayrcia  güneş ve ay var, ay var demek dünyasida var demek olur, yani yaşanabilenm bir dünyasi olan bir galaksi sistemi, yani erkek yildiz demek, o carki ceviren yildiz demek, yani sistemin ona bagli oldugu ana yildiz  demek olur, yani yakub ve cocuklari yusufun sistemine bagli demek our bu, yani yine dişi YILDIZA gelince, yani aynen jüpiter gibi  etrafinda aylari olan  gezegen demek olur, yani sönük yildiz demek, yani gezegen demek işde, Dişi YILDIZ demek olur öyle olunca, herkesin ya bir YILDIZI vardir, yada gezegeni, bir YILDIZ hatta öyleki, diyorki bir tane iman etmiş ashabi olmayan peygamberler yildizar var, yani imanli ümmeti olmayan peygamber, yani tek YILDIZ, gezegeni yok, yani bunlarda galaksi icindeki tek YILDIZLARDIR.
mesela Türklerden örnek verirsek : Demet Akalin bir YILDIZ ve star olunca, onun kocasi demek, ona bagli ay ve hatta birde ondan olma HIRA bebek, yani  Demet dişi YILDIZ olunca, yani bir gezegen demek, taabi oldugu bir yildiz var, ve onun kocasi okan, o dişi Yildizin etrafinda dönen uydusu demek olur,  ve okan tirci olunca, bunlarin sistemi Süleyman yildizina bagli oldugu görülürcünkü atlarin peygamberi Hz süleyman, salma atlari olan Hz Süleyman, yani köpek yildizina bagli, yani siriusa bagli, ve ordada kocasi okandan olma HIRA olunca, HIRA DA  okanin etrafindaki, ondan kopan bir dag veya kaya, ve gezegenin uydusununda ayrica uydusu var demek olur. Bunu neden acikladim cünkü : bizim Zikir tesbihimimizde iki tane cark sistemi var, ve birde sistem icinde onlu  gruplara ayiriyoruz,  ve bizim sistemimizde her grup, onlu kümeden oluşmakda, yani bizim galaksimizde bize tabi olan dişi yildizlar, bir adet ana yildiza bagli, ve onlu küme halinde, ve tesbihimizin 3 ara müezzini var, ve üc köpek YILDIZI var demek olur yani, sirius sistemi iki köpek yildizli sistem, yani türklerin kullandigi tesbih siteminde iki ara müeezini var onlarin bagli oldgu eski sistemde sirius vardi,iki köpek yildizli sistem, davud ve süleyman yani, ve züleyha hesaba katilmaz idi, dişi köpek yildizi hesaba katilmaz idi,  ve fakat bizmki  ise Tesbihimizde üc müezzin var, üc köpek YILDIZLI sistem, ve öyle olunca, bizim sistemimizdekilerin, ücer adet köpek dişi var demek olur,  yani dört ön kesici dişlerin yan taraflarinda, ücer adet simetrik olarak köpek dişi var demek olur yani, öyle olunca toplam alt üst hesap edince, iki sag alt ve üst, ikide sol dört tane eder, yani yani eski muhammed sistemi ise iki yildizli tek sirius, bizimki ise iki erkek bir dişi köpek yildizi olan siriuslu sistem demek olur, yani bunun manasida, her grupda, her yüz kişiden iki tanesi davud, iki tane süleyman ve iki tanede züleyhayi icine alan grup olan sistem, bir küme demek olur. yani üst cene ve birde aynisi alt cene, ve tesbihimizde bu onlu gruplardan sonra ise, bu onlu ilk grbun başina bagli olan bir adet onlu cark vardir ve buda 12 boncukdan oluşur, ve buda demek olur, toplam 100 olunca, 10 tane 10 lu var, ve bu on tane onluyu ceviren tek bir yildiz var, mesala demet gibi, bilmem rihanna gibi bir yildiz, yahut mustafa islamoglu, bilmem mehmet ali bulut gibi etrafinda 100 kişiyi toplayan kimse, 10 tane 10 luyu cevirebilen tek yildiz, ve sonra bunlardan, ise tam 12 tane var, dört mevsimde de 12 tane carpi 4 = 48 adet demek olur,  ve bu her 48 i,  ceviren yildizda yine tesbhimizin tepsinde imamenin üstünde carkdaki boncuklar da 12 tane, ve bunlardan birisi ise, bu sistemin tamamini  döndüren mevsim rengi sarik sahibi olcak tesbihimizin, sarikli boncugunu temsil eden askerimiz  demek olur, ve biz eger şimdi baharda isek, ve bahardan yaza gececegimiz için, sistemin takib edecegi yildiz olarak, mesala yaz burclu sibel Can dedim, ve artik sarik sibele verildi demek olur, ve bahardan yaza kadar, o görev ve kirmizi sarik sibelin demek olur,  o sene ve o baharda, sadece en cok sibel, sibel, sibel denmeliki,  sistem bahardan yaza varsin demek gibi yani.........




Kainata Fatiha olabilmek

Diyorsunki
Ne Duamsın Ne bedduam
:Kirmizi-ISIK_S
EY YAAAAAR
Ben sana duaya daha yeni baslamişken
sen ise beni dualarindanda mahrum ediyorsun
Biz seninle ne kadar ZIT kutuplardayizki
ben yansam sen beni soğut,
Sen yansan ben seni soğutayım tarzı
sen tam bana göresin ammaaaaaaa
-_Pfeils-Red
Dedimki artik cemre toprakda
ve toprak ise bahar yağmurlarına hasret artık
Ben gök olup üstüne yağayım dedim
Emtarların olup üsten yağayım sen Yemyeşil yeşer ey sevgili
Bırak duandan çıkarmayı beni bir an bile unutmana izin yok sana
ağla şimdi aglaaaa için için ağlaki gözlerinden emtarlarin süzülsün topragi ince ince sulasin
Allahim baharda yağan ve yağacak olan emtarlarin adedince muhamdede ve ehline ve
mehdi ve ehline salat selam eyle
Aramayanlar yolda kaldi, sen aramaya devam et "bir güüüüüüün istiklal ve cumhuriyetini"
MECNUNLUĞUN SIRRI kaybedince, gercekte kazanmakda yatiyor ey sevgili.
Gece gündüzü bilesin diye var, kötü iyiyi arayıp bulasın diye var.
Beni bulsan, Yusufu bulanlar 15 kuruşa sattılar,
anla beni sevgili böyle cok tatlı,
inan beni bulsan 15 kuruş değerimiz olmaz,
yemin olsun olmaz,
ara calış işte bir gün Yüce RAB
Zülyehayi yusufa yazacakdir,
Elini eline gönlünü gönlüne vercekedir,
inan bana bu yüce Rab öyle zalim değil,
Züleyhayı Yusufa kavuşturana iman et sen,
Leylayı mecnundan ayırana değil.
Burdakı TILSIMI çözüdünse SIRANI beklemek en büyük nimet anla
-_Pfeils-Red
Diyorsunki ey YAAAR
:Kirmizi-ISIK_S
"Bazen soğuk bir duş gerek,
Kendine gelebilmek için.
Bazen büyük bir ihanet gerek,
Gerçeği görebilmek için.
Bazende insan dibe vurmalı,
Yukarı çıkabilmek için.
Ey gönlüm sen inanmasan da;
Bazen bitirmek gerek,
Yeniden başlayabilmek için."
:Kirmizi-ISIK_S
3 kulhüden sonra fatihayı okumakdır o

Her bitişden sonra başa dönebilmekdir o, sevgili
bilki sensizde olmaz fatihasızda
:Kirmizi-ISIK_S
Bu Fatiha nasil bir delikanlıki
ölüye fatiha diriye fatiha
subhanekeye fatiha yasin suresine fatiha
Her namaz her namaz önce Fatiha
Koskoca bakaraya da Fatiha
En kücük kevser suresinede Fatiha
Bu delikanlı kimki acaba
Namazda Rabbin huzurunda duruşda
Bütün kurana, ve hem kainata koca olmuş
Kim ki aceb O




Yukardaki ayette diyorki Hz.ibrahime, Allah : Nasil yeniden diriltecegimi görmek için, ey ibrahim, bir kuş al, ona kendini tanit önce, sonra onlari istersen parca pincik et, şikir şikir ez, ve dört daga dagit, sonra gel dur, ve cagir onu, rabbin onu sana geri döndürcekdir, o sana ucup gelecekdir, diyor yüce Rab. Rabbimiz yaratmanin her türlüsünü bilirken, öldükden sonra diriltilemeyecegimizi mi sanirsiniz, halbuki diyorki parca picnik olsa bile, zaten onlari parcalardan toplayip meydana getiren, birdaha toplayimda meydana getirmeye kadirdir diyor. ve kafir TANRI parcacagi ariyorki, bulsa onu ne yapacak bilirmisiniz ki, Rabbinin hükmünü imha edipde, kendine yasaksiz bir dünya icad etmek için, halbuki dedikki : 10 tane aşerei mübeşşere varki, bunlar daha dünyadayken cennetle müjdelenen on grup dedik, ve bunlarin cbilliyatlarinda birisi hiyar ve benzeri, pişirilince bozulup, insana yarar verecegine, zarar veren yiyecek haline döndüklerini anlattik, ve bundan az bir süre sonra, hiyar pişiren teyzeler türedi, neden? yine maksad gavurun allaha isyanina ortak olmak. Lan dangil müslüman, senin hicmi bişeyden haberin yok, sen mehdiden habersizmisin, bak mehdi bunlar pişmez diyor, fakat bunlarin pişmemesi, mehdi dedigi için degil, Allah in onlara ateş ve cehennem görmiyecek bir tabiat koymuşken, sen kime hizmet ediyonda, hiyar pişiriyon, karpuz kavun pişiriyon dangil, kavun karpuuz ve hiyar pişmez, soguk tabiatli yiyeceklerdir onlar, serin tabiatli yiyecekdir onlar, serin ve serinletici. Hani agustosun 15 olunca, ortalik sicakdan kavrulunca, ortaligi serinletcek karpuz ararsin amma, o olmasayadi, için nasil serinleyecekdi, yine ayranli cacik yersin, nasilda susuzlugunu keser degilmi, agusotosun 15 inde birde pekmez şerbeti ic bak, için nasil yanacak degilmi, sana biz sadece yasayi gösteriyoruz dangil, yasayi koyan ben degilin, bazisi bizimle mehdilik savaşi verdiginden dedigimize itiraz edip tersini yapiyor, bazisi ahmaklikdan, bazisida işde allah a düşmanligindan. ya sen ey müslüman, ya mümin, sen niye yapiyon ahmak, sen niyee, bi söyle bana
ve Allah işde, öldükden sonra tekrar beas etme kurali koymuşki, diyorki, parcalarin, parca pincik dagilsa, biz onlari yine bir araya getiririz .
Bak mesala ahmet amcaya dün almanyadan misafir geldi, ve misafir cikolata getirmiş, cikolatanin maddesi kakako, taaa Brezilyadan almanyaya gelmiş, orda sürmelik yada yemelik cikolata yapilmiş, ve sende ahmet amcaya gitdin, ahmet amca, sanada ikram olarak o cikolatadan verdi, sende yedin, bak nasip meselesi denen şeye bak, senin bir parcan, taaaaa brezilyaya düşmüş, fakat allah onu, ahmet amcanin misafirinin evine vermiş, oda almanyadan kalkip gelip ahmet amcaya misafir gelmiş, ve ahmet amcaya o cikolatayi birakmiş, ve ahmet amcanin evinde yillar dursa, durur, amma sen gidip onu yiyince, parcan sana haşroldu, sende toplandi, bak o parca sende beas oldu, can buldu, bundan  bir kac ay önce, daha brezilyada bir cicekdi belki, amma serüveni kemal buldu, ve sende lokma oldu, ve senin bedenin onu, senin parcana cevirdi.
Bak bundaki beas olma, yani yeniden dirilmeyi anladinsa, seni hüsama bin ladin gibi, denizlerin dibine atsalarda, Allah seni ordan alip gelip,  yeni bir hüsamade haşredip, tekrar beas eder, hatta olmadi, hüsameydi, bu sefer ahmet yapar, yahut fatma yapar, can verir anladinmi güzel kardeşim, ve matrix filiminde, o hani son bölümde, neo tanriyla, yazilimi yazanla görüşmeye gidiyor, ve o siralarda deccal zivanadan cikmişdir, ondan kurtulmak için, ve bütün yaratilanlarla sulh ilan etmek için, işde yazilimi yazan, ve sistemin sahibi, veya tanriyla görüşmeye gider matrix, ve orda onun askerleri  yani, Tanri parcalar birleşir, ve bir baş meydana getirirler, ve o baş ve başdaki dili oluştururlar, ve o neo ile matrixle konuşur, ve ona deccali öldürme görevini verir.
ve yani parcalar kafayi meydana getirir, kafa yani,  hani rahman suresinde varya



كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍ  وَيَبْقَى وَجْهُ رَبِّكَ ذُو الْجَلَالِ وَالْإِكْرَامِ

Kullu men aleyhâ fân, Ve yebkâ vechu rabbike zûl celâli vel ikrâm.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Bütün kişiler (insanlar ve cinler) yok olsa bile Ve celâl ve ikram sahibi Rabbinin Vechi (Yüzü veya Kafasi) bâki kalacaktır.

Sadakallahul Aziym RAHMÂN Suresi Âyet - 26-27. ayet

Hz Hüseyinin başi nerede? neden bedeninden ayrildi, yine Hz Yahyanin başi nerede? neden gövdesinden ayrildi?  ve  kainatin sureti Hz ademin suretinde, ve Hz Ademi ise Allahu Teala zatinin suretinde yarattigini buyuruyor bir hadisde, öyle olunca, bu iki kafa neden saklandi, neden sadece kafalari kaldi, yine bazi kimselerin giyotinle başlarinin kesilme sebebi ne? neden yani? herkes yok olursa, onlarin başlarimi, bu kainati yeniden var etmek için  kullanilcak, yani o matrixdeki parcalardan oluşan kafa gibi, Allahu Teala yine hükmetmek için, o kafalari kullanabilir, yani ana motor, hafiza, kainatin bilgisi beyinde kayitli, ve öyle olunca,  ve dedikki, Allah, ahmet amca ile, mehmet amcayi doyurur, mehmet amcada terzidir, ahmet amcayi giydirir, ve Allah onunla, onu, öbürü ile, digerini besler, giydirir dedik. ve öyle olunca da kainatta eger, o kiyamet saati ile yok edilince, bir kafadan, bütün kainata hükmedip, tekrar onu, o bilgileri meydana getirir. Haaşa Allahin buna ihtiyacimi var dersek,  Allah bazi şeylere yaasalar koymuş, ekmek yememiz için nasil bugday ekmeye bicmeye ihtiyac varsa, belkide kainatin yeniden halkolmasi için, buna ihtiyac vardir, öyle bir yasasi vardir belkide onunda .

---oOo---

Popülasyonu korumak bahsi
Tirnak 255 hücreden oluşuyorsa mesala, bu 356 olunca fazla, 355 olunca eksik öyle olunca, tirnak hak tealanin yarattigi en güzel suretinde, eger 255 hücreden oluşcaksa oluyorsa, ona bir fazla şapka takalim yanina don giydirelim olmaz yok, 255 hücre ve bitti.
Yani hz Nuh gemiye aslan, kaplan, kedi, tilki, bilmem tis tis aldi, ama bunlar öyle bir halde olcakki, tilki ne tavugu, nede yumurtalarini yemeyecek,  aslan da geyigi yemeyecek, cünkü hepsinden ikişer tane var, peki bunlar alti ay, ne yedi, bunlar ne ile doydu, hemde gemiden inincede, serbest birakinca, yine aslan kaplan, geyigi, daha üremeden yiyip bitirmeyecek, yeni gezegende iki tane geyik var, biri dişi, biri erkek,
peki popülasyon nedir o zaman,  anladinizmi, yani Nuh ilmi, ne yüce bir ilimdirki, dünyada, hiristiyanini, yahudisini, bilmem mecusisini, kürdü, türkü kavga ettirmeden idare edebilmek. Haydi Nuha gidiyoruz cocuklar, Nuh dedeye yalvaralimda bu ilmi bize ögretsin, vallahi o ilim yalnizca, onda sakli, ben da hi bilmiyon, meger Nuh un melekeleri bana söylerse, bende size ögretirin. Herkes bu geceler, gündüzlerde nuh dededen istesin, yalvarsin ey nuh dede, sen bu işi nasil yaptin  başardin, ya bana, yada mehdi askerine gösterki, bilelim diye.


---oOo---

Bizim Gecen yazdigimiz, bazilarinin, cennetin her kapisindan cagrilcak hikmeti geregi, mehdinin, cennetin dünya şubesi olan bütün kadinlarin rahminden cagrilip, o dilediginden girebeilir, ve cocuk olarak dogar deyince, bizim bu sözümüzün yanliş oldugunu anlatmak için M. hoca diyorki:
Bir hirsiz senelerce calsa cirpsa, bunu meslek edinse bile, birgün ona, senin yaptigini sana yapsalar, ne dersin dese, o ondan calinmasini istemeyecekdir diyor M hoca. yani senin o yaptigini sana veya seninkilere yapsalar razi gelirmisin diyor.
Bende şöyle cevap veren : sen et yiyon, kesip tavuk yiyon, kesip koyun yiyon, peki yarin dersek ki, sana, "sen cok yedin, artik bizler şimdi seni kesip yiyecegiz" dersek, sen razi gelirmisin, sende razi gelmezsin. benim yaptigim kötü ise, sen niye biberi koparip yiyon,
bunun adalet nersinde, Allah aşkina, Allah madem adil, peki koyun demiyecekmi, ya rabbi, sen beni bunlar diri diri kessin yesin diyemi yarattin, bu nasil adalet ki, onun diri diri kesilmesine müsade ediyor, peki burdaki adaleti al, benim yaptigimla kiyas et.
peki herşey cok adilmi olmali saniyorsun, adil olcaksa, bütün kozlar acik oynanacaksa o zaman sen et yeme, sonra hic bir daldan elma koparma elmada canli, yumurta yeme, yumurtalar tavugun  mali, sen niye onun malini aliyon, adalet neresinde bunun, inegin sütünü icme, adalet nerde burda, inek seni yesin icsin diye yapmadi, arilarin bali senin için yaptginimi sandin sen amca
peki benim yaptigimi sen adaletle ölcersen yanilirsin, onun ölcüsünü, ne kilo ne metre ölcemez onun ölceni farkli hoca.

ve Bir Tez ve öneri olarak, Zamandan kazanmak için, Marketler mal listesi yapsinlar:

Günümüzde herkesin zamana ihtiyaci var, ne kadar zamandan kazanabilirse, onun dinlenmek ve ailesine ayircak, o kadar zamani var demek olur. öyle olunca, alişverişde gecen zamanda da, zamandan kaybetmemek için, Lütfen marketler, amma internete pdf dokument olarak yazsinlar, amma  regallerinin başlarina liste halinde kagit biraksinlar, ve bu kagit ve listelere, 1. regalde şu mallar var yazsinlar, ve her bir ürünün kenarina kutucuk koysunlar, yine 2. regaldede şunlar var ,.... ve alişveriş yapacak kimse, ya bu kagitlardan alip evine götürsün, yahutta sadece internet sayfasinda bir adet pdf olarak bulunsun, ve isteyen indirip yazicida bassin, veya kendisi liste tutarken notuna yazsin, 1regalden şunlar alincak, ikinciden şunlari diye, böylece hem alişverişde, alinmasi gerekenler unutulmamiş olur, hem zamandan tasarruf olur, hemde merkete lüzumsuz kalabaligin önüne gecilmiş olur. umarim bunu duyan bir marketci amca başlatir, ve sonra herkes yapar bunu


Buradan aşagiyada, önemli gördügüm hadis ve ayetleri aldim, ve ahiret ve yeniden dirilme hususunda, ve diger bazi hususlarda dikkatinizi celbedecek hadisler burada :

“Yedi şey gelip çatmadan önce amellere koşun. Her şeyi unutturan fakirliği mi bekliyorsunuz? Yahut insanı taşkınlığa sevk eden zenginliği mi? Yahut akli melekeyi bozan hastalığı mı? Yahut insanı bunaklaştıran yaşlılığı mı? Yahut insanı bitiren ölümü mü? Yahut Deccal’i mi ki görünmeyen ve beklenen en büyük şerdir?  Yoksa kıyameti mi bekliyorsunuz ki o, en büyük ve en acı beladır.” (Tirmîzî)


“Ölüyü üç şey takip eder, ikisi geri döner, birisi kalır. Ailesi ve malı geri döner ameli ise kalır.’’ (Buhâri, Müslim)

“Her nefis ameline karşılık rehindir’’ (Müddessir: 74/38 )

“Asra yemin olsun ki, insan hüsrandadır. Ancak iman edip salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna.’’ (Asr: 103/1-3 )

“Beş şeyden önce beş şeyi ganimet(fırsat) bil; ihtiyarlığından önce gençliğini, hastalığından önce sağlığını, fakirliğinden önce zenginliğini, meşguliyetten önce boş vakitlerini ve ölümünden önce hayatını.’’ (Hâkim)

“Kıyamet gününde cehennemliklerin en hafif azap görenin şudur: Adamın ayaklarının altına iki kor parçası konur; bunlardan beyni kaynar. O da cehennem halkının en şiddetli azap göreni olduğunu zanneder. Hâlbuki o en hafif azaptır.” (Buhârî)

“Ancak Müslümanlar olarak can verin.” (Ali İmran: 3/102 )

“Her nefis ölümü tadacaktır.” (Ali İmran: 3/185 )

“Lezzetleri yenen ölümü çokça anın.” (Tirmîzî, İbn Mâce)

“Bu dünyada bir garip yahut bir yolcu gibi ol.” (Buhari)

“Bilin ki; âhiret kazancına yer vermeyen dünya hayatı ancak bir oyundur, bir eğlencedir, bir süstür ve aranızda bir öğünüştür. Mallar da, evlatlar da bir çoğalıştır.’’ (Hadid: 57/20 )

“Her nerede olursan ol Allâh’tan ittikâ et ve kötülüğün arkasından hemen bir iyilik yap ki, bu onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâk ile muâmele et!” (Tirmizî, Birr, 55/1987 )

“Ey îmân edenler! Allâh’tan, nasıl korkmak gerekiyorsa öyle korkup gerektiği gibi sakının ve ancak müslümanlar olarak can verin!” (Âl-i İmrân, 102 ) âyetinde emredilen hakîkî takvâdır.

“–İnsanlardan bana en yakın olanlar, kim ve nerede olursa olsun Allâh’a karşı takvâ sâhibi olan müttakîlerdir.” buyurdu.( Ahmed, V, 235; Heysemî, Mecmau’z-Zevâid, Beyrut 1988, IX, 22.) Yine Fahr-i Kâinât Efendimiz:


“Şüphesiz benim dostlarım müttakîlerdir.” buyurmuştur. (Ebû Dâvûd, Fiten, 1/4242 )

“…Sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabbine kulluğa devâm et!” (el-Hicr, 99 )

"Allah Onları Sever, Onlar da Allah'ı Severler." (Mâide: 54 )



"Resul'üm! Onlara Söyle: Eğer Allah'ı Seviyorsanız Bana Tâbi Olun ki, Allah da Sizi Sevsin ve Günahlarınızı Bağışlasın." (Âl-i imrân: 31 )

"Beni Seven Cennette Benimle Beraber Olur." (Tirmizî)


"Sizin dostunuz ancak Allah'tır, O'nun Peygamber'idir ve Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazlarını kılan, zekâtlarını veren müminlerdir.

Kim Allah'ı, O'nun Peygamber'ini ve müminleri dost edinirse bilsin ki galip gelecek olanlar Allah'tan yana olanlardır." (Mâide: 55-56 )

"Allah güzeldir, güzeli ve güzelliği sever." buyuruluyor. (Müslim)

"Allah'ın boyası (ile boyanın)!" (Bakara: 138 )

"Allah'ın boyasından daha güzel boyası olan kimdir?" (Bakara: 138 )

"O gün ki, ne mal fayda verir ne de oğullar... Meğer ki Allah'a tamamen salim ve temiz bir kalp ile gelenler ola." (Şuarâ: 88-89 )

"Amellerin en üstünü Allah için sevmek, Allah için buğzetmektir." (Ebu Dâvud)

"Ben her mümine kendisinden daha evlâyım." (Müslim)

"Hiçbir kimse ben kendisine babasından, evladından ve bütün insanlardan daha sevgili oluncaya kadar kâmil mümin olamaz." (Buharî)

"Şu üç haslet kimde bulunursa imanın tadını tatmıştır: Allah'ı ve O'nun Peygamber'ini herkesten ve her şeyden fazla sevmek. Sevdiğini ancak Allah için sevmek. İman ettikten sonra, ateşe atılmaktan nefret eder gibi küfre dönmekten nefret etmek." (Buhârî. Tecrîd-i sarîh: 16 )

"O müminler ki, Allah zikredildiği zaman KALPLERİ TİTRER, âyetleri okununca imanları artar, onlar ancak Allah'a tevekkül ederler." (Enfâl: 2 )

"Allah bir kimsenin sinesini müslümanlık için açarsa, o Rabb'inden verilen bir nur üzerindedir. Kalpleri Allah'ı zikretmeye kaskatı olan kimselere ise yazıklar olsun. Onlar apaçık dalâlet içindedirler." (Zümer: 22 )

"O kullarım ki, sözü işitip de onun en güzeline uyarlar." Âyet-i kerime'sinde bu mana vardır. (Zümer: 18 )

"Vallahi ben, vefatımdan sonra Allah'a şirk koşmanızdan korkmuyorum, fakat nefislerinize uymanızdan korkuyorum." (Buhârî. Tecrîd-i sarîh: 661 )

"Kendi yaratılışını unutup, 'bu çürümüş kemikleri kim diriltecek', diyerek bize misal getirene de ki: 'Onu birinci defa kim yoktan vâr etti ise, işte yine O diriltecektir." (Yâ-sîn, 78-79).
Bu âyet, dirilmenin mümkün, hattâ ilk yaratılışa göre daha kolay olduğunu anlatmaktadır.
Şu âyetler de aynı mânâyı te'yid etmektedir:
"Biz ilk yaratışta acz mi gösterdik ki, ikinci yaratışta acze düşelim? Hayır, onlar yeni yaratılıştan şübhe içindedirler."
"Bir de şöyle dediler: 'Biz, kemik ve toz yığını olduğumuz vakit mi, gerçekten biz mi, yeni bir yaratılışla diriltileceğiz.' (Ey Resûlüm onlara) söyle; 'İster taş, ister demir olsun, yahut gönlünüzde büyüyen (dağlar ve gökler gibi kuvvetli) herhangi bir yaratık olsun, muhakkak öldürülecek ve dirileceksiniz'. Onlar şöyle diyeceklerdir: 'O halde, öldükten sonra bizi kim diriltip geri çevirecek?' Sen de ki: 'Sizi ilk defa yaratmış olan kudret sâhibi Allah diriltecek...'" (el-İsrâ, 49-51).
"Onlar: 'Allah ölen kimseyi diriltemez' diye en kuvvetli yeminlerle Allah'a yemîn ettiler. Hayır, bu ölüleri diriltmek Allah üzerine gerçekleşen bir vaaddir. Fakat insanların çoğu bilmezler." (en-Nahl, 3
"Yağmur rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci olarak gönderen O Allah'tır. Nihayet bu rüzgârlar buhar ile yüklü, ağır ağır bulutları yüklendiği zaman, bakarsın ki biz, onları ölmüş (kurumuş) memleketere sevketmişizdir. Böylece o bulutla, o yere su indiririz de o su ile her çeşit meyveleri çıkarırız. İşte bu ölü araziden bitkileri (nebatatı) çıkardığımız gibi, ölüleri de böyle çıkaracağız (dirilteceğiz). Gerektir ki, düşünür ve ibret alırsınız" (el-A'râf, 57).

Dediler ki: “Biz yer (toprağın için) de yok olup gittikten sonra, gerçekten biz mi yeniden yaratılmış olacağız?” Hayır, onlar Rablerine kavuşmayı inkar edenlerdir. De ki: “Size vekil kılınan ölüm meleği, hayatınıza son verecek, sonra Rabbinize döndürülmüş olacaksınız.” (Secde Suresi, 10-11)

Hayır, onlara kendilerinden bir uyarıcı gelmesine şaştılar da, o kafirler: “Bu şaşılacak bir şey” dediler. “Biz öldüğümüz ve toprak olduğumuz zaman mı (yeniden diriltilecek mişiz)? Bu uzak bir dönüş (iddiasıdır).” Doğrusu Biz, yerin onlardan ne eksilttiğini bilmişizdir. Katımızda (bütün bunları) saklayıp-koruyan bir kitap vardır. (Kaf Suresi, 2-4)

Dediler ki: “Biz kemikler haline geldikten, toprak olup ufalandıktan sonra mı, gerçekten biz mi yeni bir yaratılışla diriltileceğiz?” De ki: “İster taş olun, ister demir.” “Ya da göğüslerinizde büyümekte olan (veya büyüttüğünüz) bir yaratık (olun).” Bizi kim (hayata) geri çevirebilir” diyecekler. De ki: “Sizi ilk defa yaratan.” Bu durumda sana başlarını alaylıca sallayacaklar ve diyecekler ki: “Ne zamanmış o?” De ki: “Umulur ki pek yakında.” (İsra Suresi, 49-51)

Bu, şüphesiz, onların ayetlerimizi inkar etmelerine ve: “Biz kemikler haline geldikten, toprak olup ufalandıktan sonra mı, gerçekten biz mi yeni bir yaratılışla diriltileceğiz?” demelerine karşılık cezalarıdır. Görmüyorlar mı; gökleri ve yeri yaratan Allah, onların benzerini yaratmaya gücü yeter ve onlar için kendisinde şüphe olmayan bir süre (ecel) kılmıştır. Zulmedenler ise ancak inkarda ayak direttiler. (İsra Suresi, 98-99)

Hz Peygamber de çeşitli hadislerinde, öldükten sonra tekrar diriltme konusunda bilgi vermiştir O bir hadiste şöyle buyurmuştur: "insanın kuyruk sokumu kemiği dışındaki her şeyi, ölümünden sonra çürüyüp yok olacaktır

Kıyamet günü tekrar diriltme bu çürümeyen parçadan olacaktır" (Buharî, "Tefsîr", 39/3; Müslim, "Fiten", 141, 142)

Yine bu konudaki hadislerde kıyamet gününde bütün insanların diriltileceği, kabirden de ilk defa Hz Muhammed'in kalkacağı bildirilmektedir (Buharî, "Tefsîr", 39/3; İbn Mace, "Cenaiz", 58 )



--oOo---



أَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! ''

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne,
Amiyn.
Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve

etûbu ileyk.

--OoO--

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 4 Mart 2017 Cumartesi

Original Kar © glan



Bu konuyu yazdır

RasitTunca-2 insana ancak kazandığı vardır (Kar©glanin 18 Şubat 2017 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 06:41 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok


insana ancak kazandığı vardır

(Kar©glanin 18 Şubat 2017 Vaazi)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

يُرِيدُونَ لِيُطْفِؤُوا نُورَ اللَّهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَاللَّهُ مُتِمُّ نُورِهِ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ

Yurîdûne li yutfiû nûrallâhi bi efvâhihim vallâhu mutimmu nûrihî ve lev kerihel kâfirûn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Onlar ağızlarıyla dilleriyle sözleriyle Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.

Sadakallahul Aziym SAFF Suresi 8. ayet


أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

يُرِيدُونَ أَن يُطْفِؤُواْ نُورَ اللّهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَيَأْبَى اللّهُ إِلاَّ أَن يُتِمَّ نُورَهُ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ

Yurîdûne en yutfîû nûrallâhi bi efvâhihim ve ye'ballâhu illâ en yutimme nûrahu ve lev kerihel kâfirûn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Allah’ın nurunu dilleriyle sözleriyle ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Oysa kâfirler hoşlanmasalar da Allah, nurunu tamamlamaktan başka bir şeye razı olmaz.

Sadakallahul Aziym TEVBE Suresi 32. ayet


---oOo---

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“İslam, şüphesiz garip olarak başladı ve günün birinde garip hale dönecektir. Ne mutlu o garip mü'minlereki! onlarin bazisi  dinleri için hicret edenlerdir, dinleri için Kabilelerinden ayrılıp uzaklaşanlardır. Ne mutlu o garip, mü'minlere ki, insanların benden sonra bozdukları sünnetimi ıslah ederler.Bid'atların ve dalaletlerin istilası zamanında Sünnet-i Seniyeye ve Kuranın hakikatine uyanlara ve bu yolda  hizmet edenlere, yüz şehit sevabı vardır.”

( Hadis-i Şerif , Müslim, İman: 232,Tirmizi; İman: 13,Kadı İyaz. eş-Şifa, 1:27)

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :


Beyaz TV de bir video gösterdiler , Allahu alem, deniz kenardindaki duvarin üstünde bir oglanin kucagina oturmuş kiz görüyor, bir başka oglan, ve gidip onlara :
burasi Türkiye biraz edepli olun lan, diyen bir başagacli kabadayi edasiyla cekilmiş bir video ile, ahlak dersi vermeye kalkiyorlar.Güya motrosiklet kullanirlirken  kafaya takilan kameranin güzelligini  faydasini anlatcaklar amma konu farkli mecraya dogru gidiyor, kutu icinde kutu satiyor, mamuşka bebekler gibi.
Ahlak hocalarida M.. G. amca ile N. D., yani dah dün sex filimlerinde görüpde, izo ile yabanci kariyi hem a,, hem g,, cifte Tikis.... için
için gittikleri otelde yakalanan adam ahlak hocalagi yapiyor, bizde tweetten yazdik
o kadar cok ahlakliysan, bre adam köyünden şehire inmeyecen oziman, yani bak şehirde keranede var, barda var, böyle kucaga oturanlarda var, yine namuslu camiden cikmayanlarda var, sakallilar cübbelilerde var, ve böyle, N. ve i. amca gibi, catal ´tik... giden adamlarda var , hani köyde dur dedikde, köy cokmu sakindi sanki, atlar cayirda yayiilirken, sende at eşşek cobanligi yaparken, hicmi görmedin, rastlamadin dogal s e x e, yani at, at üstüne cikip aşinca, lan köyde resmen p o r n o seyrediyordunuz, köydeyken hic sesin cikmiyor du, şimdi carşiya inince namuslumu kesildin dangil. yani hicmi inege aşan dana görmedin, resmen p o r n o canli p o r n o len.
hani biz demiyoz herkese alenen ortalikda kizlari alsin kucagina oturtsun diye, amma dedikki yani  maksadimiz oki :
herkes gül olsa, diken kim olcak oziman, herkes karpuz olsa, burasi karpuz dünyasi olurdu, yine herkes muz olsa, muz dünyasi, muz cumhuriyeti olurdu dünya, amma öyle degil, dünyada at var eşşek var, koyun ve kuzu var, insan var, deniz ati da var len, deniz ati yani cibilliyat olarak, homo s e x u e l ci  tr avesti lan, kim yaratti bunlari?  babanmi yahut benmi, senmi, birak, herkes sifati üzredir zaten, bak : N. efendi filimde gördügüne özenmiş, hemen bir otele kiralik kadin tutup, deneme yapmaya kalkmişken sobelendi işde.
yani şurda ekmegi peyniri olmayanin yaninda, peynir yesen, onun cani cekcekdir zaten, dün osmanli vaktinde bugünkü gibi fast food, döner kebabi, eline alip sokakda yemeye kalksan, seni asarlardi,  ya da, git evinde ye derlerdi, bugün bak : döneri alip elinde yiyerek gidebiliyon, kimse "olan var, olmayan var" diye seni kesmeye kalkmiyor, cünkü adamin vakti yok artik, evinde yemek yiyecek, yolda giderken atişdiriyor, o kadar yogun
"zamana uyun" dedi islam büyükleri, hani herkes, kucagina bir kiz alsin degil, amma, seni ilgilendirmeyen işlere burnunu sokma yeter, herkes sifatinca yaşayip davrancakdir zaten, sen koyuna "gel tilki olalim" da deme, tilkiye de "gel kuzu ol" deme, tilki : tilki oldugu için tilki, deniz atida, deniz ati olarak yaratildigi için öyle, taksimi yapan Allah ken, sana bana pooooh yemeh ......
hani diyeceksin ki : " bir yalnişi görünce, onu elinle, dilinle düzelt" meselesi gündeme gelcekdir. Halbuki yanliş ne?  önce orda anlaşamiyoruzki seninle, bak yazdik en son vaaz da anlatik : sakladin,  KISDIN = HIRSIZ ettin , dövdün arsiz ettin, carın içine sokdun ve nefisini bülbül ettin. Kocakuşluk gavurlara kaldi gayri, lan dangil: "Karnini biraz büyüt, geniş tut,  azicik karinli olma, kalbini biraz büyüt artik, ferah gönüllü ol." desekde yapamazsin sen artik, degilmi ya! dedikya herkes sifatinca davrancakdir kardeşim.

-------------------

ÇANAKKALE DEPREMI HAKKINDA Melik Gökcek amcanin dedigi meseleye atfen

Çanakkalede, altta deniz altinda eger dinamit ve benzeri ile alti patlattilarsa altan, yüze cikacaklarin önüne gecmiş oldular, ve ordaki depremzede bir kadinin  10 sene cocugu olmamiş, sonmunda hamile kalmiş, amma işde, altakileri (baliklari börtü böcükleri)  öldürünce baliklarin falan onlarin o cibilliyatlarin, nefsi olcak olan cocuklarda, daha dünyaya gelmeden ölmüş oldular cünkü o kadinin korkudan karnindaki cocuk ölmüş, onlarin dünyaya gelmesinin önünü kesmiş oldular demek olabilir. Bu  fikirin sahibi stratejist Raşit Tunca.

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

يَوْمَ تَرَوْنَهَا تَذْهَلُ كُلُّ مُرْضِعَةٍ عَمَّا أَرْضَعَتْ وَتَضَعُ كُلُّ ذَاتِ حَمْلٍ حَمْلَهَا وَتَرَى النَّاسَ سُكَارَى وَمَا هُم بِسُكَارَى وَلَكِنَّ عَذَابَ اللَّهِ شَدِيدٌ

Yevme terevnehâ tezhelu kullu murdıatin ammâ erdaat ve tedau kullu zâti hamlin hamlehâ ve terân nâse sukârâ ve mâ hum bi sukârâ ve lâkinne azâballâhi şedîd.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Onu (kıyâmeti) gördüğünüz gün, her emzikli kadın emzirmekte olduğu çocuğundan geçer ve her hamile kadın da karnındaki çocuğunu düşürür. İnsanları sarhoş görürsün; hâlbuki onlar sarhoş değillerdir. Ne var ki Allah’ın azabı çok şiddetlidir.

Sadakallahul Aziym HACC-2 ayet

Bu ayet Tahakkuk ettimi? etti. yani daha ilk emmareleri gözüktü, yani kiyameti ve haşri yaşamakda oldugumuzun delili olan teyze, ve kuranin hak söz oldugunun delil, zamani gelince, her ayetin tahakkuk edecegini gösteren bir ibre.
---------------


Deprem titreşim, ve kainat biz isek,kainatin proto tipiysek bizler, o zaman biz ne zaman titreriz, ya üşüyünce, ya korkunca, yada sexuel birleşmede son noktada boşalirken, ve birde hamile kadin dogruruken, ve gergin fay hatti ise, anne dogurcak, anne yer toprak ve  dünya demek ve yeni bir dün ya yani, dünyayi titretcek bir kimse  dünyaya gelirken, annesinin gergin yeri olan, rahmi ile dübürünün arasina bicak atmak, fayi tetikliyor ve dogumun kolayca meydana gelmesni sagliyor,  rezonans sona eriyor, kadinin titremeleri bitiyor yani.

------------

Atom bombasi, bir maddenin titreşimini koyup gececek, yeni  bir titreşim meydana getririsen, yani ses ile bardak kirmak gibi, o frekansi gecince o elementin atomu  patliyor diyorlar. Halbuki öylemi: Her bir element diger elementten  ya daha az yada daha üstün titriyor, demir cok SIK titreşim gösterdiginden yani elektronlarim cekirdegin etrafinda cok süratli döndügünden sert demişdik daha önce, Elementlerin hepsinin sertligi farkli, titreşimi farki, yani cami oiuşturan elemnetin frekansini koyup gecince, cam camlikdan cikar, bir üste gecer, cami gecmek bomba yapmaz, cigerim . Sadece bir üst elemente gecmiş olursun, yani sertligin artmasi demek  olur sadece.  az titreyen yani elektronlari yavaş dönen element yumuşak, cok titreyen sert  olur. Ve  cinsel istegi henüz gelmemiş soguk bir kadini, ti... yani tik.... bir titreşim degilmi, kilitoris  ve zeker titriyor ve onu ti... boşaltcak sicakliga getirmek nedir peki oziman. ve occuk dogacak yeni cocugun elementi titreşimi ne derece olcak, uzun titreşimlimi, yoksa birden en yüksek hiza ulaşan yüksek PS Li bir araba atmi, yani yine gecen haftaki  ferrari veya arap ati meselesine atfen, biraz tefekkür edin bakalim

---------------

Ebced  hesabi yanliş bir sistem,  her ebced dogru degil mesela bir şiirde gecen " aşkindan ölüyon" cümlesi ile hastanede yatan bir hastanin dedigi " hastayin ölüyon" cümlesindeki "ölüyon" ayni kelime, bakinca ayni amma, ikisindeki meaana farkli. Hic ikiside  ayni ebced olabirlimi, bunun için  yani ikisinede misal olarak 500 ebced degeri verirsek, iki ayri  cümledeki kullanilan deger ise ayni olamaz, yani bunlari bir legonun parcasi olarak düşünün, ve ordaki lego ile, burdaki lego parcasi farkli boyutta, farkli cikintisi var demek olur, ordaki buraya uymaz, yine kainat denen lego dada o kelime ile diger kelime, ayni cark dişlisine sahip degildir.
öyle olunca, o legoyu burda,  bu legoyu da orda kullanamyayiz, yani sayisal sistem, yani bilgisayar teknoljisinin ana kurali olan metrixel sistem, veya ebced,  heryerde gecerli degildir, yani matrix sisteminin uygulanamadigi yerlerde var demek olur bu.

---------------------
3 Kişinin 500 kişiyi yenmesi AZIN Cogu Yenmesi

3 kişi 500 ü yenebilir, mesela galatsaray taraftari fenerbahce taraftari,
fenerbahceliler 3 kişi olsa, galatasaraylilar da 500 kişi olsa, futbolcular  mac yapinca, eger fenerbahce yendiyse oyunu,  o zaman 3 kişi 500 kişiyi yenmiş olur, halbuki mac adil yapildi cünkü 11 kişiye 11 kişi yapildi amma, taraftar bazinda bakinca, 3 kişiye 500 kişi, öyle olunca, az cogu bazen yenebilir yani.
Bakmayin siz öyle T.. taraftarlarnin cokluguna falan filan, hakikat kimin elindeyse gercek mehdi kim ise, o galipdir zaten, Hak Teala kimi mehdi yapmişsa galip olcak olan O dur. yoksa onun taraftarinin  isterse milyarlar olmasi farketmez azizim. elli kere yüz kere onu mehdi ilan etmeye kalksinlar, önemli degil, eger o gercek mehdi degilse, degildir .

--------

Kompozisyon, makale ve yazi yazma, söyleme sanati, yani sen cok güzel yazarsin, ve fakat noktalama hatalarin vardir, ve adam senin icerigine bakmaz, noktalamayi yapip  yapamadigina bakar, nokatlamadan verir Notunu. ve sen nokta virgülü iyi kullanamadin diye, senin iki saat ugraşip yazdgin, kompozisyona 10 üzerinden iki bile etmeyen not verir. Halbuki Allah, mesela üzüm yaratmiş, ak üzüm yaratmiş gök üzüm yaratmiş, mor yaratmiş, hevenk yaratmiş uzun sivri, yuvarlak, bu ceşitlilik farki, üzümdeki ne potasyumun farkini verir, nede demirin farkini verir, bunlar işin kaportasi : o mor sevip yesin, beriki beyaz sevip yesin, beriki de cekirdeksiz yesin, tenbel len tenbel, cekirdegini cikarmayada üşeniyor, yani velhasil kelam, maksad ayni, fakat renkler boylar farkli olunca, notu bu renklerden boylardan veren dangil, kaybederken, halbuki üzümü bu renkleri  veya cekirdeksiz oluşu sattirir  ticaretini cezbettirir, halbuki Allahin maksadi : yesinlerde potasyum alsinlar, yesinlserde  dogal demir alsinlardir. amma sen işde renklerde tatda takili kalirsan, kaybeden olursun, amma, üzüm yememek de marifet degil ,yani senin allahin  özene bezene yazdigi temsili misal ile 500 kelimelik  kompozisyona, renkden not kirip bilmem boydan not kirip, sifir puan vermen gibi yani azizim. yani biz bu yola böyle basit kompozisyonlar yazarak başladik, ama sen daha isin noktlamasinda virgülündeysen, sen kaybedersin, ben degil. işde kurani da vay Abdülbasit güzel okudu, vay falan hattat, cok güzel hat yazilsi ile yazdi, davasindaysan, sen daha Allahin, bunu ne maksadla yarattigi hikmetine, meaana ve gaye fitrat hikmetine varamadin demekdir. öyle olunca, senin yaninda kuran notu düşük olur.
O dangil köpek israilde, ezanin kiymetini nerden anlayacak, dangil köpek, ses gürültüsüymüş der gecer işde böyle, dangil tarottel. Ve ezen dine sonradan girdi, sadece insanlari camiye cagirmanin o günkü yönetemi, o nun ezani susturmasi, islam dinini cökertmez. Bbugün ezani okuyan telefonlar var len trottel, cebinden sana ezan ve namaz saatini bildiiyor, lan dangil orda minareden okusa ne, okumasa ne, dangil trottel, ordan okununca farklimi, cebinden cep telefonunda okudu, sena namaz vakti geldigini, camiye gitmen gerektigini bildirdi, ve sen camiye gititin, vaaz dinledin, namza kildin, gaye bu iken, Ezana dinin diregi muamelesi yapmak ahmaklikdir, ve onu susturanda dini islami susturacagini sanan dangil trottele kapak olsun bu sözümde, öyle Ezan susmakla, Allah falan susmuş olmaz, ve diyorki kuranda "onlar, Allahin nurunu üfliyerek söndürceklerini sanan ahmaklar." diyor.

gaye ve maksadi unutmamali ey müslümüman, ey mümin.

----oOo----
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Fitne çıktığı zaman at binen insin, koşan yürüsün, yürüyen dursun, duran otursun."

(Hadis-i Şerif)

şimdi ezan mezan diye savaş cikarmanin zamani degil, suriye şamda savaşda  yikilan yerlerin resimine bakinda, savaşin ne kadar kötü oldugunu anlayin, Taaaaa suriyeden avrupaya yürüyen suriyeli eşeklere sorunda anlayin, şimdi bir vatanlarida yok, eger avrupa pöööh deyiverse gitcek yerleride yok, ve varin siz düşünün bu vahşeti, ve savaş cikarsa ne olcagini dünyada. ücüncü dünya savaşina girerse dünya ne olur, aclik felaket, ve binlerce senede imar edipde yaptigimiz dünyayi yikmak gibi birşey lan bu. Bu Dünya binlerc senede imar oldu, yikmak cok kolay, bir bomba koy, yik gec, amma o nasil yapildi bilioyonmu sen! misal benim forumlarim var, ve  benium kullandigim forum scriptini yazan firma  woltlab  dediki, artik senin  satin aldigin o eski versiyonu desteklemiyoz, yenisi bilmem kac lira, alirsan destekleriz, yoksa destek vermiyoz artik, ve yeni sistemlere eski  versionlarin uyumunu  saglamadilar, ne oldu şimdi, ben onu bedava falan almadimdi, ve care olarak  bedava forum scriptleri var (MYBB-SMF), onlardan kurdum şimdi forumu taşiyacan diye ugraşiyon, yani düşün benim forum her gün 3 ile 5 konu aca aca yaklaşik 10 senede meydana geldi, amma şimdi bütün forumu yeni sisteme aktarma sistemi de bozuk ,yazilar koca koca oluyor, okunacak vaziyette olmuyor onu cevirince, ne yapcan o ziman, tek tek aktarcan, 10 senede meydana getirdigim forumu, şimdi kisa zaman icinde, diger scripte aktrmam lazim,  yani işde dünyada da dün koca koca Telvizyonlar vardi,  bugün tv cep telefonuna sigar olduysa bu zamanla meydana geldi. yine mesela ahmet amca birikdirdi parasini bir ev yapti, bu ev on sene yada 20 senenin ürünü, ve sen geldin bombayi koydun, yikdin gecdin harap ettin, lan dangil yikdigin ev gavurda olsa, müslüman da olsa ayni, bu dünyayi hepimiz imar ettik. bak Edison lamayi bulan adam, müslüman degil, amma bu legonun bir parasida o, o oziman onu legodan cikarirsan gavur diyerekden  hepmiz karanlikda kaliriz dangil köpek, yikma! yapmaya, imar etmeye caliş oziman.
Din insanlarin faydasi için, insanlari öldürmek  din falan olmaz,

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

مِنْ أَجْلِ ذَلِكَ كَتَبْنَا عَلَى بَنِي إِسْرَائِيلَ أَنَّهُ مَن قَتَلَ نَفْسًا بِغَيْرِ نَفْسٍ أَوْ فَسَادٍ فِي الأَرْضِ فَكَأَنَّمَا قَتَلَ النَّاسَ جَمِيعًا وَمَنْ أَحْيَاهَا فَكَأَنَّمَا أَحْيَا النَّاسَ جَمِيعًا وَلَقَدْ جَاء تْهُمْ رُسُلُنَا بِالبَيِّنَاتِ ثُمَّ إِنَّ كَثِيرًا مِّنْهُم بَعْدَ ذَلِكَ فِي الأَرْضِ لَمُسْرِفُونَ

Min ecli zâlik(zâlike), ketebnâ alâ benî isrâîle ennehu men katele nefsen bi gayri nefsin ev fesâdin fîl ardı fe ke ennemâ katelen nâse cemîa(cemîan) ve men ahyâhâ fe ke ennemâ ahyen nâse cemîa(cemîan) ve lekad câethum rusulunâ bil beyyinâti summe inne kesîran minhum ba’de zâlike fîl ardı le musrifûn

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Bundan dolayı İsrailoğullarına (Kitap’ta) şunu yazdık: “Kim, bir insanı, bir can karşılığı veya yeryüzünde bir bozgunculuk çıkarmak karşılığı olmaksızın öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür. Her kim de birini (hayatını kurtararak) yaşatırsa, sanki bütün insanları yaşatmıştır. Andolsun ki, onlara resûllerimiz apaçık deliller (mucize ve âyetler) getirdiler. Ama onlardan birçoğu bundan sonra da (hâlâ) yeryüzünde aşırı gitmektedir.

Sadakallahul Aziym MAİDE Suresi 32. ayet

Allah bir insan kainat gibi derken onun öldürmek kaianati yok etmek gibi, dangil köpek, sen düsün misal  özene bezene 1500 kelimeli kompozisyon yaz, ve sana noktalama hatasindan dolayi, sifir versin dangil köpegin biri, oldumu, Alah insani özene bezene yaratmiş, ve sen gel, bu gavur diye, digeri  alevi ötekisi şii diye, öldür gec, emege yazik lan köpek, ahlaksiz dangil köpek, insanlikdan nasibini almamiş ahmak.
------
Yahudilerde ayak yapiyor, o kral meşiya (Hz Mehdi) gelcek diye  yaziyor onlarin kitabinda, ve onlarda kendi seneryosunu  kendileeri yazdiklari birini  o Kral diye başa  gecirmeye kalkiyorlar. lan dangil dedikya, orda  yazan belki şiir halinde, şiirde gecen "ölüyon" kelimesi ile hastanede gecen "ölüyon" kelimesi ayni degil dedik, o ziman  o kralin hangi kral oldugu ve  gercekden kiralligimi olcak onun aceb demek yokmu dangil,  hadislerdeki yahudilerle savaşcak demek, illa bu kanli bicakli savaş olcak diye bir kuralmi var, belki klavye savaşi yapacak, oda bir savaş degilmi. Belki cahil bir adami ilim ögretme savaşi vemek gibi, onlara hakikati gösterme savaşi vercekm o da bir savaş yani.

-------------

Bugün sistemimizin Kiyameti kopcak olsa, haydi iyiler gemiye binin, bu gezegen yok edilcek derlerse, ve sen dersinki ben kedimide alacan yanima, öteki der ki laptopumu da alcan, bilmem berikide inegimi alcan yanima, falan filan, ve verdiler bize yeni bir gezegen, ve orda artik laptop fabrikasi yok, süt fabrikasi yok, elimizde sadece bir inek, bir tanede dana var, yine elektrik üretcek santral yokkine, orda laptopun ne işe yarayacak degilmi yani, yine elimizde bir inek bir dana var, kime yeteck artik bu süt degilmi,

Yine sen mesela sen öceki yildiz ve gezegende yani dünyada  doktor, cerah doktordun,  amma burda  yeni gezegende bir hastane yokkine artik,  sen ameliyat yapabilesin degilmi. yani senin ameliyat yapcak  kadar bir hastane yapabilmen artik seneler alir degilmi, o aletleri nerden bulcan, yok ki yine onlar, ve onlari yapan icad eden yada yapabilen adamlar gavurmuş diye gemiye almadik diyelim, ne oldu peki oziman, mesela ameliyattaki şok cihazi yok ne olcak şimdi . hani onlar gavurduya ondan almadik, peki kim icad etcek şimdi bu şok cihazini peki, yine yani gezegeni ve dünyayi mamur hale getirmek seneler aylar yillar sürer.
Ve bizler, o eskilerin dünyalarini mamur hale getirmiş oldugu seviye geldik, ve şimdi ise, dünyayi yakip yok etme derdine düşdük, halbuki neden, dünyayi kurtaran adam gelcek diye,  lan dangil dünya zaten bak mamur oldu, elinde ufacik bilgsayarin , cep telfonun, ucagin, bilmem, trenin otobüsün TIRLARIN, gemilerin,  her ceşit yiyecegin icecegin, binlerce atin araban, inegin danalarin, koyunlarin kuzularin, kurtlarin,tilkilerin tavuklarin varken, dünya mamur olmuşken, bu kurtaran adam neyi kurtarcak gelipde dangil köpek, onun için  yikilan yerlermi onarcak, ne yapacak, ahmakligin daniskasi.
Yani bakin bu dünayi yikmayin, sonra kiyamet kopcak artik  derde Allah, ve dünyamizi elimizden alirlar, ve iyi oldugu imanli oldugu  sanilanlar ,yararli işler yapanlar alinir  bir gemiye ve yakin göge semaya, ve kötüler bu dünyayi yikip yumup başlarina yikar yok ederler, kavgalar icindede kendi kendilerini yok ederler, bizler iyilerdensek, bize sifir bir yildiz sistemi verilir, amma ondan sonrasi daha zor sana bana, yok öyle kurulmuş bir dünya allah Hz Admle Havvaya bile vermedi onlarda taa baştan başladilar dünyayi yeni baştan var etcen  mamur etcen, Matrix filiminde  hani daha önceki matrixler meselesi vardi ya,  matrixdeki yeniden kurulan zeon, ve dünya hikayesi yani,
Zeon zaten burasi, burayi yakip yok etmek ahmalikdir, cileye caresizlige mahkum olmandir, yoksa kurtulmak mi  o da yine burda dünyada  kalabilmek, buraya sahip cikmak mi, evet yeni gezegende hep iyi denenler olcak amma, onlarda mesela yarin inek bir tane gitcek oraya nuhun gemisi gibi,  benim inegim varken, ordan  biriside diyecek bende süt icecen, ve inegin sahibini öldürüp inegi ele gecirmeye calişcak, ve yine  yeni dünyanin in  yeni habili ve kötüsü oluvercek, o zamanin kötüllügü yine yumurtlayip cogalacak, öyleyse, ey insanoglu, elindekinin kiymetini bil, ona sahip cik, yoksa cileler cennet denen  yeni sistemde yerde seni bekliyor yani. cünkü  genel kural

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَأَن لَّيْسَ لِلْإِنسَانِ إِلَّا مَا سَعَى

Ve en leyse lil insâni illâ mâ seâ.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka hiçbir şey yoktur.

Sadakallahul Aziym NECM Suresi 39. ayet

hemde nerde geciyor kuranda :  YILDIZLAR suresinde, yani nereye, hangi yildiza giderse gitsin, ancak kazandigi vardir, insanogluna. demekdir buuuuuuuuuuuuuuuu.


--oOo---


أَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! ''

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne,
Amiyn.
Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve

etûbu ileyk.

--OoO--


Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 18 Şubat 2017 Cumartesi

Original Kar © glan


Bu konuyu yazdır

RasitTunca-2 Bizim için Horozlukda Bir Kartallıkda (Kar©glanin 11 Şubat 2017 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 06:02 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok


Bizim için Horozlukda Bir Kartallıkda

(Kar©glanin 11 Şubat 2017 Vaazi)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَأَقِمِ الصَّلاَةَ طَرَفَيِ النَّهَارِ وَزُلَفًا مِّنَ اللَّيْلِ إِنَّ الْحَسَنَاتِ يُذْهِبْنَ السَّيِّئَاتِ ذَلِكَ ذِكْرَى لِلذَّاكِرِينَ

Ve ekımis salâte tarafeyin nehâri ve zulefen minel leyl(leyli), innel hasenâti yuzhibnes seyyiât(seyyiâti), zâlike zikrâ liz zâkirîn

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Gündüzün iki tarafında ve gecenin gündüze yakın vakitlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlar için bir öğüttür.

Sadakallahul Aziym HUD Suresi 114. ayet

---oOo---

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Cennette reyyân denilen bir kapı vardır ki, kıyamet günü oradan ancak oruçlular girecek, onlardan başka kimse giremeyecektir. Oruçlular nerede? diye çağrılır. Onlar da kalkıp girerler ve o kapıdan onlardan başkası asla giremez. Oruçlular girince o kapı kapanır ve bir daha oradan kimse girmez." (Buhârî, Savm 4; Müslim, Sıyâm 166. Nesâî, Sıyâm 43

Rasûlullah(sav) bir başka hadis-i şeriflerinde şöyle buyurdular:
"Allah yolunda çift sadaka veren kimse, cennetin muhtelif kapılarından, ‘Ey Allah'ın (sevgili) kulu! Burada hayır ve bereket vardır’, diye çağırılır. Sürekli namaz kılanlar namaz kapısından, mücahidler cihad kapısından, oruçlular reyyân kapısından, sadaka vermeyi sevenler de sadaka kapısından (cennete girmeye) davet edilirler."
Ebû Bekir (ra):
“-Anam babam sana kurban olsun ey Allah'ın Rasulü! Gerçi bu kapıların birinden çağrılan kimsenin diğer kapılardan çağırılmaya ihtiyacı yoktur ama, bu kapıların hepsinden birden çağrılacak kimseler de var mıdır?” dedi.
Rasûlullah (sav):
“-Evet, vardır. Senin de o bahtiyârlardan olacağını ümit ederim" buyurdu.

( Hadis-i Şerif , Buhârî, Savm 4, Cihâd 37, Bed'u'l-halk 9, Fezâilü ashâbi'n-Nebî 5; Müslim, Zekât 85, 86. Tirmizî, Menâkıb 16; Nesâî, Zekât 1, Cihâd 20, Sıyâm 43)

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَبَشِّرِ الَّذِين آمَنُواْ وَعَمِلُواْ الصَّالِحَاتِ أَنَّ لَهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ كُلَّمَا رُزِقُواْ مِنْهَا مِن ثَمَرَةٍ رِّزْقاً قَالُواْ هَذَا الَّذِي رُزِقْنَا مِن قَبْلُ وَأُتُواْ بِهِ مُتَشَابِهاً وَلَهُمْ فِيهَا أَزْوَاجٌ مُّطَهَّرَةٌ وَهُمْ فِيهَا خَالِدُونَ

Ve beşşirillezîne âmenû ve amilûs sâlihâti enne lehum cennâtin tecrî min tahtihel enhâr(enhâru), kullemâ ruzikû minhâ min semeretin rızkan kâlû hâzellezî ruzıknâ min kabl(kablu) ve utû bihî muteşâbihâ(muteşâbihan), ve lehum fîhâ ezvâcun mutahharatun ve hum fîhâ hâlidûn

İman edip salih ameller işleyenlere, kendileri için; içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele. Cennetlerin meyvelerinden kendilerine her rızık verilişinde, “Bu (tıpkı) daha önce (dünyada iken) bize verilen rızık!” diyecekler. Hâlbuki bu rızık onlara (dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için orada tertemiz eşler de vardır. Onlar orada ebedî kalacaklardır.

Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi 25. ayet

Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“İman edip iyi davranışlarda bulunanlara, içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele!” (Bakara, 25)

Allah bazilari için diyorki onlar cennetin her kapsinidan cagrialcaklar hadis yukarda yazili ara bul, yani mehdi istedigi kadindan cocuk olarak dogabilir yani dogurtabilir ve yeniden dogabilir demek gibidir bu, amma ona ve sadece bazilarina verilmiş özel ultimatomdur bu.

-----
Kuyaya kovayi sallarsinki bize soguk soguk sular cikarsin diye amma kuyu öyle derinki, kuyunun kovasinin kaderedinde, kuyuya düşmekde yazili olabilir, işde burda zincir devrededir ki, zincir kovayi kuyudan cikarandir, amma zincir koparsa ne olur? kova kuyuya düşer, ne biz su icebiliriz, nede kovanin kaderi düzelir artik, bir dalgic lazim ondan sonra, o kuyudan belki kovayi cikarmak için amma, cogunlaukla o kova kuyuda kalir, derin diplerede dalar da kalir, artik meyer kuyu kuruya aciga kova cika, o zamanda kova ne işe yaracak artik degilmi? işde bizim zikirmizde böyledir:
Sen, ben, o, hepimiz cekersek bizler, zincir oluruz, bir kardeşimiz derin tefekkürlere dalip, rabbin deryasindan bir ilim cikarcak amma kuyu derin, amma yinede o kuyuya sallanan o gün zikirini cekmediyse veya cekemediyse zincir sanki kopacak gibi olur, amma taabi olan diger kardeşlerimiz zikirini cekipde okumaya devam ederse, zincir olup o kovayi kuyudan, kova her ne kadar agir olursa olsun cikarirlar, işde halkanin ve zincirin saglamligi kovayida kurtarir, bizlere berrak temiz bir suyuda getirir, Rabbimizin deryasindan ilim deryasindann hayirli bir ilimide getirir. Bu Kainat Dipsiz bir kuyu gibidir, ona dalmak cesaret ister amma, Hz. Mehdi aleyhisselam ona dalip dalip cikar amma sizler bu halkaya katilipda onu cikaran saglam zincir olmazsaniz, saglam halka olmazsa herbiriniz, Bir gün o da Hz.Muiammedin Dalip cikarken bir gün bekaya dalip gittigi gibi dalip gidecekdir, ve artik fayda vereninizi kaybdersiniz o gün. AÇIK MEKTUBUMDUR BU SEVENLERiMiZE VESSELAM.

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّا خَلَقْنَاكُم مِّن ذَكَرٍ وَأُنثَى وَجَعَلْنَاكُمْ شُعُوبًا وَقَبَائِلَ لِتَعَارَفُوا إِنَّ أَكْرَمَكُمْ عِندَ اللَّهِ أَتْقَاكُمْ إِنَّ اللَّهَ عَلِيمٌ خَبِيرٌ

Yâ eyyuhân nâsu innâ halaknâkum min zekerin ve unsâ ve cealnâkum şuûben ve kabâile li teârafû, inne ekramekum indallâhi etkâkum, innallâhe alîmun habîr.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ey insanlar! Şüphe yok ki, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi boylara ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız, O’na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hakkıyla haberdar olandır.

Sadakallahul Aziym HUCURAT Suresi 13. ayet

Evet bizler insaniz ve Allah buyuruyor Biz sizi tek bir zekereden yarattik,Gavsligin başlangici o büyk pirasa nedir yani Ya RAH(man) nedir bilmekdir dedik yani tek büyük pirasa ve o pirasayi kiya kiya, böle böle bu insanlik var oldu demedkir bu. ve pirasanin yaninda birde "ev ünsasi" varmiş, yani Nisasi, yani dişisi, pirasinin dişisi ne olaki acep, soganmiyki? sarmisakmiyki? ne olaki pirasinin dişisi nisasi evet evet bu sarimsakda olabilir, soganda olabilir, demekki önce birini denedi rab, o olmadi, yani önce Lucifer, sonra da öbürünü yani havvayi denedi, ve Hz Havva annemiz başarili oldu, demekki lucifer başaramadi ademin karisi olmayi,
işde atalar demiş "gönül düşmüş bir boka, oda ona mis gibi koka." yani Lucer şeytana aşik olduysa yapacak bişey yok degil, o zaman ademe başka Nisa yani Havva yapip vermek kaldi. Mecnun’un Leyla’nın aşkından çöllere düştüğünü duyan kral Leyla’yı merak eder ve huzuruna çağırır. Mecnun’u aşkından bitkin perişan eden Leyla kralın huzuruna çıkanca, leyla’yı gören kral ‘’Mecnun bu çirkin çelimsiz için mi çöller düşmüş’’ der. Bu durumu Mecnun’a anlatıklarında, Mecnun , ‘’o benim gözlerimle Leyla’ya bakmıyor ki’’ diye cevap verir.

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

(Rabbiniz bir oldugu gibi, babalariniz, dininiz ve Peygamberiniz de birdir. Arabin Aceme, [Arap olmayana] Acemin Araba üstünlügü olmadigi gibi, kirmizinin karaya, karanin kirmiziya üstünlügü yoktur. Hiçbir milletin digerine üstünlügü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir.)

( Hadis-i Şerif , Ibni Neccar ,Peygamberimizin veda hutbesinden bir kesit)


أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَأَقِمِ الصَّلاَةَ طَرَفَيِ النَّهَارِ وَزُلَفًا مِّنَ اللَّيْلِ إِنَّ الْحَسَنَاتِ يُذْهِبْنَ السَّيِّئَاتِ ذَلِكَ ذِكْرَى لِلذَّاكِرِينَ

Ve ekımis salâte tarafeyin nehâri ve zulefen minel leyl(leyli), innel hasenâti yuzhibnes seyyiât(seyyiâti), zâlike zikrâ liz zâkirîn

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Gündüzün iki tarafında ve gecenin gündüze yakın vakitlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlar için bir öğüttür.

Sadakallahul Aziym HUD Suresi 114. ayet

Bahara az kaldi, ve biz sandikki : bu sene yine takvim karişik, bir kac gün, güneş dogup gün acinca, hah işde cemreler yani cemilelerr geldi derken, birden yine soguga cevirdi, havalar ve tam iman gülleri acip, havalarida isitip, gönüllerden cicek actiracak olan bahar gelcekken, ZALIM winter yine Zemheriye döndürdü. ve şubatin 20sinde 1.cemre havaya düşer ve bir hafta sonra pazartesi 2017 nin şubatinin 20 si oluyor, Eger iman güllerin iz acarsa soldurmazsaniz o zaman havalar biraz isinir sonra bir hafta sorda suya düşer sonrada topraga yani Fato olcak yani ev ünsa ile onun zekeri yani Ali olcak cocuklar yeryüzüne inerler belki, amma havalar bozarsa inmeleri gecikebilir. ve baharda söylencek zikirimiz ve daha önce ögrettigimiz genel kural "innel hasenâti yuzhibnes seyyiât" yani "iyilikler kötülükleri giderir." Yani yine Tövbe ve gözyaşi günahlari affetriri ve adem ile havalik insanligin başlangici tövbe ve yagmur gözyaşi yagmurlari günahlarindan hatalarindan pişman oluvemek kötülükleri ve karanligi ve zulumu iyliklerle silip temizlemek hatamizi bir sevabimizla bagişlatmak kirdiklarimizi üzdüklermizi bir hediye ile sevindirip barişmak gibi, kuzularin meleşip analarina kavuşmasi gibi, kuzu sadece annesina kavuşmakla olmaz, babaalrinin kokusnuda duymasi lazim ki, annesine emerken bir kurt gelirde canlarinimi alir diye korkmamasi lazim, yani koyun güvende oldugunu hissedince sütünü salar, o da koyun daşşakli kocun görevinin başinda oldugunu görünce anlar hisseder, yine cobaninin başlarinda, coban köpeginin başlarinda, onlari koruyup gözetledigini görünce hisseder. Bahar ve koc ve koyun olcaklarin dünyaya geldikleri vakitlerdeyiz, hayvan olan halleri şimdi dünya gelir amma onlar 21 mart 20 nisan arasinda yaylaya cikcak büyklüge erişirler oyüzden koc burcu 21 mart 21 nisan arasindadir halbuki koyunlar şimdi kuzulamaya başlarlar.
Artik bahara dogru yelken actik ViRA BiSMiLLAH.

[attachment=38450]

"ma arrafteke, ma arrafallahu" diyen birileri var, yani haşa ve kella "benim bildigimi Allah bilemez" diyenler var.

Yani halbuki sana bir soru sorup bunu cevapliyalim: kafandan bir sayi tut, bunu bin ile carp, ikibinle tekrar carp, sonra 5 e böl, 30 cikar, ondan sonra, 2 milyon ekle o na,
kac etti Allah bilirmi bilmezmi? kac etcegini bilmeseydi, o sayíyi var etmezdi zaten. Biliyorki öyle bir sayi var etmiş.

ikinci misal : Kafandan bir hayvan tut bunu Allah bilirmi diye?
Evet Biliyor cünkü sen sadece o hayvanin ismini ve hayali siluetini kafandan tahayyül edip tutabilirken, O Allah ki, o nun bütün hücrelerine bile vakif. mesela bir parmagin hücre sayisi, saga tarafa dogru 100 hücre fazla olsa, parmak yilik yamuk olur.Halbuki Allah her insana 10 tane el parmagi vermiş, her insaninki, kendi vücuduyla orantili bir büyüklükde, ve biri digerinden daha zarif ve güzel degilmi, sakat parmakli insan, sakat elli kollu insan, yada hayvan, milyonda bir, yada milyonda 10 tane yada 100 tane falan , onunda başka başka sebebleri var zaten. öyle olunca seni yaratirken onu yaratirken, yada bir karincanin bacagini yaratirken, şöyle baga pistonu gibi büyük kalin yapsaydi bilmeseydide yanilsaydida madem o zaiman, varmi öyle bir karinca yok degilmi? Bunlari hesap eden "Hasib olan Allah" her işini hesap ile yapan, bir oranti, bir düzen, bir kaide ile yapan Allah, senin aklindan ne tuuttugunu, ne icinden ne gecirdiginimi bilemeycek yani !!!!!!

------
yani yine bak misal : bir arabanin ankaradan istanbula gitmesi için benzine ihtiyaci var, o benzin önceden, ya yolunun üzerinde bir benzinlikde, yada arabanin deposunda hazir olmaliki yolculuk aksamasin. ve böyle olunca sen şimdi yere düşen taragini almak istedin, ve hemen o an egildin aldin, bu egilmen için, araba ankaradan istanbula gelecekde mal getircek benzin getircek beklemedin, kac saniye beklemen lazim, yani kolunun belinin egilmesi için gereken kuvvete sahip olman için, gereken enerji, o an, hücrelerinde hazir halde, peki kim ayarladi bunu, kim orda hazir etti, bir benzin olmasi için petrole, petrol için ise, milyonlarca seneye ihtiyac var belkide, peki bu petrolun, yani mesela elma olcak bir lokmanin, elma olmadan önce toprakdan süzülüşünü, hangi dala gidecgini, hesap eden rabbimi, senin aklindan geceni mi bilemeyecek.

Bak bilmseydi, sen taragin düşünce onu kaldiracak enerjiyi bulmazdin, orda enerji olmayinca, iki gün benzinlikde benzin bekleyen araba gibi, egilemez, benzin beklerdin. Halbuki o taragi almayi düşününce billah, egildin aldin degilmi:
Yine bir kareteci öyle bir refleksle hareket ederki, daha senin yumruk ona gelmeden, o senin yumurugu iptal edecek bir kontre atak yumruk atmali ki, kendisi dayak yemesin. öyle olunca, ondaki enerji akimi o kadar hizli olurki, sen bile tehayyül bile edemezsin. yani saniyenin kacda birinde, o hücreye enerji akacak, bu araclar, bu akyuvarlar, o kadar hizli akabilirmi yani,
Bizim burda Trafikdeki HIZ tahditi normal yolda 100km otobanda 130km. öyle olunca arab öyle hizli gitmeliki saniyenin bilmem kacinda bir göreve enerji verici maddeleri ve oksijeni ulaştirmali. Allah Kalbe öyle bir güc veririki işde damarlardan kani bir pompalar ki aninda eneriji yerine ulaşir. Halbuki sen bunu labaratuarda denesen, bir hortuma basinc uygulasan belki sende aninda hortumun ucuna varcakdir, amma velakin bu kalpdeki öyle degil mesela senin enerjin için taragi kaldircak enerjin için kola 10gram şeker dirsege 20 gram şeker lazim yada protein lazim, bunu aninda hassas teraziler tartcak ve araclara yüklüyacek, ve o arac öyle süretli gitcekki, sen kolunu belini egmek isteyiince orda olcak o enerji ve, hemen egilebilesin, taragini alabilesin.birde bu tartilan mali öyle araclara yüklerken aceleden döküp şaşmayacan, ve hatta indirip bindirirken o araclar indirme rampasina TIRIN kasayi vurmaycak, hem hizli olcak, hemde rapmaya falanda vurumayacak. halbuki senin dünyanda bunu yapsan, o hiz ile TIR kasayi rampaya illa vurur ve yikar, ondan sonra atla pirincin taşini gayri. halbuki sen boruya full basinc verince, o son ucunudaki yeri yikar, patlatir gecer. Allah kalbe öyle hassas cihazlar takmişki bunu hesap edebilir, ve beyinle birlikte calişip bunu hesap edebilir, ve seni üzmeden, yikmadan devirmeden, o enerjileri, ve oksijeni, yiyecegi icecegi, hücrelere vasil eder. ve sana, sanki bir kareteci gibi reaksiyonla işler gördürür.
Ve yine fakat eger beyine gelirsek ondaki işlemeler hicde öyle yavaş falan degil, dahada hizli mesela:
Düşün yolda giderken döndün sagina bakdin ve orda bir adam gördün,10 sene önce tanişidigin Ahmet amcayi gördün, ve bunu beyin o anda bakinca billah hatirliyorsa, anlaki, senin göz sinirinden gelen sinyali beyin aldi, arşive gitdi, taa on sene önceki bir dosyayi acdi, bu bunun benzeri dedi, sonra senin kulagina dediki : bu falanci Ahmet amca dedi, ve sen merhaba Ahmet amca nasilsin deyiverdin, kac saniye gecdi senin onu bilmen için peki, bu enerji ne zaman hesap edildi, ahmet amcanin senin saginda olacagini, senin ona dogru bakacagini ve hatirliyacagini, ve bunlarin yapilamsi için gereken enerjinin, oraya ulaşmasi, ne zaman hesap edildi aceb demek yokmu gafil adam,yine  10 senelik arşivin tamamina göz atip ahmet amcaya benzeyeni bulmak......

Hani mevlananin Bilinmeyen bir sevdigi vardir “AŞK “Diye Yazılır ” HAMUŞ “Diye Okunur diye Şiirleri vardir, o sevdigi Şemsine itafen yazmişdir, bizimkilerde öylesine bir sevgiliye atfen olsun, bizde şiir denemelerine başladik artik, taaaa genclikden kalan şairligimizle, bir iki satir da biz yazalim dedik, bakalim ne kadar şairmişiz, söyleten mi güzel, söyleyenmi siz karar verin artik:

Ey Yar - Herşeyin Gareri Güzel - Sana varmak için buldugum elimdeki bir taka iken, gel benimle okyanusa açılalım deme hemen

Ayran gönüllümü oldum bende sevgili, bilmiyon bir bardak icince bikiveriyon artik, nedendir bilmiyon, hani vardirya bir yemek,
en sevdigin döner kebab iskender kebab olsa bile, en fazla birbucukluyu yedinmi,
artik tamam doydum yemeyecen dersinya, öyle birşey herhalde,
Ey Sewgili yavaş gel, az az gelki bikdirmadan gel,
birbucuklu döner ol gel,
fazla porsion gelme bak bikivercek insanlar,
o yüzden, tatli tatli gel sewgili,
bol kepce lokantasi tahir amca olma,
yetcek kadar sev sewgili, fazla sevgide baş ağritir, karin ağritir
güzellerim, tatlilarim, ey sevenlerim ve sevdiklerim anlayin beni
Sana varmak için buldugum elimdeki bir taka kayiğı iken,
gel benimle okyanusa açılalım deme hemen.
merdiven basamak basamak
kitabın önsözündeyken, sonunu okuma hemen

Diyorki bir sevenim Çaldığın her kapı hemen açilcak olsaydı...


Cevap :
Zekeriyaliga sabrim yokkinem ey yar, ki caldigim kapi doksan sene sonra acilsin, ben calinca kapiyi benim vitesi ikiletmeyeceksin, coklarini geride birakdim bu yüzden, eger ilyas kapiyi calinca, acilmasaydi öyle iki saat, ilyas cennette degil yolda kalirdi ey sevgili, yolda kalirdi, kapiyi calan ben isem, tuz gibi baakire olsan, daha dokunmam ile eriyeceksin kopçelerini koyuvereceksin, yoksa kapiyi carpar ... Horuz ile tavuk için yokdur öyle iki saat üc saat, onlarinki indi bindi "sariyer-beşiktaş" minübüsü gibidir, biz Horuzlugumuzdan memnun iken, sen kimsinki bana eşeklik dersi veriyon, ve ben kapiyi yokliyacan, yokliycan da sen acmayacan haaa, eger sen kendine 9 saatte Avustralya seyahati planlayip bilet aldinsa, bu gemi ordan gecmez, haydi başka limana, ve kendinede yol arkadaşi olarak, bir eşekoglu eşşek al oziman, ey yar tuz olsan himalayalara tirmanmaya raziyin dedirtcek kadar leylami olamadin aceb, yoksa mecnunlugun kaderinmdemi var kavuşamamak, sana varmam için arada koca koca daglar var, malak gibi o daglari yikipda mi varan sana, yoksa incitmeyenmi o daglari, öyleki sana kilit yok artik ey yar, yeni versiyonumda güvercinlige şahinlige adayim, yani senin anlayacagin kocakuşluga adayin, ve yok artik sana kilit, dedimya avlansin tavlansin gelsin diyecegim, sevdigimi bülbül degil serce degil şahin yapacagim, mecnunun oldum olalali bende bilmyion artik ne yapan, varsa bir caren, biraz da sen söyle yaz.

HALBUKi

Evet bu Masallar cok güzel amma esasen hicde öyle degil be güzelim, biz muhammed evlatlarina öyle serbestlik yaramyior, sendeki muhammed emanetine iyi sahip cik, cünkü hani o Hz Hüseyin bir palazlandi, ben ucarin kacarin dedi, vardigi yer kerbela oldu, tuttular kanadini kolunu kirdilar. muhammed evlatlari muhammedin AABAASINDAYSA Güvendeler, ordan dişari cikinca, şeyh şamil gibi kocakuş kartal olsan, yakalayip kafese tikarlar, bize seleserpelik yaramiyor be güzelim, sen senide o emanetide, sevdigin yarin eline teline dokanasiya kadar iyi koru, sen senide onuda saliverme yalniz başina, bizim için horozlukda bir kartallikda, sende buna razi ol, ey sevgili yar.

----
Başka bir meselede daha önceki cok eski vazlarmizda yazdgimiz irmiya aleyhisselamin ümmeti yanliş yapinca, ona emir geldi ümmetini yok edecegiz diye, amma Allah, sen onlarin arasindayken onlari helak etmem diye söz vermişdi, bunu duyunca irmiya aleyhisselam dedi, bak bana söz vermişdi rabbim, olmaz yok edemezsiniz dedi, ve bunu melekler rabbe arzetti, ve o ona dogru bir hile döndüler ve hile ile ümmetinin yaptiklari yanliş gösterildi, ve bak böyle böyle yapan birini görsen ne yaparsin, onlari öldürürmüsün dediler, o da hafsizden evet deyiverdi, bunun üzerine irmiya dogru hile sahibi kamuflajci bukalamun oldu yani sifati, onlar hemen cekip gitdiler cünkü onlar görevli melekdi, ve onun ümmetini, sadece iman edenler haric, helak ettiler, işde onlar dünydaki dinazorlar sülalesidir, onlardan geriye işde bir bukalemun yani başlari irmiya aleyhisselamin cibilliyati, ve kertenkele, iguana, ve timsah ve bezerleri kaldi işde, yani dinazor soyu ve cibilliyatida o vakit, dünyadan kadirildi, ve kaldirilma sebebi var, boşuna onlari geri getircez diye ugraşmayin, yoksa dünya yine irmiya vakti gibi helake sürüklenir, yani onlar canlanirsa, onlarin ahlakini işliyen birlri nemrutlarda canlanir o zaman, insani yakip yiyen nemrurtlar canlanir yani ateşikuslar da canlanir yani, Allahin yaptigina razi gelmek lazim, o herşeyi bilen hesap edendir. Ya hasibu, ya muhasebu, ya allah,
ve biz zikirimize salavat bölümüne önceden olmayan irmiyayida ekledik, ve birde maşite annemizede salavat ekledik bundan sonra.
ve bu görüldügü gibi her peygamber kurtarilinca, bir yakin göge aliniyorlar, digerleri helak edilen yerde kaliyor, bugün bizler bir gemi ile yakin başka bir göge alincak olsak, ve digerleri helak edilcek olsa, bizden mesela eger bilgisayar üreten icad eden mühendilser ve fabrikanin sahibi imanli kimse degilse bili geats amca gavursa onu almazlar gemiye, öyle olunca, belki bir bilgisyar gemiye alinir amma, oda varcagimiz yildizda inince, eskiyinceyece kadar vardir yenisni icad edecek fabrika nerde kayri, yada enerji olmayinca calişmaz, ve bizlerin orda yaşami yeniden kazanip yeniden bir bilgisayar cagina cikmamiz coook zaman ve sürec alir, öyle olunca ey insanlik elinizdeki imanin kiymetini bilin, bu dünyaninda kiymetini bilin, burdan diger yakin göge gecen her irk, hep baştan başlamak zorunda kalmiş, ve bizler son IRKIZ, bu konuda başarabilirsek insangili yaşariz, yoksa bizimde kiyametimiz gelirde, iyiler gecer yakin gökteki o yildiza kötüler burda helak olur.

---oOo---

أَأَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! '

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne, Amiyn.

Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve etûbu ileyk.

--OoO--

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 11 Şubat 2017 Cumartesi

Original Kar © glan

Bu konuyu yazdır

RasitTunca-2 Gelecekden Gelen iyiler ile Gelecekden Gelen Kötüler (4 Şubat 2017 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 05:57 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok


Gelecekden Gelen iyiler ile Gelecekden Gelen Kötüler

(Kar©glanin 4  Şubat 2017 Vaazi)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

لاَ إِكْرَاهَ فِي الدِّينِ قَد تَّبَيَّنَ الرُّشْدُ مِنَ الْغَيِّ فَمَنْ يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ وَيُؤْمِن بِاللّهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقَىَ لاَ انفِصَامَ لَهَا وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ

Lâ ikrâhe fîd dîni kad tebeyyener ruşdu minel gayy(gayyi), fe men yekfur bit

tâgûti ve yu’min billâhi fe kadistemseke bil urvetil vuskâ, lânfisâme lehâ,

vallâhu semîun alîm(alîmun).

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O hâlde,

kim tâğûtu tanımayıp Allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa

yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.

Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi 256. ayet


mhd mhd mhd mhd mhd mhd mhd mhd mhd

---oOo---
Hz. Sevban radıyallahu anh anlatıyor:

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“–Size çullanmak üzere, yabancı kavimlerin, tıpkı sofraya çağrışan yiyiciler gibi, birbirlerini çağıracakları zaman yakındır.”

Orada bulunanlardan biri:

“–O gün sayıca azlığımızdan mı bu durum başımıza gelecek?” diye sordu.

“–Hayır, bilakis o gün siz çok olacaksınız. Lakin sizler bir selin getirip yığdığı çer-çöpler gibi hiçbir ağırlığı olmayan kimseler durumunda olacaksınız. Allah, düşmanlarınızın kalbinden size karşı korku duygusunu çıkaracak ve sizin kalplerinize zaafı atacak!” buyurdular.

“–Zaaf da nedir ey Allah’ın Rasûlü?” denildi.

“–Dünya sevgisi ve ölüm korkusu!” buyurdular.” (Ebu Davud, Melahim 5/4297)

( Hadis-i Şerif , )

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :

Sabir Cenderesi denemeleri, bam teline basma hikayeleri, Hicbir müzik aleti dokunmadan calmiyor yani saz teline basinca piyano öyle, düdük üfleyince, zil vurunca davul dövünce caliyor ve bunlar benim sinirimi zorluyor ve bam telime basiyor ve deniyor sabir testisi kac kilo kac litre aliyor diye ve biz sondan bir öncesiyiz yani "mhd" veya Raşidiz ve bizden sonra tek bir sabir kaliyor ondan sonra iylik ancak  "vetava savbil hakki vetava savbissabr"  HAKKI yani adaleti ve dogrulugu tavsiye edenler ve sabir tavsiye edenler olrak kaliyor

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَالْعَصْرِۙ اِنَّ الْاِنْسَانَ لَف۪ي خُسْرٍۙ  اِلَّا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَتَوَاصَوْا بِالْحَقِّ وَتَوَاصَوْا بِالصَّبْرِ


Vel-’asr, İnne-l-insâne lefî ḣusr, İllâ-lleżîne âmenû ve ’amilû-ssâlihâti ve tevâsav bilhakki ve tevâsav bi-ssabr.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Andolsun o zamana ki. Şüphe yok ki o günlerde Ancak inananlar ve iyi işlerde bulunanlar ve birbirlerine gerçeği gözetmeyi ve sabretmeyi tavsiye edenlerden başka herkes  insanlığını kaybeder ve elbette zararda, ziyandadirlar.

Sadakallahul Aziym Asr Suresi 1. 2. 3. Ayet

Sabir zor, icinde sabir olmayanin sabir yemesi zor, sabiri bilmesi zor, yani öyle olunc, Deccal ve kafirler,

reakasiyon zeitimi ölcüyor benim ,yani reaksiyon zamanimi, ne zaman tepki veriyor, onu hesaplamaya calişiyor, yani sabir

testisinin skalsini bulmaya calişiyor. bunu bitirdik diyorlar demek yani, biz bitersek, o zaman mehdi vaktini bitirdiler demekdir. Bir kötülügü gördügünüzde hic bisey yapamiyorsaniz bari icinizden homurdanin dedi

muhammed. yani insanlik kalmadiysa, baari AYILIGI hasanligi kapin dedi, en son hasen olanlardan birini kapin dedi, insanlik tükendiyse, artik en iyi ne varsa Yani hasen olan ne varsa onu kapin dedi.yanlişi ve haksiziligi adaletsizligi vahşiligi görünce insanlik bu degil diyerekden bu yanliş diye homurdanin dedi. Bak ben yanliş yapanlari görünce  dişimdan sövüyon  sayiyion, gidib de boynunu koparacak kadar gücüm yok, işde ancak söyleniyon deli deli, gücüm buna yetiyor  sövüyon
sayiyon, ya sen dangil trottel homurdanmayadami gücün yok.

Yakinda mutfagimiza tay yip yemekleride girer artik  "emine mantisi, tay yip parmagi, emine köprüsü.....karpuz suyunda yüzen bilocuklar.......

-----


Azrail İbrahim a.s'ın canını almaya geldiği vakit İbrahim a.s canini vermeye yanaşmadı dedi ki : Ben Allahu tealanın dostu değil miyim, dost dostun canını alır mı? Azrail bunu Allahu tealaya iletince, Allahu teala söyle ona :  "Bende bir dostun durumuna şaşarım ki, dostuna kavuşmak istemiyor."

Muhammed mirac etdi ve gecmişden gelcege yolculuk etti, ve Allah ona, olup bitecekleri gösterdi, amma düşünün o devirde ucak yok, amma muhammede öyle bir binekle geldilerki adina Burak diyorlar, ve o Buraga bindi, ve gelecege yolculuk etti muhammed,
öyle olunca varsa baksaki, orda kötülerde var, ve yine kötülüklerine devam eiyorlar olacak fitneleri gördü, deccali gördü, ve yine onun misyonunu sürdüren bir adam  ve adem olan yani bir racul olan mehdiyide gördü, o da onlarla savaşmakda, ve yine düşünün öyle bir zamanki, cok daha gelişmiş gelecekdeki bir zaman, ve öyle olunca, o gelişmiş zamanda yaşayan kötülerde var, yani dünya kötülerden tamamen temizlenmiş degil,  ve Allah bunlari muahammede gösterdi, ve haydi şimdi geriye dön ve, benim dostlarima evliyalarima  yani sevenlerime sevdiklerime bunlari anlat, ve onlari uyar bu tehlikelere karşi dedi. ve o yine, o Burak  ile zamanda geri yolculuk edip zamanina döndü, ve ashabina bunlari bir bir anlatti. ve öyle olunca terminator filmindeki gelecekden gelip dünyayi kurtarmaya calişan mehdi ve isa  da dave aynisi oldugu gibi, yine onlarin bu amacina gayesin ters davranip ve kainatin  yönetimi kumandasi olan dünyayi ele gecirmeye calişan ve gelecekden gelen kötülerde vardi, yani muhammedin o mirac ettigi mehdi zamani olan, ondan daha sonraki daha ileri zamnlar olsun, o zamanlardaki kötülerde, bu en gelişmiş teknige sahip, hatta belki daha fazlasina onlarda sahipler, amma onlarda muhammede allahin böyle geri dönüp uyarma ve durumu düzeltme gibi bir imkan verdigini gördü duydular. ve onlarda tekrar gecmişe gidip, muhammede ve ümmetine, ve allaha ve sevenlerine insanlara  isyan ve düşmanlik etmek için  geri dönüp, insanlari yanliş yola saptirmak için kötü fikir ve icadlarla bu amaclarini desteklemekdeler, ve bugün onlar sanki savaşi kazaniyor gibi görünüyor, Allah in bu mirac ile murad ettigi gaye karşi savaşan kötülerin askerleri daha cok bilgi ve icad mucidleri ile daha gelişmiş durumdalar ve fitne fücur ortalikda, öyle olunca, bakin bir elma, dedemin dedesinin dikdigi bir elma, dedemden binler, yada yüzler sene önce elma olup, elma verdiği ve o elmalarda elma özelligi gösterdigi gibi, ondan yüzler binler sene sonrada dikilen bir elma bozulmamişsa, yine elmadir ve elma meyvasi verir. ve bakin şimdi firavun kim, ve musa zamaninin firavununu al gel 2017 de tekrar dik bakalim firavun degil de armut özelligimi göstercek, hayir  yine firavun olur hemde biraz daha gelişmiş firavun olur degilmi, hemde şimdi kendini geliştirmiş canvarlaşmiş asil hormonlu firavun olur. oldumu oldu hani Allah denizleri yardi musayi gecirdi, ve firiavunu karkettiydi ya,  ve Allah onu tamamen yok etmeyipde geride birakinca, Allah muster birakinca, geri geldi ve bugün denizlerin altindan, bogazdan biryandan bir yana denizlerin altindan gecmesini buldu, ve bak "haa ha ha" beni öldüremedin, bak bende kurtuldum ey musa, ardindayin takipdeyin, yine sana firavunluk..... diye yoluna devam ediyor, hemde gelişmiş, artik onu bak denizlerinde altindan gecer halde bulduk, degilmi, kim yapti bu deniz alti gecidini yani firavaun lan ayni firavun, hormonlu firavun, geri geldi bak, Allaha yine isyan ediyor, yine tanrilik iddia ediyor dangil. öyle olunca Hz Osman muhammede ve ashabina yardım  etti deniyor, halbuki iki tane üc tane adam onun ahir ömründe bunun evine girdi  ve onun sakalina yapişip bunu öldürdüler, neden acaba yani eger o iyilerden ise  o galip gelcek olandi, halbuki ahir ömründe yenik düşdü ama Allah diyorki
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

كَتَبَ اللّٰهُ لَاَغْلِبَنَّ اَنَا۬ وَرُسُل۪يۜ اِنَّ اللّٰهَ قَوِيٌّ عَز۪يزٌ

Keteba(A)llâhu leaġlibenne enâ ve rusulî© inna(A)llâhe kaviyyun ‘azîz.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Şüphesiz Allah: “Ben ve elçilerim mutlaka galip geleceğiz” diye yazmış ve hükmetmiştir. Şüphesiz Allah, çok güçlüdür, çok üstündür.

Sadakallahul Aziym Mücâdele Suresi 21. Ayet

"ketaballahu la aglibenne ve rasuliye, innnallahe gaviyyun aziz."


yani halbuki o günkü Osman eger bu gün, osman diye yeni ipneler türediyse anlaki, o muhammedin zamaninda gelecekden gelip muhammedi bu savaşda kandirmaya calişan biri ve muhammedin kizini sikmek için ona öyle görünmüş olan,
halbuki sonundan düşdügü duruma bakinca ondan bunun öcünü alan birisi var sakalina yapişip geberten biri var, yaptigi ipneligi, hem firavun olupda muhammed zamaninda iyilerden gibi görünen birisi oldgunu farkeden bu oyunu farkeden birisi  bir mehdi var, madem iyidi muhammede iyiyid  mejhdiye niye ipnelik ediyor o gercek elmsa muhammed zamaninda elma olan, mehdi zamaninda da elma olcakdi, amma muhamede elma olup kizini sikipde mehdiye ipnelik ediyorsa, anlaki o gelecekden gelen kötülerden yani, ve oda gelcekden gecmişe gidip bu oyunu bozdu ve onu öldürdü demekdir bu, ve Allah ve peygamberleri galip olacak diyen Allah, benim sözüm degil ve öyle olunca, bu osman denen yenildiyse, haa bu onlardan degil o zaman, bu firavun soyundan, karkolanlardan allah bir kere daha öcünü aldi demekdir yani ve onlarda yani gelcekden gelen kötülerde işde böyle yaninda yörende sana en iyi dost olrak görünebilirler, amma anlaki kardeşin bile olabilirler, habil kabil kardeşdi, amma o kötülerdendi, bu dünyayi ele gecirmeye
calişan kötülerden ve taa ztmanin başina gitmişler  ve admden habersiz  havvayi kacak tikenin cocuguydu Kabil yani, yine Nuha diyorki Allah, Kenan senden degil, bu ne demekdir anlayan yokmu, yani diyorlarki yani kenan imansizdi, lan amina koydumun hayvani bunu allah anlatmak için resmen mi yazmasi lazim, zaten resmen yazmiş amma anlamak itemeyen ayip faln filen diyen ahmak anlamiyor, ne diyor "o senden degil" diyor, senden degil demek KIRIK dölü demek lan angut, nuhun karisini
kötülerden biri gelecekden geri gidip  tikmiş ve ondan olan cocuk Kenan, firavunun sarayinda beslenen musa gibi, onlarda bunu farkedince, geri gidip onlarda nuhun evinde beslenen
kenen dogurtmuşlar,  ayni oyunu ögreniyor, gelcekden gelip gecmişdeki durumu bozmaya calişan ipnelerin tuzagi, yani kirik dölü kirik dölü, yine alparslan türkeşin oglu ve devlet bahceli ayni oyunun ipneleri anldinizmi ahmaklar, gören bilen anlar,

Ben Bed uz zaman

size dogruyu gösterip hakki tavsiye ediyon, gösteriyon anlayan bu tuzaga düşmez.

----
Düşünkü köpekler diye bir tür var bunlarin sürüsünün bulundugu grupa köpekler cumhuriyeti diyebilirz, ve bunlardan birisini kurt yada  tilki tikmiş ve tilki ve köpek
karişimi bir şey dogmuş veyada kurtave köpek karişimi birşey, ve bu büyümüş, ve bunu köpekler reis olarak secmişler ve bu bir gün diyorki "bundan sonra köpekligi iptal ettim, artik kimse dişarda tavşan avlamayacak, e e peki ne yapcaz? tilkilik yapacaz, calcaz cirpcaz, köpeklik bitmişdir bundan sonra, yaşasin tilkilik." dedi ama,  köpek evdeki tavuklari bogup yemeye başlayinca, ev sahibi köpegin götüne bir tekme vurur evindende olur degilmi, haydi o (:::) kirik dölü,  tilki, o sokakda onun bunun cocugu gibi yaşayip, onun tavugu bunun yumurtasi yer, cünkü kaninda tilkilik var, amma kangal gercek Türk dostu köpek tilkilerle kurtlarla ortak olup, koyun calmaya başlarsa yada clanlara müsade ederse, o köpek kovulur ve rezil rüsvay olur degilmi öyleyse bu kirik döllerine uymayin, yarin evinizden barkinizdanda olursunuz yemin olsun durum budur.

-----
Fabrikanin birisi mesala  bilgisayar üretiyor amma, bilgisayarin  fabrikaya fayadasi yok, ne faydasi var, var amma kime? patronun cebine faydali, yine anne cocuk doguruyor  cougun o anneye faydasi ne bu da bu haftaki vaazdan bir dahaki hafltala tefekkür konusu yine. o fabrika üretip dünya birakmakla sorumlu, bir Annede insalgin soyun devami için iyi kötü bir cocuk dogurup, türün devami için yetiştirmekle sorumlu.  ve iyilerin iyi cocuklarin ve insalgin devamindan sorumlu en azindan dedi ki muhammed en hasen olnu alin secin deyi yine Allah insan kalmdiysa ve velasrdaki ayetlerdeki sonra kalan en iyi olanlar "iman edenler, iyiilgi ve sabri  tavsiye edenlerdir" dedi.

----

Abdest Gusl nedir? dedikya Allah ilk defa cumartesi tatilini emretginde ögrettginde anlamadilar, senelerce anlamadilar, ve biz müslümaln arda dedikki neymiş yahudiler
Allah a isyan etmişmiş, halbuki bir kuralin koyulmasi, yahut bir icad bulunmasi, ve onun insanlarca kabul edilip alinip kullanilmasi, belli bir sürec gerektiriyor, lan dangil,  Cumartesi yasgi ile Allah bundan kassdettigi bugünlerde hafta sonunu dört gözle bekleyen insanliga haftada iki gün de tatil edin demek istedi ve fakat gusl ve abdestte ise temizlenin mikroplara karşi kalkan edinin, temizlenmek şeytan asskerlerine karşi kalkandir mikroplara karşi kalkandir zaten.

Porsche arabadan veya ferrariden at arabadan  yahut jaguardan dünyada temsili bir sayi ile 5 yüz tane üretilmiyor, yine temsili misal ile 10 tane 20 tane üretiliyor degilimi, yani dünyada gercek at olarak 25 li tabanca ile dogan, soylu at,  saf irk at, öyle damazlik at, milyon tane  degildi yani, amma yine bu kötüler gergadan boynuzu diye birşey kaşfettiler ve uzatmali 25 li tabncalar ata benzmeryen eşşege benztemyen bir tür üretiler adi KATIR ve katirlar tepişince kiyamet kopcak hadisi aklima geliyor burda,  aşilama hormonlu atlar uzatmali asli boyu uzun olmayan tabncalari bu gergadan boyunuzu ile uzatip karavan arab üretiler yani KATIR SIPALARI türedi, taksi desen degil minubüs desen degil, pikap desen degil, yani tir desen hic degil , kamyon desen hic degil, peki bu IRK ne bunlar bunlar  KATIR ve KIRIK DÖLLERi bunlarda at ile eşekden olma KIRIKDÖLLERi, karavan arkasi uzun taksiler, hormonla falan filenle uzatilmiş arabalar tabancalar ,

ve deik ferrariden eli tane olmadigi gibi az ve cok pahali ve fakat yinede her kelin bir kör alicisi vardir demiş atalar,
onunda alicisi varmi , pahlida olsa lar  evet var, öyle olunca, bizim vaazlardan anlayacak adam sayisida az herkes porsche ferarri alamayacagi gibi, bizim vazdan nasiplencek kimselerde az ,ya dinleye okumya başlar fakat, yarida ceker gider, ya dinler anlamaz, ya anlar ve fakat ben biliyordum der, yada benlige gecirir kendisi söylemiş gibi cak satar ben dediydim der, yada hayir bunlar bu dediklerin yanliş dieye bizimle savaşir.

----------


Habeşistan  yani etyopya, muhammede ve Ashabina yardım etti, etide ne oldu, şu hallerine bakarsan şeytan ve gelecekden gelen kötüler onlara düşman oldu, ve düşdükleri hal, en fakirdende öte fakirlik, yani hani bir yamacdan düşen adam, düşmemek için, yanindakinin  eline koluna yapişirda, onuda ceker düşürürya,  öyle birşey yani.

Almany gemisi avrupa gemisi iyi kötü yüzürordu ne oldu? Merkel Teyze Türkye geldi ve diyorki her sene 500 mülteci alacakmiş, al al, alda almanyaninda amina koysunlar, seninde mina...senin gemiyide batirsinlar, düşenin saglam olanin koluna yapişdigi gibi yapiş onlara  el ver ve kol ver sen, yarin sende acidiginin durumuna düşersin merak etme,
Almanya suriyelileri sirtina bindiriyor, yani suriyeliler eşşek dedik, ve bu sefer sirtina binilen almanya olursa, sen tabancayi, büyük tabancayi artik müslümanlara degil, o sikdigin  alman gavurlarina tesilim edip terkettin birakdin demekdir, tay yip amcanizin sidekilei iki kilo makarnaya aldığı topladigi  gibi, almanyada, haydi sirtima binin lan diyor,  yani sirta
binilen yani alman karilarnin üstüne cikmasi tatli güzel, sari papatya gibiler degilmi? amma  sonuca bak sen, SIRTA binlen yada sütüne cikilan kancik  o alamnlar olunca sen artik gavuir aolrak döl verdin ve tabanca gavurlarin eline gecdi ahmak, sen yükseldin refaha erdin, amma tabanca gitti manyak, eşek o oldu artik, sen eşşek süren medeni adam oldun, taksi süren araba süren  medeni adam oldun, sizdeki büyük tabancalari topluyor, yani bilek gücüyle yenemdiklerini am gücüyle yenecek, elinden alcak dangil suriyeliler. Avusturya viyanaya dayanan Kara Mustafa Paşadan, ne gücüyle savaşi geri kazanadiklari ni biliyormusnuz , türkler viyaniyi avusturyayi bir mariaya  marianin aminadegişdiler, götlerine bakarak geri döndüler, ne oldu yani, am gücüüüüüü ayni oyun şimdi suriyelilere oynaniyor, yani onlardaki eşşek tabancasini calma hikayesi , atlar demişki "kimse sikmeyecegi eşşegin önüne yem dökmüyor." yillardir bu suriyeliler bu tabancanin kiymetini bildimi, yani bu tabncayla bir yere vardilarmi yok, kim ne icad etti suriyelilerden yok, tabanca boş, gavur diyor ki ben alan o tabancayi ve  birşeyler keşfederin, siz kiymetini bilmiyorsunuz  diyor yani....... müslümanlar yilardir elindeki uzun tabncini kimyetini bilmediler, uzun tabancali araplar 25 li barabelli  saf kan arap ati varken, mekkeye  bizim kabemizin tapindigimiz tanirmizin temsili evdi degimiz KIBLEMiZiN üstüne, bamometli saat kulesi dikdirdiler, yani tabacayi onlarda gavura tgeslim etmişler, ve gavur diyorki bizim tanrimiz sizinkinden de üstün, en üstte en yülksekde diyor gavurlar ve kötüler

işde senlerdir müslümanlar abdest aliyor, abdestin manasini bilmiyor, niye elimi yikiyon yüzümü yikiyon demiyor, daha bir on sene yada 100 sene abdest alsalar, niye abdest alindigini anlamazlar bu dangiller, elindekinin kiymetini bilmeyen ahmaklar kapdirinca anlarsiniz, ayni cumartersi tatil yapma meselesi gibi faiz yasagi  meselesi gibi yine
anlamaz bu dangiller. ve vatani parsel parsel edecek olan bu göteverenler yüzünden elinizdeki vatanin kiymetini bilip sahip cikmazsaniz bu ipnlere götverenler gavurlara teslim edince elinizden kapdirinca anlarsiniz, iş işden gecmiş olur, ondan sonra ölmüş ama katranla zivt yama kayri, neydi bizim ülkemizin ismi anadolu, anan izi sikdilermiydi gavurlar o zaman anlarsiniz, amma care ne ondan sonra gayri, ya akiillanirsiniz sahip cikarsiniz cumhuriyeteve anadoluya, yada parca pincik edip aminizida  g.. sikcekler, bak bu tay yip firavunu  bir üstten köpü kurdu, birde altan daldirip cikilan tünel buldu yapdirdi,  yani  ananizin aminenizin yada anatolianizin hem ami ni hamde g.. sikmeyi hesap etti bu firavun, gelcekden gelen bu firavun, sen anla ey mehdi askeri, halbuki yapma ayten, cocuk dogmaz götten derlerdi, bu tünelin ucu cikmaz  sokakdi, nasil oldu da cikdi bu firavun, bu denizlerin dibinden, yeni bir tür mü var artik dünyada, götten tikisip götten dogup dogurtan  göteveren (:::) cocuklarimi var, dönmelerde cocukmu dogurur oldu, katirlardami dogurur oldu acaba, firavunlar o yüzdenmi denizlerin dibiniden cikip, yeniden yeniden götten dünyaya gelir oldu aceb demek lazim degilmi?

Ve Ben iyi oldgunu savunun veya kötülerden oldgunu savunan herkese savaş actim, ve benim sözlerim iyileride incitcek, kötüleride öyle olunca, ve wetter yani hava durumu kavgdan meydana gelir demişdik, ben agustosun dibiyin, yani sicaaaaaaaaaak ve güneşli günler, ve geldik cemilelere, ve ben kazanirsam bu savaşi, cemileyi kazanmiş olurum, ve havalar isinir, yok sizler kazanirsaniz, o zaman zemheri ve soguk olur , bu kiş artik gitmez başimizdan yoksa, ben kazanirsam bu zemheri ardina bakmadan kacar giderr artik ve cemilerde havalari isitir.sicak sicak dah sicaaaak.....

--oOo---

أَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! ''

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne,
Amiyn.
Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve

etûbu ileyk.

--OoO--

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 4  Şubat 2017 Cumartesi

Original Kar © glan

Bu konuyu yazdır

RasitTunca-2 Kimler Mehdiyi Tanıyıp Bilecek - Kimler Bilemiyecek (Kar©glanin 21 Ocak 2017 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 05:46 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok


Kimler Mehdiyi Tanıyıp Bilecek - Kimler de Tanıyıp Bilemiyecek

(Kar©glanin 21 Ocak 2017 Vaazi)


مَن يَبْتَغِ غَيْرَ الإِسْلاَمِ دِينًا فَلَن يُقْبَلَ مِنْهُ وَهُوَ فِي الآخِرَةِ مِنَ الْخَاسِرِينَ

Ve men yebtegi gayral islâmi dînen fe len yukbele minhu, ve huve fîl âhirati minel hâsirîn

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve kim İslâm'dan başka bir dîn ararsa, o taktirde kendisinden asla kabul edilmez ve o, ahirette "hüsranda olanlar"dan olur.

Sadakallahul Aziym ALİ İMRAN Suresi 85. ayet

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

أَلَيْسَ اللَّهُ بِكَافٍ عَبْدَهُ وَيُخَوِّفُونَكَ بِالَّذِينَ مِن دُونِهِ وَمَن يُضْلِلِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِنْ هَادٍ

E leysallâhu bi kâfin abdehu, ve yuhavvifûneke billezîne min dûnihî, ve men yudlilillâhu fe mâ lehu min hâdin.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Allah kuluna kâfi değil mi? Ve seni, Seni Dünya Ve dünyadakilerle mi korkutuyorlar. Allah kimi dalâlette bırakırda Allah’tan saparsa (o hal üzere oldukça), o zaman onun için artık onun yolunu doğrultacak hidayetçi (Mehdisi) yoktur.

Sadakallahul Aziym ZUMER Suresi 36. ayet

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
مَن كَانَ يُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَمَن يَتَّقِ اللَّهَ يَجْعَل لَّهُ مَخْرَجًا وَيَرْزُقْهُ مِنْ حَيْثُ لَا يَحْتَسِبُ وَمَن يَتَوَكَّلْ عَلَى اللَّهِ فَهُوَ حَسْبُهُ إِنَّ اللَّهَ بَالِغُ أَمْرِهِ قَدْ جَعَلَ اللَّهُ لِكُلِّ شَيْءٍ قَدْرًا

Ve men yettekillâhe yec’al lehu mahracen. Ve yerzukhu min haysu lâ yahtesibu, ve men yetevekkel alâllâhi fe huve hasbuhu, innallâhe bâligu emrihî, kad cealallâhu li kulli şey’in kadren.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ve Her Kim de allah a Yaklaşmayı dilerse, (Allah) ona bir çıkış kurtluş yeri nasip kılar. Onu beklemediği yerden rızıklandırır. Kim Allah’a tevekkül ederse, O (Allah) kendisine yeter. Şüphesiz Allah, emrini (Hukununu) yasalarını Hesap ile Yapandır. Allah, her şeye bir Kader bir ölçü koymuştur ki herşey o Takdir ile meydana gelir.(Yani Herkes ve herşey kaderini yaşar yani ölçüsünce yaşar)

Sadakallahul Aziym TALÂK Suresi 2.ayetten pasaj ve 3. ayet

---oOo---

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Muhakkak ki, yeryüzü zulüm ve haksızlık ile dolduğu sırada Allah'ın halifesi Mehdi kıyam edecek, yeryüzünü adalet ve eşitlikle dolduracak... paylaşmyı ögretecek, anlaşmazlıklarda çözüm üretecek. Allah onun işini bir gecede düzene koyacak, zafer hep onun önünde yürüyecek. Ayağını Peygamberin ayağının yerine koyacak (onun izinde yürüyecek) ve O Mehdi Yani düzeltici olacak. Dağınık dinleri (batıl inançları) ortadan kaldırıp, sadece hak dini hakim kılacak..."

(Hadis-i Şerif , Muhyiddin Arabi, el-Futuhat El Mekkiye, 366. bab, C.3, s. 327-328 )

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Mehdi, benim çocuklarımdan birisidir. Kızım Fatıma'nın neslindendir. Onun babasının ismi de ismine muvafık olacaktır.O Kardeşi az olandır. Mehdi'nin amelinde fiilerinde ne zulüm ne de ayıp yoktur. Sizden biriniz O nun vaktine yetişirse, kar üzerinde sürünerek dahi olsa, ona varsın. Ona katılsın. Zira O, Kurtarıcı olan Mehdi'dir."

(Hadis-i Şerif , Sünen-i İbn Mace, 10/348,Risaletül Meşreb,Kıyamet Alametleri,Risalet ül Mehdi, s.161,Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 21,İbn Mace, Fiten, B 34, H 4082; İbn Ebi Şeybe, c. VII, s. 527; Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 14 ))

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :

Mehdi hakkında sözün özü şu ki

O (Mehdi), Ahirzmanda zuhur edecektir... Yeryüzü zulüm ve haksızlıkla dolmuş iken, O, adalet ve hakkaniyetle dolduracaktır. O muhakkak surette İslam kanununu ortaya koyacak ve yıpratılmış olan sünnetleri ihya edip canlandıracaktır.

(El-Akaid'ül-İslamiyye, s. 250)
---OOO---
Araba ulaştirma için keşfedilmişdir, yola düşünce mercedesde ayni, o yolda, BMW de yine ayni, Fiat Tipoda ayni o yolda. yahutta Dodge kamyonda ayni, yine Man TIR da ayni o yolda, hepsi bir yerden bir yere ulaşim veya nakliyeyi saglamak. Birinin 5 dakika önce, digerinin yarim ssat sonra varmasi birşeyi degiştirmez, cünkü gaye hedefe varabilmekdir. ve bugün 200 km HIZDA sinir ise, yarin şimşek hizinda araclar olacak,

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular
Kıyamet gününde Cehennemin üzerine Sırat köprüsü kurulur. Bu köprüde kaypak yerler, ayakların kayıp sabit kalamayacağı kısımlar, kapanlar, demirden kelepçeler, dikene benzer kılçıklar vardır. İmanlı kişiler, amellerine göre, göz açıp kapamadan, ya şimşek gibi, ya hızla uçan bir kuş gibi, ya iyi koşan asil bir at hızıyla geçer giderler. Böylece bir Müslüman ya hiç zarar görmeden veya yara bere içinde geçip kurtulur. Yahut feci şekilde Cehennem ateşine düşer.

( Hadis-i Şerif , Buhari, Müslim)

ve muhammed dediki sirattan bazilari şimşek hizinda gececek, demekki araclarda şimşek HIZI diye bir hiz olacak, ve bazilari şimşek gibi menzillerine varacaklar. şimşek nedir? sen bir gürültü duyarsin, o ise varacağı yere varmişdir bile, ses bile sana sonradan ulaşmişdir zaten, calişin bilim adamlari, calişana Allah verir. Allahin ilmi cook, sen yeterki iste ve gayret et, yarin senindir, zaman aklini kullananlarin vaktidir, ahmaklarin degil, şalvarlariyla eskiye dogru geri giden ahmaklarin degil, ve camiye girdimi safda başkanlik, bilmem zenginlik olmaz, fakirde ayni safda, zendigde ayni safdadir, ve ölünce zengin idi diye, melekler seni kirimiz hali ile karşilamaz. Bo ku nu bezdirmeni cikaracak sorular sormadan gecemezsin, zengin olsan başkan olsan ne yazar, ayni topraga gömülceksin, seninki hadi humuslu toprak olsun yine farketmez, sonunda sende toprak olcaksin. Zengin olupde en güzel yemekleri yersin, amma tuvalete gittimiydi, cikardginda fark yok ,bok ayni bok. Zengindin ciragan sarayinda evlendin, bimem nerede balayi yaptin, ve sevişdin cocgun oldu, o cocuk sen zenginsin diye, senin cocuga iki kol fazla vermezler, seninkide iki kollu, bir agiz, iki gözlü oglan sa bir cükü , kiz ise birde rahmi var, seninkinin farki nerde, aslansinda kürkünmü farkili ha? dangil.

Besmele ve "am, ya rak" hikayesi yani, cocuk dogmasi, bir cibilliyatin yaratilmasi ne ile başlar, "am (Zeker)" ile başlar, bir cocuk "rahman ve rahim" Anne Babab ve yani am ve (Zeker) ve bunularin sökülüp takilmasi ile meydana gelir. O yüzden 114 surede 114 cibilliyat bu "am , (Zeker)" ile meydana gelir demek gibidir bu. cünkü at dogacak, at tikişcekde bu cibilliyat dogacak, kedi dogacak yine ayni , aslan dogacak ,......., ...sadece lutiler ters ilişki ile dogar, onlarin cibilliyati için ise da kurandaTövbe Suresinde besmele sonda gelir, bir cibilliyat türü bu şekilde cogalma gösterir, nedir o, şeytan ve cinsi, nitekim muhammed dedi "şeytan, kendi kicina kuyrugunu sokduda, dogurdu." yani kendi kendini tiken, self tatmin, ters ilişki ilede cogalan bir tür mevcutmuş yani.

CANLILIK HÜCREYLE BAŞLAR

Çevremizdeki varlıklar canlı ve cansız varlıklar olarak iki grupta toplanırlar. Cansız varlıklar katı, sıvı ve gaz halindeki maddelerden oluşur. Canlı varlıklar mantarlar, hayvanlar ve bitkilerden oluşur. Canlı varlıkların tamamında görülen özelliklere canlıların ortak özellikleri denir. Bütün canlılarda görülmeyen özellikler ise ortak değildir.Tek Hücreli Canlılar

Tek Hücreli Canlılar
Tek bir hücreden oluşan canlılara tek hücreli canlılar denir. Bakteriler, amip, kamçılı hayvan (öglena), terliksi hayvan (paramesyum) ve mavi – yeşil algler tek hücreli canlılardır.

Çok Hücreli Canlılar
Çok sayıda hücreden oluşan canlılara çok hücreli canlılar denir. İnsanlar, hayvanlar, bitkiler, mantarlar çok hücreli canlılardır.

Nitekim, şeytan IRKIDA insan IRKINDAN cok önce yaratildgi için, yaratilişin başi Tek hücrelilerdir, öyle olunca kamcili hayvani (Öglena yi) tarif ediyor sanki, o hadisde Muhammed Mustafa.

---OOO---

Dünyada namaz kilmayanlar yarin rabimizin katinda hesap görülürken ruku ve secde etmek isteyecekler, ancak belleri demir gibi, tahta gibi sert olacak ,ve egilememyecekler diye bir hadis var, yani yeni versiyonunda seni bir bicak olarak seni halkeder Allah, ve bicak serrttir, artik egilmez bükülmez bir alet oluverirsin. işe yariyormu o alet? yariyor, yine bardak olmuşsan, bardak canak cömlek de yine egilmez, egilmek istesede egilemez, o helde, o da lazimmi? lazim olmazmi, öyle bir cibilliyat olmasa, nasil bardak canak yapacakdik degilmi, yine kagit olmuş, hafif egilebilir, lastik olmuş, egilmeye birak bide sünüyor bile, yine "su" hem egiliyor hem bükülüyor, hem her kaliba uyar, hem yararli, hem serin, hem sicak, hem mülayim, yani üneversal bir cibilliyat : su gibi insan olmak ne güzel.

---OoO---

Huysuz bir at görünce onun üstüne binip terbiyet etmekmi istersin, yoksa başkasinin terbiyet ettiginemi binmek istersin, ikinici el arabami? birinci el arabami dedim, erkegin birinci eli böyle wilddir, yabanidir ona binmek cesaret ister, ömür ister, sabir ister. Sen birinci el bir araba benim olsun derken, ilk "at" a bineni düşün, onu nasil terbiyet etti degilmi. Zaman mehdi zamani ise ondan binler sene önce, onun gelecegini duyan O Ayasafiye, O na Mehdiye kirk senesini vermiş, sen bu şu o, daha başlangicda, birgünde O ndan cayacaksan, sende gelme artik, Mücevher Hazine Ziynet degil Yakut olsan gelme, bende seni istemem, zengin degil, karun etsen, edecek olsan beni, ben istmem lazim degil.

-------
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular
Ehl-i Beyt'ten Mehdi adında bir zat kaçınılmaz olarak zuhur edecek, İslam topraklarına hakim olacak, Müslümanlar kendisini izleyecek ve O, Müslümanlar arasında adaletle, hakkaniyetle davranacak, dini sağlamlaştıracak. Ondan sonra Deccal ortaya çıkacak ve Mesih (Hz. İsa) inerek Deccal'ı öldürecek veya öldürülmesinde Mehdi'ye yardım edecektir. (Et-Tac'ül-Camiü Lil-Usul, C.5, s. 341)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Ashab-ı Kehf, Mehdi'nin yardımcıları olacaktır."

(Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, s. 59)

Kuran’da, Ashab-ı Kehf adlı topluluğun da sayılarının çok az olduğu bildirilmiştir:

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

سَيَقُولُونَ ثَلَاثَةٌ رَّابِعُهُمْ كَلْبُهُمْ وَيَقُولُونَ خَمْسَةٌ سَادِسُهُمْ كَلْبُهُمْ رَجْمًا بِالْغَيْبِ وَيَقُولُونَ سَبْعَةٌ وَثَامِنُهُمْ كَلْبُهُمْ قُل رَّبِّي أَعْلَمُ بِعِدَّتِهِم مَّا يَعْلَمُهُمْ إِلَّا قَلِيلٌ فَلَا تُمَارِ فِيهِمْ إِلَّا مِرَاء ظَاهِرًا وَلَا تَسْتَفْتِ فِيهِم مِّنْهُمْ أَحَدًا

Se yekûlûne selâsetun râbiuhum kelbuhum, ve yekûlûne hamsetun sâdisuhum kelbuhum racmen bil gaybi, ve yekûlûne seb'atun ve sâminuhum kelbuhum, kul rabbî a'lemu bi ıddetihim mâ ya'lemuhum illâ kalîl, fe lâ tumâri fîhim illâ mirâen zâhirâ(zâhiren), ve lâ testefti fîhim minhum ehâdâ.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

(Sonra gelen kuşaklar) Diyecekler ki: "Üç'tüler, onların dördüncüsü köpekleridir." Ve: "Beştiler, onların altıncısı köpekleridir" diyecekler. (Bu,) Bilinmeyene (gayba) taş atmaktır. "Yedidirler, onların sekizincisi köpekleridir" diyecekler. De ki: "Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir, onları pek az (insan) dışında kimse bilemez." ...

Sadakallahul Aziym KEHF Suresi 22. ayet

Bu ayet ve hadis gösteriyorki : Bir soy varki, onlar ahirzamanda, ashabi kehfin soyuna dayanan kimseler olacak, ve onlarin köpekleride olcak, köpekli kimseler olacaklar, ve onlarda Hz Mehdinin yardimcilari olacak, ve onlarin sayisini Allahdan başka kimse bilmez.

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

Allah onu (Mehdiyi) 3 bin melekle destekleyecektir.

(El Kavlu-l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, Ahmed İbn-i Hacer-i Mekki, s. 41)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

Hz. Mehdi'ye aralarında kadınların da bulunduğu 314 kişi biat edecektir.

(El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 25)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا كُونوا أَنصَارَ اللَّهِ كَمَا قَالَ عِيسَى ابْنُ مَرْيَمَ لِلْحَوَارِيِّينَ مَنْ أَنصَارِي إِلَى اللَّهِ قَالَ الْحَوَارِيُّونَ نَحْنُ أَنصَارُ اللَّهِ فَآَمَنَت طَّائِفَةٌ مِّن بَنِي إِسْرَائِيلَ وَكَفَرَت طَّائِفَةٌ فَأَيَّدْنَا الَّذِينَ آَمَنُوا عَلَى عَدُوِّهِمْ فَأَصْبَحُوا ظَاهِرِينَ

Yâ eyyuhâllezîne âmenû kûnû ensârallâhi kemâ kâle îsâbnu meryeme lil havâriyyîne men ensârî ilâllâh(ilâllâhi), kâlel havâriyûne nahnu ensârullâh(ensârullâhi), fe âmenet tâifetun min benî isrâîle ve keferet tâifetun, fe eyyednâllezîne âmenû alâ aduvvihim fe asbehû zâhirîn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ey iman edenler! Allah’ın yardımcıları olun. Nasıl ki Meryem oğlu İsa da havarilere, “Allah’a giden yolda benim yardımcılarım kimdir?” demişti. Havariler de, “Biz Allah’ın yardımcılarıyız” demişlerdi. Bunun üzerine İsrailoğullarından bir kesim inanmış, bir kesim de inkâr etmişti. Nihayet biz inananları, düşmanlarına karşı destekledik. Böylece üstün geldiler.

Sadakallahul Aziym SAFF Suresi 14. ayet

Bu ayette gösterildigi üzre (HAVARiLER yani 12 Havari) mehdi isa dan, isa da mehdiden, öyle olunca isavilerden soyu havarilere bagli olan 12 soy agaci vardir, o soy agacina mensup olan isavilerde, Hz Mehdinin yardimlcari olacakdir.

Peygamberimiz (sav) hadislerinde Hz. Mehdi'nin ahlakının, kendi ahlakına benzediğini belirtmiştir:

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

Mehdi Allah'a karşı son derece boyun eğicidir. Ahlak bakımından Peygamber (sav)'e benzer.

(Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 163)



Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Mehdi (zamanındaki) insanların en hayırlısıdır. " (Yeni bu hadisin türkce manasi O Bed UZZAMANDIR)

(Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 58 )

Yani gercek Bed UZZAMAN o dur, senelerdir bu hadisi kendi üstüne almaya, yada calmaya kalkan o ahmak adam yüzünden, beduzzaman said dir dediler. Dediler dedilerde, hani öldü gitti, peki bu ümmeti bu ahir zaman fiteneleri ve deccaldan, haydi beduzaman said ise, gelsin kurtarsin bakalim. ölüden meded mi bekleyecegez gari, dirilerin ypamadigini, götüne toprak dökülmüş saidmi yapcak, yada toprak olmuş sadmi kurtarcak bizi sizi, yahut haala beduzzamn saiddir diyen ahmaklarmi yapacak bu işi haaa. Gercek Kurtarici olan Mehdi ise canlidir ve Deccal aylehillane ile devamli mücadele etmekdedir zaten.


Ben Mehdi'yi, peygamberlerin sayfalarında (kitaplarında) şöyle bulurum:

Mehdi'nin amelinde ne zulüm ne de ayıp vardır.

(Nuaym b. Hammad, vr. 50b; Ali Bin Hüsameddin El Muttaki, Celaleddin Suyuti'nin Tasnifinden Hadisler –Ahir Zaman Mehdisinin Alametleri, Kahraman Neşriyat, s. 21)

bugün mehdilik taslayan o iki gavatin biri feto biriside bu . bu yeni sitem ile, secimle gelen padişahlik,yani gavatlar ülkesi kurmaya kalkan adam, fetocu diye binler askeri polisi madur edip, dün gezide iki üc tane cocuk yaşdaki insani öldürtüp, onlarcasini yüzlercesini gazlatip, bugün suriyeye halepe genclerimizi sürüp, onlarin bir hic ugruna, bok yoluna ölmelerine sebeb olupda - feto desen o da ondan daha agir gelir bu zulumde, vatani milleti menfeatine uymadi diye menfeatina uymayanlari acimadan katleden, cezalandiran, hapse attiran, dün silivrideki yatan askerler onun sebebine zulume ugradilar, böyle zalim birisi olan bu iki GAVATIN, bir de bu zalimlikle gelipde "o nun amelinde zulum yokdur" denen mehdinin tahtina koncagini mi saniyor sunuz haaala a dangiller, Türkiye Cumhuriyeti nin dallama salaklari, araplarin gavurlarin dallama salaklari. Allah i muhamed i salak yerine koyuyor bu ipneler gavatlar, bunu anlmayan varmi haala.

icki icip zil zurna sarhoş olmuş adamin cocuguna, icki alkol alma demesi, yada başkasina alkol almak haramdir fetvasi dersi vemeye kalkmasi gibi bişey yani, o cocuk dmezmi bu alkol sana helalde bizemi yasak haram sadece lan ahmak demezmi, sen bu kadar zulumu işle, bir de mehdilik tasla, o kadar ucuzmu lan bu mehdilik, GAVAT!!!!

Bizden baska bu gavatalara konuşan hapse TIKILIYOR, yada SUSTURULUYOR, bir ceşit cezaya madur kaliyor, bakin gecen söyledik Barbaros gibi hatta linc edilme korkusu yaşayanlar var, ve hatta memleketten sürgün edilmeya kadar varan bir zulum.öyle olunca

Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde, sayıca çok az olacak olan Hz. Mehdi cemaatinden ayrılanların da olacağı da bildirilmiştir. Bu da yine Allah’ın büyük bir mucizesidir. Bu kimseler Hz. Mehdi'yi çok yakından tanıdıkları, onun hadislerde bildirilen özelliklere sahip olduğuna ve yalnızca Hz. Mehdi'nin yapabileceği bildirilen faaliyetleri gerçekleştirdiğine yakından şahit oldukları halde onun yanından ayrılacaklardır. bu T. amca sayyica az oldugundan mi bütün dedigi dedik caldigi düdük, azinlik olanin sesi cikmaz degilmi, meclisin cogunlugu bunlarken azinlik olarak Chp kalirken bu hadisdeki onun askeri az olcak hadisi ile nasil uyumlu olabilir degilmi . bunlari üstten yöneten dangil ahmak, buna 314 milletevikili verdi, sayisi bile hesaplandi, amma amelleri tutmuyorki dangil köpeklerin, biz mehdinin rengi turuncudur dedikden sonra, meclise turuncu koltuk yaptridilar, turuncu koltuklara oturdular, turuncu kürkü, mehdi kürkünü giymeye kalkdilar, hani kül kedisi Sindirelallanin tahtinta oturmak için, o tek kalan sirca pabucu herkesin denemsi gibi, halbuki o deneyen ahmak, o gecede prens ile tanz yapan degildi, o olmadigini bilip durur, hemde eşşek gibi bilip durur, amma işde mevki taht güzel, niye benim elime gecmesin o taht ve saltanat ,denemekden ne cikar, denecek kadar cazip, o yüzden bu mehdi kürkünede herkes havaasli, amma bazilarina bu kürk alerji yapti, işde onlarda o turuncu aslanlik degilde, o turuncu kürk, tilklik meydana getirdi, calip ciripipda, birde mehdiyiz, mehdi askeriyiz demekle, aynen o, ayi gibi ayaklarini, kibar narin külkedisinin sirca pabucuna sokmaya kalkan şişko kiz gibi davaraniyorlar.

Hz. Hüseyin (r.a.) soruldu:

“İmam Mehdi hangi alametlerle bilinir?” Şöyle cevap verdi : “Gönül rahatlığı ve vakar sahibi oluşu ile, helal ve haramı çok iyi bilmesi ile tanınır.

(Mer'iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdisi “Feraidu Fevaidi'l Fikr Fi'l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

Burdaki "Vakar" Dik Duruş demekdir, yine o dik duruş öyle onu tepikleyeip, bunu köstekleyip hapse atip, bilmem kime tehdit savurup, bilmem oylari calip cirpip, devletin mali deniz yemeyen domuz ahlaki ile hareket edipde, birde "vakar" senin diyenlerin seneryosu ile ne uydurdular, "Sen Dik Dur Egilme" hadi lan mina koydumun ip nesi, duruşunu tikdimin ip nesi vakar bumu VAKAR senin bu kahpece yaptiklarinmi? vakar diki duruş buysa, ben o vakar i neyleyim. halki insanlari ezmek calip cirpmak, işine gelenleri abad edip, işine gelmeyenleri yerle yeksan etmeye kalkmak, ve şu karşidaki daglari ben... demek sonra birde devletin malindan, beytul maldan calip gemicik almak, hangisini sayan, teröristlere silah verip, onlar daha iyi zulum etsinler diye, silah kullanmasini talim etmek,..... halbuki "ahir zamanda fitne vaktinde, silahi olan, silahini biraksin" diyen muhamed varken, bu zalimin eline silah tutuşturuyor, bu nasil vakar nasil dik duruş lan ip ne.

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

Zaman zaman o çetin görevi üstlenememek rahatlık meyli, can, mal, mevki korkusu gibi çeşitli sebeplerle kendisinden ayrılanlar olacaktır. Kendilerini terk edenlerin ve muhalefet eden kimselerin ayrılmaları da onlara bir zarar vermez.

(Ramuzü'l Ehadis, s. 476) (İbni Mace'den) (Hz. Muaviye İbni Kırra r.a) (Hz. Muaviye, Ramuz-el Ehadis, s. 472)

Ayrılanlar da, muhalifler de ona zarar veremeyecek. O kendisinden ayrılanlara rağmen muzaffer olarak yoluna devam edecektir.

(Ramazü'l-Ehadis, s. 487) (Taberani'nin Kebir'inden)


GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ iSTEMEZ
ANLAYANA KiMDiR MEHDi BELLi OLUVERiR, ANLAYANA SiVRi SiNEK SAZ, ANLAMAYAN AHMaKLARA, DAVUL ZURNA, TROMPET, VEDE ORKESTRA, HATTA MEHTER TAKIMI BiLENEM AZ.

varin bIrazda siz düşünün gari

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

قُلْ إِنِّي نُهِيتُ أَنْ أَعْبُدَ الَّذِينَ تَدْعُونَ مِن دُونِ اللّهِ قُل لاَّ أَتَّبِعُ أَهْوَاءكُمْ قَدْ ضَلَلْتُ إِذًا وَمَا أَنَاْ مِنَ الْمُهْتَدِينَ

Kul innî nuhîtu en a’budellezîne ted’ûne min dûnillâh(dûnillâhi), kul lâ ettebiu ehvâekum kad dalaltu izen ve mâ ene minel muhtedîn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

De ki: “Sizin beniude cagirdiginiz, Allah’tan başka taptiginiz, dünyalik şeylere tapinmak, onlari revacta tutmak bana kesinlikle yasaklandı. Ben sizin yaptiginiz gibi yapmam onlarin peşinden akmam makam sevdasi, para, mal, mülk, rütbe sevdaasi gibi. siz gibi onlarin peşine takilirsam onlara tabi olursamo, takdirde sapmış olurum, Mehdilikde Yapamam o zaman.”

Sadakallahul Aziym EN'ÂM Suresi 56. ayet

--oOo---



أَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! ''

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne,
Amiyn.
Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve

etûbu ileyk.

--OoO--


Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 21 Ocak 2017 Cumartesi

Original Kar © glan

Bu konuyu yazdır

RasitTunca-2 Allah’ın ipine sımsıkı tutunun fırkalara ayrılmayın (14 Ocak 2016 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 05:38 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok

Allah’ın ipine sımsıkı tutunun fırkalara ayrılmayın

Karoglanin J2017-KW- 2-3 Sohbeti

(Kar©glanin 14 Ocak 2016 Vaazi)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَكُنتُمْ أَزْوَاجًا ثَلَاثَةً فَأَ صْحَابُ
الْمَيْمَنَةِ مَا أَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ وَأَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ
مَا أَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ وَالسَّابِقُونَ السَّابِقُونَ أُوْلَئِكَ
الْمُقَرَّبُونَ
Ve kuntum ezvâcen selâseten.Fe ashâbul meymeneti mâ ashâbul meymenet. Ve ashâbul meş'emeti mâ ashâbul meş’emet. Ves sâbikûnes sâbikûn. Ulâikel mukarrabûn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve (o zaman) siz üç sınıfa ayrılmış olursunuz. Sağ taraf ehli nedir bilirmisniz,onlar sagcilardir, İşte ashabı meymeneye Sağdan gelenlere ne mutlu amel defteri (hayat filmleri) sağından verilenler,
Ve sol taraf ehli nedir bilirmisiniz,onlar solculardir, Ve ashabı meşeme ne mutsuz kimseler amel defteri (hayat filmleri) solundan verilenler.
Ve ortadan gidenler varya onlarada orta yolculardir ne sagci nede solcu olanlar.
İşte bunlar(Bu üc Zümre) . Mukarrip (Allah’a yaklaştırılmış) olanlardır.

Sadakallahul Aziym VAKIA Suresi 7.8.9.10.11. ayetler


---oOo---

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

عن حذيفة بن اليمان يقول قال رسول الله صلى الله عليه وسلم

: يكون دعاة على أبواب جهنم . من أجابهم إليها قذفوه فيها ) قلت يا رسول الله صفهم لنا . قال ( هم قوم من جلدتنا يتكلمون بألسنتنا ) قلت فما تأمروني إن أدركني ذلك ؟ قال ( فالزم جماعة المسلمن وإمامهم . فإن لم يكن لهم جماعة ولا إمام فأعتزل تلك الفرق كلها . ولو أن تعض بأصل شجرة حتى يدركك الموت وأنت كذلك )
رواه ابن ماجة صحيح و روي المسلم وابو داود واحمد


Tercümesi:

Huzeyfe (ra)den peygamberimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
“(Ahir zamanda) cehennem kapılarına davet eden davetçiler olacak, kim onlara icabet ederse onu cehenneme atarlar.” Dedim ki : “Ya Resulallah onları bize tavsif et.” Buyurdular ki “Onlar öyle kimselerdir ki, (cildleri) bizim cildimizdendir ve bizim dilimizle konuşurlar.” Ben "Ya Resulallah! Ben buna erişirsem bana (o zamanda) ne yapmamı emredersin.”dedim. o da “Müslümanların imamına ve cemaatine yapış. Eğer müslümanların bir cemaatı ve imamı yoksa bütün fırkalardan uzaklaş, (açlıktan) bir ağacın kökünü ısırma derecesine gelsen bile (onların içine girme.) ölüm gelinceye kadar böyle devam et.” Buyurdu.

( Hadis-i Şerif , İbn Mace sahih olarak rivayet etmiştir. Hadisi değişik lafızlarla Müslim, Ebu Davud ve Ahmed de rivayet etmiştir)

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :

Allah Resûlü’nden sonra Mekke’de Kur’ân-ı Kerim’i yüksek sesle okuyan ilk sahabîdir. Rahman sûresi nazil olduğunda Müslümanlar bu sûreyi Kureyşlilere okumak istemişler ve bu görevi hiçbir koruması ve gücü olmayan bu sahabî üstlenmiştir. Görevini başarıyla yerine getiren bu sahabî, şiddetli işkencelere maruz kalmıştır. Bedir Savaşı’nda Ebû Cehil’i öldürmek ona nasip olmuştur. Kur’ân-ı Kerim’i güzel okumasıyla Hz. Peygamber’i gözyaşlarına boğan bu sahabînin adı nedir?
Cevap:
Hz. Abdullah b. Mesud
Bir gün Eshâb-ı kirâm, bir yerde oturup sohbet ediyorlardı. İçlerinden birisi:
- Resûlullahtan başka, hiç kimse çıkıp da Kur'ân-ı kerîmi müşriklere karşı açıktan okuyamadı. Bunu yapacak kimse yok mu? dedi. İbni Mes'ûd hazretleri hemen atılıp:
- Ben okurum, dedi.
- Biz, sana bir zarar vermelerini istemeyiz. Müşriklerin, kabîlesinden korkacakları bir kimse okusun.
- Bırakın gideyim! Siz dua edin! Allahü teâlâ beni korur!

Ertesi gün, Makâm-ı İbrâhim'e gitti. Müşrikler orada toplanmış hâldeydiler. İbni Mes'ûd hazretleri Besmele-i şerîfe çekip, "Errahmânu allemel Kur'âne..." diyerek
Rahmân sûresini okumaya başladı.

Müşrikler hep birlikte üzerine yürüdüler. Tekme tokat vurmaya başladılar. Yüzü gözü her tarafı yara bere içersinde kaldı. Fakat o, sanki hiç bir şey yapılmıyormuş gibi sâkin sâkin Kur'ân-ı kerîmi okumaya devam etti. Okuması bittikten sonra Eshâb-ı kirâmın yanına vardığında dediler ki:
- Korktuğumuz başımıza geldi. Bir daha gidip onların yanında okuma!
- Hayır yine gidip okuyacağım. Müşrikleri ilk defa böyle perişan hâlde gördüm.
Onların âcizliği beni çok sevindiriyor. Bana yapılan işkencelerden acı duymuyorum.
O, ertesi günü yine gidip, tekrar okudu. Yine tartakladılar. Hattâ kızgın çöllere yatırıp işkence ettiler. O yine aldırmadan okumalarına devam etti.
Sonunda müşrikler çâresiz kaldılar.

-------
Barbaros bir söz söyledi diye linc etmeye kalktilar, halbuki dogru söyledi, yani şu Türkiyenin gittigi durumu gören yokmu? meclis denen catinin altinda, türk olmayanlar, meclisinm neredeyse tamami kürtlerden oluşuyor ve türklerin gelecegine karar veriyorlar. görmüyormusunuz ne haldesiniz, hepiniz büyülümüsünüz, yada sizin aklinizimi aldilar, bu kadar dangil ah makmisiniz. lan barabaros gördü anladida, siz haala niye anlamiyorsunuz. ve ayni o dogru sözü söyledi, ve abdullah bin mesud gibi dayagi yedi. ve artik dogruyu söyliyen dayak yer olduysa, bu vatan kaybedilmişdir. mehdinin gelip bunlarin elinden vatani yeniden fethetmesi lazim. yani hani istanbul yeniden fetholacak deniyorya, yani hatta türkiye elden gitcek demek bu yani, Türkiye elden gitmişde, kimsenin haberi yok, ve satilmiş adamlar, vatani ne hale sokdular, ve demokrasiyi birakipda şalvarlilar döneminemi dönmek istiyorsunuz, şalvarli cübbeli, yani osmanli olcaklar şalvar giyerek gari osmanlimi oluverceniz, yani dangilligin daniskasi bu. konuşan tutuklaniyor, kaynaşan tutklaniyor, ne bu rejim, bunun ismi demokrasi degil ,muhakkak demokrasi degil, yillardir özgür bir şekilde gezen tozan türkler, yarin ayni taliban gibi, namazda alnina sac geldi diye, adam asan, kesen ler olursunuz lan dangil. Herkes onlardan oluverdi, namaz kilmayan götü taharetsiz adamlar falan dinci oluverdi, yarin namaz kilmayani asacaz derse bunlar, ne yapcan. yani muhammed namaz kilmiyor diye kimi öldürdü, yahut müslüman olmadi diye kimi öldürdü, kimi sen mecbur islam yada müslüman olcan dedi, yani din özgür irade meselesi, yani dinde zorlama yokken, nasil oluyorda bu adam, hem devleti beylikler dönemi, gibi eyaletlere bölecek, yani eyalet degilde beyliklere bölcek, bu Osmanlidanda aşagisi, yani bu birlik degil, cözülme, ve ayrişma iken, nasiul oluyprda birde, birlik tek devlet, tek bayrak oluyor, sen elli eyalete bölde, ondan sonra birde, tek bayrak de, bu ne iş lan dangil, körmüsünüz büyülü ahmaklar, vatan elinizden aliniyor, siz uyuyun daha. kime bölüvercek bu bu devleti, kim sofraya oturupda yiyecek bu bölünmüş devleti, beylikler dönemine dönmüş olcak olan türkiyeyi haa.

osmanli
beylikler dönemi gibi türkiyeyi eyletlere bölcek, falanca beylik
filanca beylik, amerikanin eyalet sistemi budur, halbuki beylik sistemi
artik gecersizidir. Biz hepimiz bir olmuşken, bu ayrimda nerden cikdi,
cözülme demekdir bu, bölünme demekdir bu.
---
[attachment=38452]

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَاعْتَصِمُواْ بِحَبْلِ اللّهِ جَمِيعًا وَلاَ تَفَرَّقُواْ

Va’tasımû bihablillâhi cemîân ve lâ teferrakû

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve hepiniz, Allah’ın ipine sımsıkı tutunun, fırkalara ayrılmayın!

Sadakallahul Aziym ALİ İMRAN Suresi 103. ayetten pasaj

"River" Nehir ile yarışma, Nehir ile birlikte koşamazsın, o seni hep yener, çünkü sen yorulursun, amma o yorulmaz.
(Karoglan sözü 05.09.2016)

yukardaki söze açıklama : muhammed misyonu, ibrahim misyonu, kominizm misyonu, gibi bir misyon akıp gelen bir nehir gibidir, onlarin binlerce askeri vardır, sen yalnız başına onlarla yarışamazsın, onlar hep yener kazanır, çünkü onlar bir grup, o yüzden bir grup, bir tarikat olmak lazımdır, yalnız asker tek atlı araba gibi, grup 10 askerse 10 atlı araba gibidir, o yüzden raşidi tarikatını kuruyorum seven ardımıza takılsın. demişdik ve Bu tarimizi için birde Forum acmişdik ve bu başkanlik sistemi oylamasi öncesi, bizi milleti uyndirir diye, forumumuzun türkiye erişimini kapattilar.
Tarikatin Özelliği : Mevsim Tarikati yani günlerin, aylarin, gecelerin, gündüzlerin, nurun, ve ziyanin, ve mevsimlerin devaren ettirilmesini talim eden, bir yol ve tarik ve usul. demişdik

Ebu Hureyre (ra)den peygamberimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
“İki kişi bir kişiden hayırlıdır. Üç kişi iki kişiden hayırlıdır. Dört kişi üç kişiden hayırlıdır. Cemaat olmanız gerekir. Muhakkak ki, Allahın (yardım) eli cemaatle beraberdir. Allah azze ve celle ümmetimi ancak hidayet üzere cem eder, toplar. Bilin ki, cemaatten uzak duran her kişi ateşe düşer.

Kenzül Ummal.c.1. Hn.1025


Muaz (ra)den peygamberimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir:


“Muhakkak ki şeytan insanın kurdudur, tıpkı tek kalan, sürüden uzaklaşan, kenarda olan koyunu alıp giden davar kurdu gibi. Sakın bölünmeyin. Cemaatin, umumun, mescidin yanında olun.”

Kenzül Ummal.c.1. Hn.1026 ve 1027


Bir sahabeden peygamberimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
Ey insanlar! Cemaatin yanında olun! Sakın bölünmeyin!

Kenzül Ummal.c.1. Hn. 1028

İbn Ömer (ra)den peygamberimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
Ümmetim dalalet üzerine asla toplanmaz. Öyleyse cemaatin yanında olun. Muhakkak ki, Allah'ın (yardım) eli cemaatle beraberdir.

Kenzül Ummal.c.1. Hn. 1029


İbn Ömer (ra)den peygamberimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
Kim cemaatten ayrı bir halde iken ölürse, cahiliye ölümü ile ölür.

Ahmed.c.2.s.70 Kenzül Ummal.c.1. Hn.14862

Sağdan gelenler kurali


vakia suresindeki yeman sağ ne taraf? ben senin karşinda duruyon, ve sağa gec dedim, sağ ne taraf, benim sağimmi? senin sağinmi? bir adamda bizim yönümüze dikey duruyor o zaman onu sağimi, yoksa ordan bir köpek kosuyor, onun yönüne göre sağ, onun sağimi? sağ neresi
ve Allah Vakia suresinde Buyuruyor "O gün insanlar 3 gruba bölünür, ve sagcilar yemaniler, solcular şimalciler, ve sonrada sabigunlar ortadan giden, ne şiş yansin ne kebab diyenler." ve sonrda diyorki rabbimiz  bunlarin hepsi Allaha mukarrebdir, demiyorki sadece sagcilar Allaha mukarrebdir yakindir "ülaike" diyor yani bunlarin ücüde rabbine yakin olanlardir diyor. cünkü gündüzü yaratan allah ise, geceyide yaratan o ,sagi yaratan, sag elini yaratan Allah da, sag üstünde, sol elini kim yaratti peki, yani sol alcakm kelleşmi o zaman, hayir sol eiln olmasa sümküremezsin, taharet edemezsin, saginla hem taharet edip, hemde birde yemekmi yiyecen o azman, yani Allah indinde, gecede gündüzde müsavidir,yaz mevsimide kiş mevsiomde eşit hakka sahip htta iki arada bvir defde klanlar için biraz sicak sonbahar biraz soguk ilkbhar veya tma tersi şekilde arda olnlaerda yer vermiş sen diyebilirmisin hep bahar olsun, yada hep yaz olsun,  sagda solda mukarrebdir buyururken, sen kimsin köpeeeek de sag üstün mü min üstün sayipda digerlerini gavur ilan ediyon dangil köpeeeeeek. yemin olsun bu gidişatinzi iyi degil, başiniza bir gelcek var herhalde, bir bela var galibe, uyanirda bu ahmaki silkinir atarsaniz kurtulursunuz, yoksa vay halinize, sözü olan adam diyecgini demişde gitmiş, daha ne, anlayan anlar artik, al oku anlayabiliyorsanda sen anla, ve yapman gerekeni yap artik Ey Türk!

----------oooOOOooo-------------

[attachment=38451]

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927


-------oooOOOooo---------


ALINTI
Tefrikanın Boyutları: Tefrika, yani dini bozma, onda ayrılığa düşme, fırka fırka olup dağılma hastalığı yalnızca müşriklere ait bir yanlış değildir. Aynı hataya müslümanların da düşmesi mümkündür. Eğer onlar da Din’i dimdik ayakta tutmazlarsa; Din’i, Allah’ın gönderdiği ve Peygamberin öğrettiği gibi yaşamazlarsa, hatta Din’i kendi akıl ve pozisyonlarına uydurmaya kalkarlarsa aynı sonuç meydana gelir. “O: ‘Din’i dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa (tefrikaya) düşmeyin’ diye dinden Nuh’a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim’e, Musa’ya ve İsa’ya da vasiyet ettiğimizi sizin için bir şeriat kıldı…” (42/Şûrâ, 13)

Günlük hayatta ve Din’i anlamada farklı görüşlerin, farklı yorumların olması normaldir. Hatta farklı görüşlerin olması bir faydadır, bir kolaylıktır. Burada dikkat edilmesi gereken, Din’i kendi hevâsına göre anlama, sonra da kendi anladığını din haline getirme yanlışlığıdır. Din’in özünü zedeleyecek yanlış yorumlar ve bunların inanç haline getirilmesi bir anlamda ‘bağy’ dir ve tefrikaya yol açar. Müslümanlar arasındaki vahdetin en büyük düşmanı, yanlış din anlayışı, ülke, bölge, etnik grup, siyasi rejimler, mezhep ve tarikat taassubudur. Halbuki bütün bunlar tefrikaya sebep olmaz, aksine müslüman toplumların entegre olmasına yardımcı olurlar.

Müslümanlar farklı mezheplere, meşreplere, düşüncelere, ülkelere, ilkelere sahip olabilirler, farklı coğrafyalarda yaşayabilirler, farklı gruplar içerisinde bulunabilirler. Bunlar normal şeylerdir. Ancak herkes kendi anladığını, kendi meşrebini, kendi mezhebini, kendi tarikat veya partisini din haline getirirse; işte bu Din’de tefrikadır. Yukarıda geçtiği gibi müşriklerin yaptığı da buydu. Unutulmamalıdır ki, Din Allah’ındır ve Kur’an’da anlatılmıştır, Hz. Muhammed (s.a.s.) de bize tebliğ etmiş, hayatıyla ve ahlâkıyla dinden ne anlaşılması gerektiğini göstermiştir. Âlimlerin, mezheplerin, grupların Din’den anladıkları, yalnızca bir yorum veya Din’i daha iyi yaşama noktasında bir çaba gibi görülmelidir. Onların anladıkları hiç bir zaman Din’in kendisi değildir. Bir gruba, bir mezhebe, bir meşrebe bağlı olmak mümkündür ve bazen ihtiyaçtır. Ancak, sadece kendi meşrebini, kendi grubunu hak, diğerlerini bâtıl görme anlayışı ‘tefrika’ mantığıdır. Mezhepli olmak ihtiyaç, mezhepçi olmak yanlıştır. Bir meşrepten olmak doğal, ama meşrepçi olmak doğru değildir. Bir gurupla faydalı çalışma yapmak üzere bir araya gelmek, bu amaçla bir cemaate mensup olmak iyi, ama grupçu olmak sakattır. Bütün bu yanlışlar tefrika sebebidir. (17)

Dinde tefrika çıkarmamanın yolunu Kur’an şöyle gösteriyor: “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin; Peygambere itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, artık onu Allah’a ve Rasûlüne döndürün. Şayet Allah’a ve Ahiret gününe iman ediyorsanız…” (4/Nisâ, 59)

“Tefrika girmeden bir millete, düşman giremez.

Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez!”

ALINTI SONU

-------------
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَأَطِيعُواْ اللّهَ وَرَسُولَهُ وَلاَ تَنَازَعُواْ فَتَفْشَلُواْ وَتَذْهَبَ رِيحُكُمْ وَاصْبِرُواْ إِنَّ اللّهَ مَعَ الصَّابِرِينَ

Ve etîullâhe ve resûlehu ve lâ tenâzeû fe tefşelû ve tezhebe rîhukum vasbirû, innallâhe meas sâbirîn.

Meali :

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Allah’a ve O’nun Resûl’üne itaat edin, niza etmeyin (anlaşmazlığa düşmeyin), yoksa zayıf düşersiniz ve kuvvetiniz (elinizden) gider. Sabredin. Muhakkak ki Allah, sabredenlerle beraberdir.

Sadakallahul Aziym ENFAL Suresi 46. ayet

Kişisel haklarim arasinda, demokrasi oldugunu savunduklari türkiyede benim
secme secilme hakkim ve lüksüm varsa, o zaman, ben onu secmiyorsam, demekki bir sebebi var, ve o sebebleri kendi mecramda ve benim gibi secmiyenler ile konuşabilir tartişabilirim, ve benim bir kişisel sayfam varsa, o sayfada, bana ait bir kişisel sayfadir, benim kişisel haklarimi, bu sayfamdada kullanma özgürlügüm var demekdir. ve ineternette kimseyi okumaya, veya bir yaptirima mecbur etmiyen bir sistem ile, onun secmeni olanlara veya onu secmiyen, benim tercih ettigim tarafin secmenleriyle, ben kişisel sayfamda eleştirebilirim, konuşabilir, yazabilirim, cizebilirim ve yanliş oldugunu iddia etigim taraflarida, ilan ederim, ve bunlar benim özgülük hakkim ve kişisel hakkimdir. Her Kim bu haklarimi elimden aliyorsa, ben onlardan, bu dünyadada, öbür dünyadada davaciyim. Yakasina yapişacagim,ve benim özgür iradem ile tercih hakkim varsa, nasil allahin huzuruna durulan namazi bile, kilma veya kilmama hakkim var ise, yine allaha inananlar ve inanmiyanlar oldugu gibi, Allah bile inanmamayida insanlara bir hak hukuk, ve özgür irade olarak vermişken, herkim benim özgür irademe müdahele ediyorsa, o zaman bende onun, o demokrosi ile secilme hakkindan davaciyim ,benim kişisel sayfam kapatilarak erişime yasaklanarak, hakkim elimden aliniyorsa, ve o nasil demokrosi ile secildim diyorsa, o zaman onun secilme hakki ile, başkan olma hakki oldugu gibi, benim de onu secme secmeme hakkim var, ben bu hak ile onu başkanlikdan men ederim. o benim hakkimi kasbediyorsa, benim bu hakkimi ayni kanun ile feshediyorsa, ayni hukuk ile o zaman, onunda başkanligi fesholmuş demekdir, bir yasa birisine arti birisine eksi oluşturmaz, yasa her iki tarafa nötr olarak müdahele eder, tarafsiz olarak müdahele eder. zaten laiklikde budur, yine islamda bu dur islamda zorlama yokdur, eeee islama girdimi namaz var. kim diyor sana namazi illa zorla kilacaksin diye, bak müslümanin diyen binlercesi namaz kilmayabiliyor, bu bir özgür irade ve hakdir, vaktin olur müsait olursun kilarsin, amma kilmama ve kilamayabilme gibi bir durumda var demekki, degilmi? öyle olunca Allahin bana islamla verdiği ve atatürkün de, laiklik diye bunu insanlara lansettigi bir hukuk ve hakki, kimsenin alma hakki yokdur . eger alip gaspediyorsa, zalimin taa kendisidir, iki cihandada, rabbim benim yerime yakasina yapişip hakkimi alsin, o ndan ve o nlardan, o zebanilerde yakasina yapişip, benim hakkimi alsin inşallah .

--------------

"ilmi Çin de olsa da,  arayin" hikmeti bütün ilim şimdi çin de, onu çin yapiyor, bunu çin yapiyor  yani "çin de de yapiliyor olsa. gidin alin, zamana uyun" gibi bir mana var bunda.

-------
Sekinenin icinde bütün peygamberlerin resimleri vardi, o resimleri, zülkarenyn, orjinal Hz Adem in sandigindan aldida ipeklere yaptiridi deniyor. halbki ipek fabrikasindaloi dokuma makinesine ver bir musteri yani modeli, şimdiki teknoloji ile yapsin dokusun sana ipekden o resimi, yani demekki zülkarneyn, zamanda yolculuk edip, zamanimizdan da belki ileriye gidip, onlari ipeklere çin deki bir fabrikda, ipek fabrikasinda dokuttu demek ki. amma şimdi nerede o mühim? Demekki ipeklere dokuttu cünkü güve yemesin diye.

-------

Herşeye altindan bakipda gören, sik akilli göt akilli diyenler var, yani bunuda şöyle izah edilim, bilgisayarin önüne oturunca, bu bilgisayari sen ekranindan kumanda edip, ekraninda sen yaziyon, ciziyon, seyrediyon, konuşuyon, tamam anladik, amma sende beni anla, bu bilgisayar sen gibi kullancilari için  ekranindan kullanilir, amma onu yapan adam, onun ekraninda yapmiyor işlemleri, işlemler halbuki, computer denen aygitta yapiliyor, onunda icindeeki chip setinde, onunda, calişmasi için, yine elektrige pirizi takinca calişiyor  ve iknternette, internet hizmeti veren bir şirketin hattina baglaninca veriyor internet hizmetini, öyle olunca dünya zeker ve rahimin takilip sökülmesi ile deveran ediyor demek olur, neden 114 surenin 113 ünün başinda rahman rahim olan besmele var, yani bütün sistem "rahman ve rahim - erkek dişi - am (Zeker)" ile calişiyor demek olur. Ben bunu deyince anlamayacak olan ahmaga, huni getirin, acip için dökelimde anlasin ahmak, yada damardan serum gibi verelimde anlasin, ama ahmak olan anlamiyorki, ne desek anlamiyor, bize göt akilli sik akilli der gecer işde.


---oOo---


أَأَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! '

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne, Amiyn.

Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve etûbu ileyk.

--OoO--

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 14 Ocak 2016 Cumartesi

Original Kar © glan

Bu konuyu yazdır

RasitTunca-2 "Neccini1- Kurtar Beni" Duamiza okuma yasagi (6 Ocak 2017 Vaazi)
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 05:31 PM - Forum: 2017 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi - Yorum Yok



Kişiliklerden Kurtulmak için
Toplu Temizlik Duamiz
"Neccini1- Kurtar Beni" Duamiza okuma yasagi


(Kar©glanin 6 Ocak 2017 Vaazi)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

قَالَ رَبِّ نَجِّنِي مِنَ الْقَوْمِ الظَّالِمِينَ

Sadakallahul Aziym KASAS Suresi 21. ayetten pasaj
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Okunuşu: “Rabbi neccinî minel-kavmiz-zâlimîn.”

Anlamı: “Ey Rabbim! Beni zalimler güruhundan kurtar.” (Kasas, 28/21)


Rivayet olurki :
Hz ibrahim zina edenleri gördü, ve ona göre bu yasakdi, ve Allaha dua etdi "Zinakarlarin helak olmasi için" Allah ricalen kabul etdi ve o günküleri helak etdi, sonra bazi münafiklari gördü ve hemen yine dua etdi, münafiklari helalk etmesi için, ve dua ricalen kabul oldu. ve sonra yine yalancilari gördü yine dua etdiki : Allah, bakdiki yeryüzüdeki kullari azalmaya başladi ve "ey ibrahim benim kullarimi rahat birak" buyurdu.

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :

Biz yaklaşik olarak 2010 ile 2012 seneleri arasinda, tam tarihi bilmiyorum, bir dua bina ettikki isminide Neccini duasi 1 - 2 - 3 koyduk. bu Neccini duasinin, şimdiki zikri raşidi evradimizdaki neccini duasi ile alakasi yokdur.
Ve o eski  Duanin aciklamasinada şunu yazdik

"NECCiNi-KURTAR BENi DUASI

Bu Dua, Nuh Aleyhiselamin ümmetinin, onun islama cagirmasina icabet etmemelerei üzerine, artik Hz Nuh yorulur, ve necini duasini yapar, ve firtina kopar ve Sel  ve Tufan olur, kocaman dünya, kafirden küfürden, zalimden zulumden, fasikdan fisikdan, müşrikden, vahşiyattan ve her türlü kötü cibillyatli, hayvanlardan, ve onlarin ahlaklarini taşiyan kötü kişilikli insanlardan, ve kötülükten temizlenir.
Bu bizim "Neccini" duamizda, o duaya atfen bina edilmiş bir duadir. Bu duanin hikmeti ve azameti cok büyüktür, okuduktan sonra sel basma ve su afetleri görülebilir.

Bu duanin, dünyada ve cevremizde temizlik için okunmasi tavsiye olunur, etrafimizda zalim ve günahkar dinsiz cogaldiysa, bu dua ile rabbimizin yardimi ile temizlik istenir.
Ancak bu temizlik toptan temizlikdirki, önce o kötü kişilerin cibilliyati olan, börtü böcük ve hayvnlarda helak olur, yani sivrisinek öldürmek degil, batakligi kurutmak gibi olan, daha hatta, bazilarini  henüz insan olmadan, onlarin börtü böcük hallerini, ve bazi  insan olmuş hallerini,  helak edip temizlemek oldugundan, okunmasi cok hassas ve, bir nevi tehlikeli bir duadir

Cok SIK OKUNMAMAMALIDIR, HAFTADA BIR KEZ, iKi KEZ OKUNUR, TESiRi GÖRÜLDÜMÜ OKUMA KESiLiR, HAKKIN ADALETi, HAKLIYI HAKSIZI AYIRT EDECEKDiR INSALLAH BU DUANIN HÜRMETINE"


diye uyarmişdik, görüyorumki bazi sayfalarda bu dua, o uyari kismi alinmadan, sadece dua kisimi yayinlanmiş, yahut duanin esrarini bilmeyenlerin elinde oyuncak olmuşki, dedikki dikkat tesiri görülünce okuma kesilir, ve öyle olunca işde bazi bilgisizlerin okumasi yüzünden dünyda sel felaketleri cogaldi, ve bu duayi gördügünüz sayfalarda, veya okudugunu duydugunuz kimseler, bu uyari kismina dikkaet etmiyorlasa, onlari uyarin, ve artik bu duayi okumayi kesin. amma yine elimizde mevcut duracak inşallah, zikir evradimizin icine yeni versionda ekliyecegiz ancak, Bu Azametli dua neymiş diye dahi okuyan kimse, önce duayi okumadan niyet etsin, desinki  "Ya Rabbi, dua niyetine degil, bilgi sahibi olmak için okuyorum" diye dua ve niyet edipde oksun, ve sonra duanin esrarini ögrenince, sadece bazi hassas durumlarda, ve onlara okumasi ilham edilince okusunlar. Duanin metnini vaazin sonuna ekledik, ve niyetinide başina yazdik, önce o niyetle okuyun, ve kalbiniz kanaat getirince esrari ve hikmeti üzre okursunuz.

-------------

Bir olay başina gelmeden, en son durum, senin için birinci wahl yani birinci secim, birinci şık demek, o aanin için en iyi hal, onda gizli, sen onu begenmezsen, ondan sonraki ikinci wahl, yani hani mal vardir 1. kalite ikinci kalite veya kagit vardir birinci hamur, ondan sonraki ikinci hamur,.. dördüncü hamur gibi.başina gelen ilk olay en kolayi, sen  onu gecebilirsen, gecersin, daha sen baştan onu begenmezsen, vay haline, ikincisinde daha zor soru var. bazilari imtihanlarda zor sorudan başlar, yarim saat o zor soruyu cözecen derken, imtihanin saatinin yarisi biter, sonra kalan zamandada, iki soru daha cözer, ve zman kaybindan kaybeder. Bazilari önce kolay sorulari cöözer, zorlari en son kalan zamanda cözmek için pas gecer, ve zamandan kar edip ve kolaylari cözmekden kazanir gecer.

---------------
Hülya Avşar gibi birisini, Kaya birakdi  gecdi ve  Hülya kadar güzel olmayan başka bir kadinla yeniden evlendi.
Yine Hz Yusuf un sonradan hanimi olan züleyha, firavun  karisi idi ve MISIR Saltanati gibi gibi saltanat sahibi birinin, malini saltanatini bir köleye satti gecdi. Daha o zman yusuf peygamber degil, bir köle, Züleyha ne istedi?  o nunla zina etmek istedi. Hz.  Yusuf ben yapmaan dedi. peki ne oldu, sana birinci wahl olarak o lokma cikdi be yusuf. sana bu lokma var yersen. Bu lokmayi amma temiz,  amma kötü cirkin ye. sana bu lokma var yusuf. Hz Yusuf "ben Allahdan korkarin senin ile zina etmekden" dedi ve hapse düşdü, şu oldu, bu oldu en son, züleyhada yusufda yaşlandi, yine Allah onlari karşi karşiya getirdi, ve dedi Züleyha : "ey yusuf sen Allahin peygamberisin, dua et de, eski genclik güzellik  geri gelsin, ben seninle evlenebilen" dedi. istek ayni istek, daha ilk günkü gibi taptaze duruyur. yani senin lokman olan elma nin, seni istemesi, senin elmayi istemenden daha cok diye düşün. ve züleyha yusufun yiyecegi elma olsun, amma onu  yabanci dalda bitmiş iken koparip yersin, haram lokma gibi olur. amma sonra o bag sahibi koparipda, ya sana paran ile satip yiyince, yada koparip sana ikram olarak o elmayi verir, amma her iki haldede elma senin lokman, öylede yersen böylede, senin lokman, ilk wahl başina gelen birincihal en kolayi, birinci hamur, ikinci hal, ikinci hamur, soru daha zor, ücüncü dördüncü hala daha zor, sen düşün, bunu dedik diye zina helaldir demedik amma, sonuca bakinca görüyorzki, o lokma yusuf lokmasi amma, şu an başkalarinin elinde bahcesinde, sana gelesiye, bazen uzun sürer, zaman lazim, bazen sen gidip dalindan koparirsin, yoksa sana gelsin diye beklersen yufu ve züleyha gibi ömür biter yaşlanirsin, KADI nin keyfi yetesiye ahalinin cani cikar demişler, öyle olunca, yani elma senin için yaratilmiş, o bir kilo elma elma olmadan, daha rüzgar döllemeden önce, mesela rüzgar afrikadaydi, sonra geldi türkiyeye ve dölledi, daha cicek o lokma, ve bilmem kimin bahcesindeki bir elma olacak, ve amca teyze koparip satilcak, sana gelcek amma, o lokma senin olacak diye yazildiysa, ister git tohumken al, ek bic yetişdir, kendin kopar ye, ister birak rüzgar gelsin o senin için döllesin, ve sonra sahibi amca koparsin, kasalasin pazara getirsin, sende al ye, ister o köye git, orda o amcaya de ki : ben şu elmayi begendim, parasine veren kendim koparan da yiyen de secenek bol,  amma işde, ilk wahl  birinci durum, birinci hamur kolay soru, en iyisi, ikinci soru zor.

-----------
Mustafa hoca diyorki, iyi olan, insanlara iyi olarak, güzel olarak, latif olarak anlatilmali verilmeli diyor, öylemi peki ? Yani diyor ki güzel vaaz eden, ince ince konuşanin sözü geckin olur, bagiran cigiraninki gecmez diyor, öylemi bakalim. Hani ilac hasta için iyi birşeydir amma, bazilari hapi yutamaz, zor yutar, hicde öyle yag gibi yumuşak,şeker gibi tatli degilir bazi ilaclar, hatta bazi ilaclar  ise igne yolu ile zerkedilir, başinda bir aci vardir, acitarak verilir, öyle olunca, hani güzel olan güzel yoldan verilcekdi, artik sen kiyas et bakalim.

--------

Bilgisayardaki note padi ac, bir not yaz, kaydet kapat, sonra bilgisayarin ana duvarina bakinca, o yok. Taaki kaydettgin ordneyi (Dosyayi) bulup onu oradan acasiya, bir daha o not yokdur. ve o notu tekrar acinca o hatirladi degilmi. Bilgisayarda kaytli olmasi, seni onun her an hatirlmana fayda vermez, birşey ifade etmez, onun bilgisayiarin bilmem falan yerinde olmasi farketmez, ancak o bulundugu dosya dizinine gidince,  ve onu acabilcek bir programla acinca, o ekrandan acilipda okuncak görülcek hale gelince, o zaman  hatirlatir bellidir yoksa , sen onu arayip bulmazsan birde unuttuysan cok uzun birşeyse, onu yeniden okumayinca hatirlayamayabilirsin. ve diyorlarki bazilari ben cinleri görüyorum, onlarla konuşuyorum, ve hatta evliyim falan diyenlerde var, ve bazi bilim adamlari diyorki, Eger senin DNA nda bu kayitli ise atalarin dedelerinden bir gören olduysa sen onlari görebiliyon, yoksa DNA da yok ise, baksanda görmüyon onlar konuşsada duymuyon diyorlar. hani bazi resimler vardir eski tebrik kartlari, şöyle cizgi cizgi naylon folia vardir üstünde, ve iki tane resim ic icedir, ancak resmin duruşunu biraz egip bükünce, resimin birisi görülür, beri yana bükünce egince ikinci resim görülür, hani bazi muzipler, kadin resmi yapmişlar, ve yan getirince o kadinin mayolu resmi gözükür, normal halde giyinikdir falan filan işde. yine başimizdan gecen bir olay ile anlatayim avusturyada yeniyim, taş ocagindayin, ve bir durum oldu, eniştem ben ve eniştemin kardeşleri büroya gitdik, ve büroda sekretrlikde birşeymi imzalayacagiz neydi hatirlamiyorum, amma orada duvarda takvim var, eniştemin kardeşi diyorki, takvimdeki taşlarin üstünde yatan ciplak kadin resimini görüyonmu diyor, ben bakiyon öyle bir resim yok, doga manzarasi gibi birşey var, halbuki o takvim, o dedigim iki resimli mukavva kartlar gibi falan degil, yani yan bakinca başka gözükcek falan degil, ve o kardeşi bakiyor görüyor, beriki görüyor, eniştede görüyor, ben bakiyon birşey yok. yani kardeşim orda bir cin veya peri resime girmiş, hani derlerya hazineleri cinler tutar, ve meşhur anlatirlar, karşina kadin cikar ve elbislerini soyundukca elbiseleri altin olur, ve sana sorar en son bunuda cikaranmi diye, senin konuşmaman lazimmiş, konuşursan seni  ya öldürürlermiş, yada sakat felc ederlermiş deniyor, işde burada  onlar başka boyutta, sen onlarla sesli olrak konuşmayacan, hani cocuklarda melekleri 2 yaşina kadar görürler, ve akli başinda degildir onlar, ve ne zaman akillari erdi, ve onlarla konuşmaya almaya vermeye başlaycak ve şurada melek var biri var diyecekken ve gözüne perde inermiş, onlari ele vermesin diye, işde bizler melekler ile  ve cinler ile, ayni ortamda, hatta üst üsteyiz, ayni o iki resimli kartlar gibi, sadece derece ve açı farki var, ve bazilarinin görme  açisi, daha dogmadan onlari görmeye elverişli vaziyette dizayn edilmişler, bunun sebi ise Soyu Süleymana dayananlar onlari görebiliyor, cünkü süleyman onlari gördü, ve ona hizmet ettiler onlar, ve DNA yapisi Süleymaninkinden olan Herkesde, bu hafiza kayitli, bir kere gören, yeni versionu olan dogumlarinda bir daha görünce hatirliyor, amma bilmiyenlerda kayitli degil bazilarindan ise saklanmiş.
öyle olunca işde insanogluda, Taaa Hz Ademden bu yana her bilgi, DNA zincirine eklene eklene gelmiş, ve bu bilgi dürülü vaziyette, insan işde zikir ve tefekkürler ile, işde o DNA sindaki kayitli olan bu bilgileri, ana ekranin önünde acarak görünür hale getirir, ve eger sen buna gayret edipde seyri süluk etmezsen, her ne kadar sen bir alem, kücük alem isende, sen o alemde neler var bilemezsin, ne nasil calişir, ne nasil işler, bilmezsin. işde zikir ve fikirler ile sana o katmanin melekeleri,  o katmandaki peygamberi ve bilgilerini bildirir. ve kemalat ve tekamül, bu billgílere ulaşma yetisini kazanmak icindir. yani bütün alemin bilgisi icinde derc olmuş vaziyette, sana kalan onlari aydinlatip, yani dosyasini ordnesini bulup acmak, ve okumak, yani kainat kitabini okumakla ile olur  bu da. ve ben  her ne kadar yaklaşik 2006 dan beri vaaz etsemde, bende bazi söylediklerimi beynimin ordnesinin birisine attim, ve onlar bende kayitli ve fakat, bazilarini unutmuş olabilirim, amma işde onlari yeniden acmak hatirlatcakdir, o yüzden işde atalar demiş, yazilmayan ilim kaybolur demişler . Allah bile bu düzeni böyle koymuş, her yeni bilgi, yeni dogan cocugun DNA sina kaydolmakda, ve zincir bir ileri gecmekde, ve işde bizler melekler ile cinler ile sadece boyut farki yüzünden görüşüp anlaşamiyoruz, ve onlarda biz gibiler, hatta yine reptillianlar denenlerde buradalar, ve onlar cennetten kovulan RIDVANIN soyu, yani öyle olunca, isa ya ölüleri diriltmesi, ve hastalari iyi etmesi ve birde, bir camurdan canli yaratabilmesi ögretildi, muhammede mescidi hrmadan mescidi aksaya tayi mekan ve ogünden zamanin sonuna kadar tayyi zaman etmesi ve gelecege mirac etmesi ögretildi, davuda demiri işlemesi, süleymana cinler ve hayvnlarin dili ve şeytanlari cinleri yönetmesi ögretildi, yine yusufa rüya ilmi, ve birde yaşlandikdan sonra tekrar genclige dönülmesi ögretildi, yani genc kalmanin SIRRI hz yusufda, öyle olunca DNA da biryerlerde kayitli amma, onu arayip bulmak bize kaliyor, işde yine süleyman ve askerinie  işinlanma ögretildi, yine HIZIRA zamanda yolculuk ögretildi, yani Hepsi hepimizin icinde bir yerlerde sakli duruyor, sadece o dosyayi bulup da acabilen yine o bilgiye ulaşabilir. ve bu da bir frekans ile mümkin, ve frekans ise bir zikirin belli sayida cekilmesi sonucu bedenin o DNA zincirine varmasi ile olur, ve her odacik önce karanlik, amma odacigin işigini yakinca, icinde bir hazine gizli, ve o kapinin anahtari bir frekans, ve Allahin bir esmasinin zikiri ile mümkin, ve aynen facebook nick isminiz ve şifreniz gibi, dogru kimse, dogru passwort ile giriş yapabilir o odaciga ancak.


Rabbim, Ahir zamanda bize sakli kalmiş olan, zamanda yolculuk, ve yine tayyi mekan, tayyi zaman ve işinlanma, ve genclik  ve genc kalmanin SIR larini da ögrenmeyi, ve bilip bulmayida nasip etsin inşallah.

---------------------------
DiKKAT NECCiNi-KURTAR BENi DUASI BUDUR
"Ya Rabbi, dua niyetine degil, bilgi sahibi olmak için okuyorum"

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Rabbi neccini minel kavmil kafiriyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil müşrikiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil münafikiyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil müfsidiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil müsrifiyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil şamatatýyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil müneccimiyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil zalimiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil hainiyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil lainiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil vahişiyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil kaşifiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil sahiriyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmin neffasatil ukadiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil aduvviyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil mudzilliyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil vesvasil hannes
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel hannes ellezi minel cinneti vennas
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmit tabuduşşeytan
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil asi vel nisyan
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil keazibiynel tükezziban
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minel kavmil ehli bidat
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini min amelişşeytan ve hizbuhu
Ve ente erhamurrahimiyn

Rabbi neccini min ameliddeccal ve hizbuhu
Ve ente erhamurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil zina
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minel kavmil mücrimiyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minen nazarel hainiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minen nazarez zalimyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minen nazarel hasidiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minen nazarel aduvviyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minen nazarel münfekkiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minen nazares sahiriyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minen nazarel kaşifiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini minen nazarel kafiriyn
Ve ente erhamurrahimiyn
Rabbi neccini minen nazarel müşrikiyn
Ve ente raufurrahimiyn

Rabbi neccini min tefekkürü küfr
Ve ente raufurrahimiyn
Rabbi neccini min tefekkürü şirk
Ve ente raufurrahimiyn
Rabbi neccini min tefekkürü isyan
Ve ente raufurrahimiyn
Rabbi neccini min tefekkürü zulum ve nisyan
Ve ente raufurrahimiyn
Rabbi neccini min tefekkürü fiski fücur

Ve ente raufurrahimiyn
Rabbi neccini min tefekkürü zina
Ve ente raufurrahimiyn
Rabbi neccini min tefekkürü cürüm
Ve ente raufurrahimiyn
Ve salli a la seyyidina muhammedül emin
Vel eman el eman el eman el eman ya rabbel alemiyne amiyn

Neccini 2.Bölüm

Rabbi Yeşfeul mü minin
Ve ente şifael mü minin

Rabbi Yeşfeul müslimiyn
Ve ente şifael müslimiyn

Rabbi Yeşfeul mühtedin
Ve ente şifael mühtedin

Rabbi Yeşfeul müşfikiyn
Ve ente şifael müşfikiyn

Rabbi Yeşfeul mutasarrifiyn
Ve ente şifael mutaSARRIFIYN

Rabbi Yeşfeul HALiMiYN
Ve ente şifael SELiMiYN

Rabbi Yeşfeul AAAlimiyne
Ve ente şifael muallimiyn

Rabbi Yeşfeul naimiyne
Ve ente şifael en amiyn

Rabbi Yeşfeul mazlumiyne
Ve ente şifael mazlumun

Rabbi Yeşfeul sadikiyne
Ve ente şifael musaddikiyn

Rabbi Yeşfeul vahişiynel mücrimune
Ve ente şifael hayatel tercüman

Rabbi Yeşfeul kaşifiynel mükaşefetiddiyni islam
Vessiratel mü minine ve enames salihiyne ve şüheda ve nebaten nebbiyyyine ve rasulallah
Ve ente şifael mü minin müslimiyn saliyhiyn şüheda ve nebiyyine ve rasulune cemiiiyn

Rabbi Yeşfeul musa ve ashabiyn
Isa ve ashabiyn mehdi ve cemeatiyn
Ve ente şifaes sadikiynel sirateş şereatıyn

Rabbi Yeşfeul halikiyn
Ve ente şifael mahlukiyn

Rabbi Yeşfeul refikiyn
Ve ente şifael merfukiyn

Rabbi Yeşfeul gaametiyn
Ve ente şifael ehli istikametel mü minin

Rabbi Yeşfeun naas
Ve ente şifae insane ellezi zaaifun bel şeytane aduvvin mübiyne minel cinneti vennas

Rabbi Yeşfeul Abdullah
Ve ente şifael mü minine taabudallah

Rabbi Yeşfeul müttekiyne
Ve ente şifael müttekiyn

Rabbi Yeşfeul siddikiyne
Ve ente şifael müsaddikiyn

Rabbi Yeşfeul veledi vel benatil gayri reşidiyn
Ve ente şifael Raşidiynel mürşidiyn

Rabbi Yeşfeul failiynel men faale arifiyn
Ve ente şifael marufun

Ya kahhar DECCAL VE ORDUSUNU KAHREYLE
Ve ente kahharul aziym

Rabbi Yeşfeul mü minine bi sahibi adabel islam vel müslimun
Ve ente şifael sahibu ahlakel melekiyn

Rabbi Yeşfeul mü minin bi sahibi kalbil mutmainniyn
Ve ente şifael tatminiyne bil iman

Rabbi Yeşfeul mü minine sahibi firaset
Ve ente şifael mü minine ellezi nazerel min firaset

Rabbi Yeşfeu tatmeinnel kulub heze min ile zikrullah
ellezi şifael mü minine heza vallahi kitabullah furkanullah kerimul kitap kelamullah amiyne salavatullah ve selamullah alennebiyyine muhammedun rasulullah

Neccini 3.Bölüm

Essalatu vesselamu aleyke ya rasulallah
Essalatu vesselamu aleyke ya habiballah
Esselatü vessselamu aleyke ya şefiallah
Essealtü vesselamun aleyke ya azizallah
Esselatü veselamu aleyke ya seyyidinel evveliyne vel ahiriyne ve selamün alel mürseliyne vel hamdülillahi raabbil alemiyn
Amiyn amiyn bi hurmeti taha ve yasin
Istecib duaene ya rabbel alemiyn

---oOo---

أَأَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! '

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne, Amiyn.

Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve etûbu ileyk.

--OoO--

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 6 Ocak 2017

Original Kar © glan

Bu konuyu yazdır

  MYBB de Baslik ikonlari eklmek için Post Icons einfügen
Yazar: RasitTunca - 05-25-2018, 03:09 AM - Forum: Webmaster Bilgileri - Yorum Yok

MYBB de Baslik ikonlari eklmek için Post Icons einfügen

forum admin paneline giriyoruz
Forum ayarlarindan Post icon sekmenine tikliyoz orda axcilan mneüde baslik ikonlari gözükcek

[Resim: ACP_Config_Icons.png]




Tek ikon eklmek için






[Resim: ACP_Config_AddIcon.png]




eger toplu ikonlar eklemek istiyorsak

Configuration: Add Multiple Post Icons






[Resim: ACP_Config_AddMultipleIcons.png]



FTP dizinimizde mesala "image" dosyasinin icine "icon2" diye yeni bir dosya olusturuyoruz

sonra bütün iconlarimizi o dosyaninin iciine atiyoruz sonra admin panelinde yukardaki resimdeki görünen yerden multiple post icon sekmesine tikliyoruz ve sonra ordaki kutucuga iconlari upload ettgimiz ftp dzinimizin adresini yazioruz meseal benim antgim "icon2" dosyasi için

"/images/icon2"

yazip "show post icon" a tikliyoz veya "iconlara bak" yazan butona tiklayip iconlari aciyoruz

[Resim: ACP_Config_AddMultipleIcons2.png]



sonrada
iconlarimizi görünce en alta inip "Save Post Icons" yani iconlari kaydet dügmesine tikliyoruz ve iconlarimiz geldi demekdir.

Bu konuyu yazdır